..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
Güzel birþeyin fazlasý harika olabilir -Mae West
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Deneme > Anýlar > ömer akþahan




27 Þubat 2003
Paris’e Gezmeye Gittim !  
ömer akþahan
Geniþ meydanda tekrar dolanmaya baþladým. Çevremdeki her þey bana, ben de onlara yabancýydým. “Ne iyi ettim de þu Paris’e geldim” demek, bana kýsmet deðilmiþ, diyor, üzülüyordum.


:BABG:
Ömer AKÞAHAN

Oldum olasý iri laf etmeyi sevmem. Uzun zamandýr gezdiðim yerlere iliþkin kýsa anekdotlarý içeren bir yazý yazmayý düþünmekteydim. Kýyý’nýn Kasým ve Aralýk 2000 sayýlarýnda ard arda yayýnlanan, meslektaþým ve dostum Mutahhar Aksarý’ya ait gezi yazýsýnýn baþlýðý, bu düþüncemi hýzlandýran bir etken oldu. Aksarý, yazý baþlýðý önerisinin eþi Safire Hanýma ait olduðunu özellikle açýklama gereði duymuþ. Yazýnýn baþlýðý:”Avrupa’ya Gezmeye Gitmedik ! ” Doðrusu bu ya, baþlýk bana biraz itici gelmiþti. Kompozisyon derslerinde bize söylendiði gibi, bir yazýnýn en önemli öðesi, baþlýðýdýr. Bunu, dostumun da bildiðine inanýyorum. Ancak yine de bu baþlýðý eleþtirmekten kendimi alamýyorum.

Yaklaþýk beþ yýl önce Ocak ayýnda, diþ hekimi dostumun ayarladýðý ucuz bir hafta sonu turuyla, Paris’e gezmeye gittim. O sýralar, Almanya’da öðretmenlik yapýyordum. Çok istememe karþýn yanýmda birlikte gezebileceðim, ne bir meslektaþ ne de bir baþka kiþi bulamadým. Otobüste, bir yabancý olarak yalnýzca ben vardým. Öteki kadýnlý erkekli yolcularýn tamamý Almandý ve koyu bir Bavyera lehçesiyle konuþuyorlardý. Ayný zamanda rehberimiz olan þoförlerimiz de ayný dili konuþmaktaydýlar.

Uzun bir gece yolculuðunun ardýndan, güneþin ilk ýþýklarýyla Paris’e varmýþtýk. Þoför, arabayý bir meydanlýða park ederek, tüm yolcularý pastaneye kahvaltý için götürdü. Mönüden seçtiðim iki parça poðaça ve sütlü kahveyle kahvaltýyý kurtarmýþtým. Sabah mahmurluðu üzerimizden kalkmadan, tekrar arabaya doluþtuk.

Sabahýn ilk ýþýklarýnda Paris caddeleri henüz canlýlýðýna kavuþmamýþ gözüküyordu. Bir süre sonra araba yine geniþ bir kavþakta durdu. Önden bir grup arabadan indi. Ben de onlarýn peþi sýra indim. Þoför bazý açýklamalarda bulundu, ancak çoðunu anlamamýþtým. Tekrarýný rica ettim. Yine de iyi anlamadým. Dedim, gruptan kopmazsam, arabayý tekrar bulabilirim. Paris’in en ünlü bulvarý olduðunu sonradan öðreneceðim Þanzelize bulvarýnda grubun peþi sýra yürümeye baþladým. Araba da bizden uzaklaþmýþtý. Gruba yanaþarak, onlarla birlikte dolaþmayý önerdiysem de, sýcak karþýlanmadýðýmý davranýþlarýndan sezdim. Böylece bir anda Paris’in göbeðinde yapayalnýz kalmýþtým. Doðrusu bu ya, siz buna, panik de, diyebilirsiniz. Bir yandan grubun beni istememesi, öte yandan koca bir metropolde tek kelime Fransýzca bilmemem korkutuyordu beni. Çaresiz dolanmaya baþladým. Geniþ caddelerde, elimde fotoðraf makinemle birkaç görüntü aldýktan sonra, anlaþabileceðim bir insan aramaya baþladým. Bir polise yanaþtým. Polis, Ýngilizce bildiðini, söyledi. Ardýndan orta yaþlý bir bayana, Almanca konuþabilir misin, diyecek oldum, suratýma ters ters baktý;” Sabah sabah bu da nereden çýktý?”, der gibi. Bir ara gözüm esmer teniyle Akdeniz insanýný andýran bir kamyonet þoförüne iliþti. Ona da ayný soruyu yönelttim. Omuz ve el hareketlerinden, onun da bana yardým edemeyeceðini anladým.

Umudum tükenmeye baþlýyordu. Beynimde, acaba tren istasyonuna nasýl ulaþabilirim, en kýsa yoldan Almanya’ya nasýl geri dönebilirim, gibi fikirler uçuþuyordu. Saatler ilerlemiþ, güneþ neredeyse bir mýzrak boyu yükselmiþti. Bulvar yavaþ yavaþ hareketlenmeye baþlamýþtý. O sýra, cadde üzerinde çeþitli ülkelerden gelen turist otobüsleri görünmeye baþlamýþtý. Demek ki bunlarýn pek acelesi yokmuþ diyordum, kendime. Ancak henüz bir Alman otobüsüne rastlamamýþtým. Çünkü tek umudum, bir Alman otobüsüydü artýk. Ha bu arada, bizim arabayla karþýlaþma fikri, hiç de fena sayýlmazdý doðrusu!

Birden karþýma Hamburg yönünden geldiði üzerindeki yazýlardan anlaþýlan bir otobüs çýkýverdi. Annesini lunaparkta kaybedip, birden bulan bir çocuk coþkusuyla arabaya yöneldim. Ellerimi kollarýmý sallayarak arabayý durdurdum. Tane tane konuþarak, durumumu açýkladým. Nihayet öðrendiðim bir dilde konuþan insaný bulmuþtum. Bu durumlara alýþýk olduðu anlaþýlan þoför arabaya binmemi istedi. Daha sonra da 500 metre sonra bir meydana geleceðimizi, o meydanda kendi arabama rastlayacaðýmý kesin bir dille anlattý. Þoförün sözlerini yutarcasýna dinleyip, anlamaya çalýþýyordum. Ne de olsa, o, benim kurtarýcým olabilirdi. Meydana geldiðimizde birkaç minnet sözüyle arabadan indim.

Geniþ meydanda tekrar dolanmaya baþladým. Çevremdeki her þey bana, ben de onlara yabancýydým. “Ne iyi ettim de þu Paris’e geldim” demek, bana kýsmet deðilmiþ, diyor, üzülüyordum. Gözümse hep otobüslerdeydi. Oysa o meydanda görülecek o denli güzellikler vardý ki!

Aaa! Gözlerime inanamýyorum; þu karþýdan gelen bizim otobüs deðil mi? Sevincimden onca araç yoðunluðuna aldýrmadan, arabalarýn arasýna dalýyorum. Bu kez, Hamburg otobüsünü buluþumdan daha büyük bir keyifle el kol sallýyorum. Diðer araçlardaki, bizim otobüsteki insanlar ne diyormuþ, umurumda bile deðil. Þoförümüz de beni tanýmýþ olmalý ki, hemen kapýyý açýverdi. Arabaya binip, kendimi koltuða býraktýðýmda duyduðum sevinci, varýn siz hesap edin.

Paris mi beni gezdi, ben mi Paris’i gezdim, bilmem anlatabildim mi?

**/**



Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.

Yazarýn anýlar kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Velad'la Mariya...
Muðlalý Mýsýnýz?

Yazarýn deneme ana kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Sonbahar Sololarý
Köþe Yazarlýðý
Efeler, Yörükler, Türkmenler
Sözlence
Ayný Dili Konuþmak
Ýsimsizler
Okumadýðým Her Þey, Bir Þenliktir!
Kum Tanesi Ýle Yosun
Sokrat Chat Yaparsa...
Okumaz Yazarlar

Yazarýn diðer ana kümelerde yazmýþ olduðu yazýlar...
Hiçliðe Övgü [Þiir]
Kayýtdýþý Þiir [Þiir]
Gece Dokunuþlarý [Þiir]
kalem [Þiir]
Meðer [Þiir]
Güz Yaðmurlarý [Þiir]
Küçük Mariya Ýçin Kar Senfonisi [Þiir]
Giderken Düþürdünüz 'Ben'i Çantanýzdan [Þiir]
Issýz Sokak [Þiir]
ayrılıklar [Þiir]


ömer akþahan kimdir?

