..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Edebiyat yaşamın öncüsüdür, onu öykünmez, ona istediği biçimi verir. -Oscar Wilde
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > İnceleme > Toplumsal Olaylar > Birkan ASKAN




12 Eylül 2001
2.Pearl Harbor Baskını ve Nostradamus  
Hayatın basitliği kabul edilemez bir gerçektir.

Birkan ASKAN


İnsanların hayatlarını yaşama çabası içerisinde sürdürdüğü bir belirsizlik vakti. Ve ne olduğu anlaşılmayan bir gürültü ile şok geçiren insanlar. Şok geçiren koskoca aciz bir dünya. Gücün ötesinde kalan zavallı masumlar....


:CFGC:
“Deniz ve nehirlerin,yüzlerce dağ selvilerinden faydalanmaları,daima kendilerinin onlardan daha aşağı seviyelerde bulunmaları yüzündendir.” Lao Tse

Tarih 11 Eylül 2001-Salı. Saat 15.30 Yeni bir yüzyıl’a barış, sevgi ve hoşgörü ile yaklaşıldığı bir zaman dilimi. İnsanların hayatlarını yaşama çabası içerisinde sürdürdüğü bir belirsizlik vakti. Ve ne olduğu anlaşılmayan bir gürültü ile şok geçiren insanlar. Şok geçiren koskoca aciz bir dünya. Gücün ötesinde kalan zavallı masumlar.
Evet 11 Eylül 2001 Dünya tarihine yeni bir yüzyılda damgasını vuran acizlik olarak geçecek.

Dünyanın süper gücü kabullenilen bir ülkenin ustaca planlanan bir saldırı karşısında ne kadar aciz ve çaresiz kaldığını gördük. Dehşetin her soluğunu yakasında hisseden masum insanların 280 metreden boşluğa atladıkları New York’un Dünya Ticaret Merkezi olarak adlandırılan iki gökdelenindeki ölümün ısrarlı fısıltısı hafızalarımızdan asla gitmeyecek.

American Airlines’a ait olduğu söylenen iki dolu yolcu uçağının kaçırılarak New York şehir merkezi içerisinde Özgürlük anıtına tam karşıdan bakan ikiz gözkdelenlere herkesin şaşkın bakışları arasında çarparak bir intihar saldırısında bulunmasıyla başlayan bu süreç,Pentagon’da yaklaşık 800 kişinin ölümü ile son bulmayacaktı elbette. New York’u tamamen savaş alanına çeviren,deprem görüntüsüne bürüyen bu saldırıyı yapılan açıklamalar anlatmaya yetmiyordu.

Bu açıdan düşünülen ve hatırlatılan bir gerçekte Amerika’nın yıllardır Ortadoğu üzerinde uyguladığı keyfi kararları süper güç kalkanı arkasına sığınarak yönlendirmeside büyük rol oynadı. Böylesi saldırılara karşı savunma açısından oldukça kendine güvenen ABD büyük bir şoku hem kendi içinde hemde tüm dünya’da yaşattı. Yaşanan bu olayların insanlık üzerindeki kabusu bitmeyecek gibi gözüküyor.

Nostradamus doğrumu söylüyordu.
14 Aralık 1503 doğumlu olan Nostradamus kehanetleri çoğu insana göre saçmalıktan öte gitmeyen düşünceler olarak yorumlanıyordu.İnsanoğlunun yaşadığı olaylara göre yorum getirdiği bu kehanetlerden birinde 3.Dünya savaşının çıkacağı yolundaki şu sözler yaşanan bu şoku doğruluyor gibi.

“Şafak sökerken büyük bir yangın görülecek.Kuzeye doğru yükselen bir gürültü ve ışık.Yerkürede ölüm ve çığlıklar işitilecek.Silahlar yangın ve kıtlıktan gelecek ölüm onları bekleyen.”
Diyerek Nostradamus bu olayı niteliyordu belkide.Ve en önemli kehanetlerinden biriside aynen şöyleydi.

“Ateş büyük New City’e yaklaşıyor.Hemen ardından dev dağınık bir alev sıçrıyor.Normanların kanıtını görmek istedikleri zaman.” Centurie VI/97
Yani anlaşılan 3.Dünya savaşı Nostradamus’a göre dev bir gökdelenden başlayan ateş topları eşliğinde start alacaktı. Böyle bir savaşın çıkmasını insanlık ve barış adına tabiki istemeyiz.

Ardarda yapılan açıklamalar
Amerika Birleşik Devletleri Dünya Ticaret Merkezi başta olmak üzere Pentagon ve New York’a yapılan terörist saldırıların sonucunda intikam yemini ediyor ve domino taşları gibi yerle bir olan Dünya Ticaret Merkezinin en fazla bir ay içerisinde yeniden inşaa edileceğini duyurmakta gecikmiyordu.
Asıl hedefin White House (Beyaz saray) olduğunu yalanlamıyor.Ülkeye Green Card ile göçmen alan özgürlükler ülkesi ABD savaş alarmına geçiyordu.

Olayı üstlenen Japon Kızılordu Terör Örgütü bu aşamada böyle bir saldırıyı yapabilecek güce sahip olmadığından kaale bile alınmıyordu.Yoğun istihbarat ve çalışmaların tek suçlu olarak 1992’de Aden Yemen,1993’te New York Dünya Ticaret Merkezi,1995’te Riyad Suudi Arabistan,1996’da Dahran Suudi Arabistan,1998’te Amerikan Büyükelçiliği Kenya,1998’te Amerikan Büyükelçiliği Tanzanya,ve diğer bağlantılı eylemlerde 1994’te Başkan Clinton’a Filipinlerde suikast girişimi,1995’te Mısır Devlet Başkanı Hüsnü Mübarek’e suikast girişimi,ve 1995’te Afganistan’da Terör eğitim kurumları açan Usame Bin Ladin üzerinde yoğunlaşıyordu.

