Özgür insan, denizi daima seveceksin. -Baudelaire |
|
||||||||||
|
Bir günaydının ardında ünlem giydirilmiş, siyasi hüzün! Bu sabah yağmur içinde uyandım. Bombalanmaya, öldürülmeye devam edilen Filistinliler, ıraklılar vardı cam kenarımda… Kirpiklerime sıçrayan masumiyet ve ellerim! Ben kıçı tekmeli, kuru ve ucuz, sırtı bir ordudan darbe yemiş yaş bir şairim sadece. Sadece yazmak ve ağlamakla mükellefim. Pek fazla üşümem, vücudumda ki kan oranı yeterli düzeydedir. Bayılmalarım yoktur ve talasemi de değilim! Ancak! Evet, ancak diyorum çünkü ellerim bana ait varlıklar değillerdir, ellerim çoğunlukla üşürler. Kansızdırlar. Katildirler hatta yeri geldiğinde. Onlar başka bir ülke, başka bir coğrafya, başka bir ulusturlar benden bağımsız! Ve tabii onlardan da bağımsız yaşayan, monarşi rejimiyle yönetilen parmaklarım vardır her telefon kulübesinde kan izleri bırakan… Kan izleri faşisttir, kan da öyle. Kırmızıdan başka bir rengin ırkını kabul görmezler! Karakollar tarafsızdır. Evet, tarafsız. Coplar genelde sosyalistlerin, devrimcilerin kafalarında patlar. Bu yüzden tarafsızdırlar olağanca… Ortadadırlar, evet, bunu yalanlamıyorum. Hatta ortada olduklarını görebiliyorum bile; ama biliyorum ki sağ.laktırlar. Sağ el ve ayaklarını çok büyük ustalıkla kullanırlar! Küçük bir mahallesinde büyüdüm koca bir şehrin. Oynamadığım saklambaç türü, körebe katliamı ve seksek depremi kalmadı! Babama esnaf diyorlar, öyle de zaten! Annem evinin kadını. İki kardeşim var, okuyorlar… anlayacağınız üzere yalnızca ben mesleksizim bu çekirdekte! Dört oda evimin salonunda kan var, katliam var, cinayet var. Irak var! Amerika var! Ve ben sadece yaş bir şairim, sadece yazmak ve ağlamakla mükellefim! Bir sabah uyanırım Amerika’ya küfürler armağan ederim kalemimden yada beni terk eden o sevgilimi, nasıl terk ettiğini, psikolojimin ne düzeyde zarar gördüğünü filan… Kendimi kandırmam! Her porno filmin konsepti seks üzerinedir. Sizde kandırmayın kendinizi! Seksapalitesi ciddi oranda zedelenmiş bir şehrin filozofları ne oranda sapıkça düşünüp felsefe yapabilirler ki? Günahı cinselliğe armağan etmeyin! Yapmayın bunu! Türbanın namını sikmeyin! Laikliği şeriatın kıl dönmeli kıçına bulaştırmayın! Bırakın Paris Hilton’u. Hilton’un uzun ayak parmaklarını, ne giydiğini, ne oranda seksi olduğunu, her gece kimle yattığını filan! İşinize bakın! Dalgalandırmayın denizimi! Medya! Aydınlık, her gün sahte doğan medya! Adaletinizi öldürdüm! Hadi abartın, yazın bunu da! Biliyor musunuz? Sikimde değil ne yazdığınız, ne çizdiğiniz!!! Bir gün öleceğim nasılsa, hiçbir gazete de, hiçbir radyo programında, hiçbir televizyon yayınında ölümüm ilan edilmeyecek! Ölüm yıl dönümüm yazdığım ağdalı şiirlerle anılmayacak! Birkaç seviştiğim okurum dışında kimse ölümüme yas tutmayacak! Bir gün şu masada, yine elimde sigaramla, önümde çift bardak rakımla öleceğim; hiç kimsenin haberi olmayacak!
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © rahman yıldız, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |