Mutsuzuz Çünkü...
(Ahmet Melih Karauğuz) 23 Haziran 2011 |
Günlük Olaylar |
| |
Gülmek ne kadar zor. Özellikle de uzmanların deyimiyle 'globalleşen dünyada'. Peki gülmek neden bu kadar zor. küçük bir tebessümü neden birbirimizden esirgiyoruz.
Öncelikle gülmekten kastımız kahkaha atmak felan değil ya da yüzünüz gülerken içerlerde bir yerlerde hüzün frtınaları kopması da değil. İçinizin ve dışınızın aynı anda mutlu olmasından bahsediyoruz. Zor dedik peki neden zor? |
|
İçimizdeki Süpermenler
(Ahmet Melih Karauğuz) 27 Haziran 2011 |
Günlük Olaylar |
| |
Her mahallede bir süperman vardır. Değerleri her ne kadar anlaşılmışta olsa onların muhabbetleri sizleri başka alemlere götürebilir. |
|
Kimse Yok Mu?
(Ahmet Melih Karauğuz) 2 Kasım 2011 |
Günlük Olaylar |
| |
Bir gürültü koptu ta derinden. 7,2 lik bir büyüklük, yetmişti tüm kolonları koparmaya... |
|
|
Kirli satırlardan temiz bilgiler çıkartmak için...
|
03.07.2011 22:21:25
|
Sevgili günlük... |
| |
Ben de insanım işte. Diğerleri gibi topraktan yaratılmama rağmen kerpiç evleri sevmeyen, benim için yaratılmış olan evrenin değerini bilmeyen o 'değersiz' varlıklardan. hatta ben biraz daha ileriye gidip 5 kuruş eksik olan param yüzünden dolmuşa binemeyip beş oarasız cennete gitmeyi düşünen biriyim. |
|
26.06.2011 23:13:09
|
Sevgili günlük... |
| |
Kalabalık caddelerin içinden geçen yalnız birisi olarak yazmak. Garip ama gerçek. Pazardaki günlük koşuşturmaca. Evine ekmek götürmeyi bekleyen pazarcılar. Sonra yalnızlığı gidermek için gittiğim cami avlusundaki dilenciler. Aslında hepimiz yalnızız. Ya bunun farkında değiliz ya da farkına varmak istemiyoruz. Ya da ben yalnızım bu şehirde bir tek. Belki dost arasam bulurum içki masalarında. Ama gelmez öyle yerler bana titiz adamım ve fakir. Var mı temiz ve ucuz mekan? Elbette var dostlarım her şeyimi paylaştığım(!) Her sabah kalktığımda (Şükürler olsun) 'Günaydın' diyebildiğim ailem de var ama yalnızım herkes gibi bunları kabullenemeyen ve sadece kuytu köşelere yazan. Sevgili günlük yalnız olmasaydım yazar mıydım sana? |
|
23.06.2011 19:19:59
|
Sevgili günlük... |
| |
Betonlar arasına sıkışmış bir şehrin betonlaşmış duygulara sahip insanları arasından merhaba. Bilmiyorum bu şehirde ne zaman rüzgarla dans eden selviler vardı. Belki zamanın eskitemediği yaşlı amcalar biliyordur ya da görmüştür mü demeliydim? Her neyse gecelerimi aydınlatan sokak lambaları sönmeden bitirmeliyim bu geceyi. Anlamadığım şeyler var belki benimle ortak düşünenlerde vardır bilmiyorum. Ama betonlaşmadan şikayet edip ev sahibi olma gibi bir niyetim yok. Tek bir niyetim var oda bir dağ başında koyunların melediği kuşların uçtuğu tertemiz bir gökyüzü. Kısa ama son vermem gerekiyor galiba çünkü çöpleri temizlemek için çöp arabalarıının sesini duydum bunca gereksiz varken kutuyu atılmadıkları için alınmayanları görmem gerek... |
|
|