"Denemeler"de gördüğüm şeyi Montaigne'de değil, kendimde buluyorum. -Pascal |
|
||||||||||
|
“Gitme” demedim sana... Hakkım yoktu bunu istemeye... Daldan düşen yaprak oldum, dağ başındaki kar oldum, yaralı bir kuş oldum, yol kenarındaki taş oldum... Sustum... “Gitme demedim, diyemedim... Sustum, kimseye bahsetmedim senden... Yitik hayallerimden, kanayan yüreğimden kimsenin haberi olmadı. Ama yüzümdeki, gözlerimdeki hüzün her zaman ele verdi beni... O hüznü gizleyemedim. Dudaklarım değil ama gözlerim herkese anlatıyordu çektiğim acıyı... Sen gittikten sonra gülüşlerim azaldı, hani her gülümsediğimde elini yanağımda gezdirip “Bu gülüşün tutsağıyım” dediğin gülüşlerim... Senle beraber onlarda terk etti beni. O gülümseme ertelendi çok sevdiğin yüzümden... Bir gün tekrar yerleşir suratıma o mutlu gülümseyişler bilinmez. Şimdi bir hayal oldu gülümseler yüzümde... Ben sende bir hayale dönüştüm, dokunuşların tenimde hayal oldu... Aşka dair yaptığım her tanımda sen varsında, bunu bilmezsin... Senden sonra her kadehi yokluğuna kaldırdım, her gece yokluğuna ağladım, aramayacağını bile bile saatlerce telefon başında oturdum, resimlerine anlattım hüznümü, aşkımı ,özlemimi... Telefon çaldığında ona uzana elim umut oldu, duyduğum ses çaresizlik... Senden sonra güvenemedim kimselere, yüreğimi açamadım bir türlü. Unutmuşum, anahtarı sende kalmış! Her gecenin bir sabahı vardı da, senden sonra hiç sabah olmadı bana... Bir mevsimlik demiştik, bir ömürlük olup sonsuza taşındı aşk... Yokluğuna karışıp, yok oluyorum. Yüreğimdeki yangını görmüyorsun. Belki de hissediyorsun. Kim bilir belki de aynı yangın senin yüreğinde de hüküm sürüyor. Kim bilir? Kim bilir? Ben bilmem, bilemem... Ben sana kendimi adamadım mı sevgili! Yüreğimi sevdamı adamadım mı? Niye bu aldatış? Benden neler götürdüğünü, nasıl eksilttiğini şu boynu bükük kelimeler anlatabilir mi? Seni bilinmezlere uğurlarken yüreğimin nasıl eriyip, acıdığını kim bilebilir? Anlatmadım ki hiç... Sustum, hep sustum... Sende kalan parçalarımı geri versen de bütünleyemem artık kendimi... Dedim ya yokluğunda yok oldum... Umudun yitip gittiği çizgideyim şimdi... Karanlık bir zamandayım. Kalbimi bin parçaya bölen o şarkıdaki gibi aşk laftan anlamıyormuş meğer... Kendinden yola çıkmalar işe yaramıyormuş, hiçbir yere varamıyormuş insan... Seçtiğin yaşam ve seçtiğin insan mutluluk verdimi sana? En çok bunu merak ediyorum. Ben senden sonra yöneldiğim her insanda seni aradım. Nafile! Bulamadım. Ya sen? Onda beni arıyor musun? Ve bulamayınca sende benim gibi uçurumlarda yapayalnız kalıyor musun? Senden sonra bana kalan, uçurumlardaki yalnızlığımda hayaline sığınmak... SENDEN SONRASI YALNIZLIK.....
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © PELİN KARCI, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |