Hala çevrende bulabileceğin güzellikleri bir düşün ve mutlu ol. -Anne Frank |
|
||||||||||
|
Dur ! Bir ses var sanki uğultunun arasından sı yrılabilen.. tık tık tık... saat değil daha yumşak.. Daha saf.. Daha temiz... ... Bu sene son erken uyanışımdı. Son tek kahvaltı edişim. Evet bugün son anaokulu günümdü.. Kiliseye gidip okula geçişimiz kutlanacaktı. Benim için farklıydı çünkü kilisede bir ayine ilk kes katılacaktım. Alman arkadaşlarımla konuşmuştum bu sanki bizim bayramlarımız gibiydi, en güzel elbiselerini giyip gidiyordun. İlahiler ve papaz eşliğinde bir tören. Heyecanlı mıydım ... Sanırım hayır alışıktım artık bu durumlara. İki yıldır tüm sınıfın alman olduğu bir sınıfım vardı tek Türktüm! Farklılık taa o zaman bulmuş beni. Annem kıyafetlerimi hazırlamıştı giyindim şeker torbamıda alıp babamı beklemeye başladım, o götürecekti beni. Her gün gördüğüm evimizin karşısında ki kiliseye doğru yol alıyorduk. Babam bir eli direksiyonda yanağımı sevdi.. Kocaman gülümsemeyle döndüm ona... Ulaştığımızda sınıfda yeni yeni geliyordu. Herkes birbirinin şeker torbasına bakıyordu. Rengarenk kağıtlarla yapılmış üstü tüllerle kaplanmış ve içi şekerlerle çikolatalarla dolmuş şeker torbamız. İçini amcam doldurmuştu benim torbamın.. Derken içeri giriş vaktimiz gelmişti, çığlıkcığlığa koşturarak geçiyorduk koridordan. Kocaman bi kapı vardı, benim bildiğim hocaların daha küçük şapkalısı bize gülümseyip kendinden beş kat daha büyük kapıyı tek parmağıyla açttı.. tüm camların büyük olduğu, tüm resimlerin büyük olduğu bir dünyaydı sanki burası ve çok kalabalık. Ama babamı hemen gördüm gülen gözlerle bakıyordu bana oturduğu yerden. Bana hiçbir şey yemememi söylemişti o an anladım papazın elindeydi beyaz kurabiye. ilahiler okundu dualar edildi, papaz hepimize sevgi dolu bakıyordu, kurabiyeler yenildi ben yemedim! Dışarı çıktık şimdi son kez anaokulumuza gidecektik, Belki son kes bazı oyunlarımızı oynayacaktık. Babamın dediğine göre tüm arkadaşlarımla vedalaşacakmışım belki bir daha göremezmişim .. okulumuzun önüne geldik ben nerdeyse arabanın durmasını beklemeden atlayacaktım ama bir ses duydum : - Dur! - Efendim babacığım? - Benim kızım maviyi mi daha çok sever yeşili mi? anlamadım ne sorusu bu ama neyse büyüklerin konuşmasını zaten coğu zaman anlamam ki .. - Mavi tabi ki babacığım dedim. - Tamam kendine çok dikkat et, akşam görüşürüz, dedi babam. Çoktan inmiştim ben o arada.. koşarak okuluma girmiştim öğretmenim ordaydı, her şey burada bugün sonsa sanırım o da bize bugün son kes gitar çalıyordu. Devamını parça parça hatırlıyorum. Arkadaşlarımın gülüşleri.. Oyunlar.. koşuşturmalar.. Ne tatlıymış o zamanlar her şey.. Derken saat geldi ayrılıyorduk artık. Pek bildiğimiz bir şey değildi bu. Tatile giriyorduk ve bu güzel bir şeydi. Öğretmenimiz hepimize sarıldı, ziyaret etmeyi sakın unutmayın dedi. Her zaman ki dönüş yolum. Evdeyim artık ama bir fark var babam evdeydi. Sanırım büyümem şerefine bugün her şey. Koşturarak sarıldım bugün güzeldi!!! - Kızım banyoya gider misin ? gittim geldim.. - Ne oldu babacığım? - Yok mu bir şey ? bir daha git dinle bakalım. ne oluyordu ya! gittim dinledim su sesi vardı musluğumuzdan akan... - Yok ki bir şey niye oyun oynuyorsun benimle !! ağlıyordum hıçkırarak babam bana hiç yalan söylemezdi bu ne idi şimdi!! - Geel! diyerek babam götürdü beni ışığı açttı, o da ne??? ışıkla beraber bir ses -cik cik ciiik... masmavi bir kuş çırpınıyordu kafeste.. benim hediyemdi o! ışık kapalı olunca gece sanıp ötmüyormuş kuş. nasıl da çok sarılmıştım babama... çocukça gülümseyen gözlerle... Varlığına nasıl da mutlu olmuştum! o hiç gitmeyecek biri gibiydi sanki.. ... bir dakkika bi aksilik var! ses kesildi! tık tık tık.. ??? Evet! O gün duyduğum sesti bu musluktan damlayan suyun sesi... Ama o da bitti.. tıpkı bugün babamın bu dünyadan ayrılışlı gibi..
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Fadime, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |