|
MEKTUP (1)
Kimseler zillerin çaldýðýný duymayacak.Kimseler vaktin eli kulaðýnda olduðunu bilmeyecek.Kimseler kapýnýn önünde biriken kalabalýðý anlayamayacak...Dünyayý sýradanlaþtýranlarýn emeðine saygý duymayan zihniyetin kavradýðýna ve ateþte piþirdiðine yazýklar olsun...Yazýklar olsun...yazýklar olsun...
Niyetlerin akibetin önüne geçmeye çalýþtýðýný inkar eden gruplarla tartýþan insanlarýn yaþadýðý saatlerin birbirine denk geldiðini mi sanýyorsun.Sorgulanmak elbette ki kendimizi bir adým geriden takip edecek.Deniz taþýracak suyunu,ayaklarýmýzý yýkayacak.Biz nedeninini yüzümüzü doðrulttuðumuz yüzlerde arayacaðýz.Yüzler birbirine ayný þeyi sorarken,kafasýný kurcalayan ,beynini içten içe kemiren ve gönlünü fetheden bu hastalýðýn pençesini kendi eliyle tutup tekrar tekrar kendini týrmalamaktan zevk alacak.
Ama...Ama bir ihtimal daha var þarkýsýný söylemek her kýt akýllýnýn ve kendini mermere vurmuþ sarý rengin esiri olanlarýn kýsmetinde olmayacak.Evet herþeyden önce samimiyet...
En küçük yapý biriminden en üst mertebedeki seviyeye kadar samimiyet...Zatlarýn birbiriyle olan nas iliþkilerinde samimiyet...Sosyal konularda mutabakata eremediðimiz þu günlerde samimiyetten ne derece uzaðýz...Bunu tahmininize býrakýyorum...
Evet samimiyet...Þiirde samimiyet,yazýda samimiyet,dilde samimiyet...Mektupta samimiyet,mailde samimiyet ve üslupta samimiyet...Soruda samimiyet,verilen cevapta samimiyet...
Bundan gerisi dýþlanmýþ bir konudur.Anlaþýlmaz...Yazýmýz anlayanadýr...Cevabýmýz da anlayanadýr...Beklediðimiz yukarda da zikrettiðimiz samimiyetten ziyade deðildir.
Üslubumuz hiss-i samimiyetimizin ayinesi olup müketteplenen her paragraf gerçeðe tabidir.
Bu böyle biline....
|
|