New York semalarına yükselen iki gökdelenin yandığı ve şehri toza dumana katarak insanların çığlıklarının henüz kesilmediği bir zaman aralığında,Afganistan’da geceyarısı Cruise füzeleri dağlık kesimleri alevler içinde bırakıyordu. Çok geçmeden ABD bu saldırıların kendilerinden kaynaklanmadığını duyuruyordu. Aynı saatlerde de Amerikan Denizaltı ve savaş gemileri belirsiz bir rotaya doğru hızla ilerliyordu.

Bu aşamada Japonların 1945’teki Hiroşima ve Nagazaki saldırılarını kınayan gecikmiş bir saldırının 11 Eylül 2001 tarihinde bu saldırılarla perçinlediklerini ve intikamlarının alındığını savunan Japon Kızıl Ordu Terör örgütünün sinyalleri hiçbir yerde önemsenmiyordu bile.
Saldırının tüm dünyada şok eden etkisi halen daha sürerken Ortadoğu Halkı kendi liderlerinin dışında bayram havasına çoktan giriyordu bile. Halk ellerinde silahlarla sokaklarda havaya ateş açıyordu. Tüm bunlar insanlık adına fotoğraflanıyordu.

Hayat devam ediyor yinede
Amerikanın uğradığı bu hiç beklenmeyen saldırı karşısında para piyasaları altüst oluyor ve petrol fiyatları tavana vuruyordu. Sigorta şirketleri panik havasında olanları anlamakta güçlük çekiyordu.
Hayat devam ediyordu oysa.

Amerikanın uğradığı bu hiç beklenmeyen saldırı karşısında para piyasaları altüst oluyor ve petrol fiyatları tavana vuruyordu. Sigorta şirketleri panik havasında olanları anlamakta güçlük çekiyordu.

Hayat devam ediyordu oysa. İnsanların depresyona girmeleri kuşkusu hızla artıyordu zaman ilerledikçe. Bu aşamada düşünülecek bir şey varsa. Ülkemiz açısından büyük bir krizi yaşadığımız daha doğrusu krizden yakamızı kurtaramadığımız 2001 senesi içerisinde yeni bir yıla girerken ekonominin alacağı seyir hepimiz tarafından merakla bekleniyor.

Türkiye’yi kasıp kavuran pahalılığın yanı sıra yeni zamanların gelip gelmeyeceği ve halkımızın yaşantı biçimini ne oranda etkileyeceği şüphesiz tam bir bilinmezlik.
Her ne kadar binlerce insanın ölümü bütün insanlığın öldüğü gerçeğini akla getirir. Suçu olmayan masum insanlara rahmet diliyoruz.

Yeni bir çağın başladığı bu süreçte insan olmanın erdemine varabilmek yürek ister.
Bilinçli hareket etmek ve düşünmek üzere. Barışı,sevgiyi ve dostluğu kucaklıyoruz.



Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın toplumsal olaylar kümesinde bulunan diğer yazıları...
Nostramedya ve 3797.

Yazarın İnceleme ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Kendi İnsanını Sevmeyen Toplum (KİST)

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Bir başka seviyorum seni [Şiir]
Sor beni yağmurlarına [Şiir]
Bir [Şiir]
Yaşamam gerek seni [Şiir]
Salıncakta unuttuğum [Şiir]
Bir Bunu Cekip Aldim [Şiir]
Mevsimsiz [Şiir]
Aşk-ı İnfaz [Şiir]
İstanbul yansıması [Şiir]
Bir ihtimaldir sevmek [Şiir]


Birkan ASKAN kimdir?

Kim olmadığımı biliyorum en azından. . /Bir öncesizlik mi desem, bir sonrasızlık mı, ya da evvel zaman içinde bir masal. . /kahramanlarının hepsi ölen. . /tarafından. . Kuru bir kuyu mu desem, gidemediğim bir uzak mı. . hiçbir an, göremediğim bir sevda mı, manası olmayan bir bakış mı. . /bilemedim. . Ama herşeye rağmen, kim olmadığımı biliyorum. . /Artık kullanılmayan bir köprüden. . aşk’ı sallandırıyorum. . Bilmem. . / Kimi anlatmak gerekir kendi yerime. . /ya da kim beni anlayabilir. . /Sadece kim olduğum mu önemlidir, yoksa kimse olamayacağım mı. . /Bunu da bilmek gerekir. . / Birkan tekilden sakin, çoğuldan delidir. . /Kelimesiz değildir. . /Kendidir. . /Kısaca kim ne şekilde düşünürse, öyledir. . /Bırakın öylece kalsın. . /Önemsizdir. .

Etkilendiği Yazarlar:
Kimse kimseye benzemese de, kimse herkesi biraz kendine benzetir.. /Kimseye benzemem diyen de, aslında herkesten çok kimsedir../.O.Auroba /E.Batur /P.Celan /M.Mungan


yazardan son gelenler

bu yazının yer aldığı
kütüphaneler


yazarın kütüphaneleri



 

 

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Birkan ASKAN, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.