Kendini nasýl anlatýr ki insan… Oturup yazýlmaya kalkýlsa, her edebiyat iþçisinin yaþamý kalýn bir roman olur. Ben bunu zaman zaman yazdýðým denemelerde ve þiirlerimde yansýtmaya çalýþýyorum. Yapýtlarýmý izleyenlere küçük birer ipucudur; söylenen her bir sözcüðümüz, tümcemiz. . Kendimi þiirde ilk keþfediþim beni ayný zamanda büyük bir hayal kýrýklýðý yaþattý ve düzene yenik düþtüm. Yol göstericim de yoktu yanýmda; düzene isyan edeceðime, þiire küsüp öyküye yöneldim. Bütün bu yaþananlar ortaokul dönemime rastlar. Yine bir gün düzen beni aldý, bir sonbahar yapraðý gibi Aydýn Daðlarýnýn zirvesine fýrlattý. Yýl 1981. Ve beni yeniden hayata baðlayan sihirli gücün þiir olduðunu orada anladým. O gün bugündür, can yoldaþým, arkadaþým, sýrdaþým ve en büyük sýðýnaðýmdýr ÞÝÝR! Ýnanýyor ve haykýrýyorum; þiir mabedinde yanmayan hiç kimse, ben buyum, ben þuyum diyemez. Tek inancým, ömrüm oldukça yazmaya, gerekirse yazdýrarak da olsa þiire ihanet etmeyeceðim. Aydýn’ýn Ýncirliova ilçesinde, ‘53 yýlýnýn Ocak ayýnda, bir Kova erkeði ve sevgili annemin tek eþinden 14. yavrusu olarak dünyaya gelmiþim. Babam ve annem ümmiydi. Okul yüzü görmemiþ bir ailenin ilk üniversite mezunu olarak kutsal öðretmenlik uðraþýmý resmi düzeyde ‘99 yýlýna dek sürdürdüm. Halen özel sektörde iþimden arta kalan zamanlarda, öðrencilere Türkiye’nin hemen her noktasýnda þiir dersleri veriyorum, gönüllü. Yeni Türk þiirini mevcut Türkçe ve Edebiyat kitaplarýndan öðrenemeyen gençlere yeni Türk þiirinin kapýsýný aralamaya çalýþýyorum. Ýnanýn bu çalýþmalarda þiir adýna öyle ilginç olaylara tanýk oluyorum ki, gözyaþlarýnýzý inanýn tutamazsýnýz. Tüm uðraþlarýmdan edindiðim çok önemli bir gerçeðin altýný kalýnca çizmek istiyorum: ÞÝÝR ÖYLESÝNE SÝHÝRLÝ BÝR ANAHTAR KÝ, AÇMADIÐI BÝR KAPIYI GÖSTEREN HENÜZ ÇIKMAMIÞTIR! Bugüne dek, bir çok edebiyat dergilerinde þiir, deneme, öykü, inceleme, gezi , aný yazýlarýmla yer aldým. ‘90’da Ödemiþ EFE dergisi yöneticiliði, Almanya’da Almanca yayýmlanan GEMEÝNSAM adlý yayýnýn sorumluluðunu yaptým. Almanca þiir, öykü denemelerinin yaný sýra yurda döndükten sonra da Almancadan Türkçeye þiir kazandýrma çalýþmalarýmý yayýmladým. ‘90’da “Nasýl Çalýþalým? Nasýl baþaralým?” adlý çalýþmam M. E. B. ca tavsiye edildi. Egebank tarafýndan 3000 adet basýldý. ‘98’de ilk þiir kitabýmý Sivas’ta yakýlan 37 güzel insana adadýðým için yalnýzca 37 þiir içermektedir. Evliyim. Eþim de emekli sýnýf öðretmeni olup, bir oðlum ve bir kýzýmla beraber yaþamýmýzý renklendirmeye çalýþmaktayýz.

Etkilendiði Yazarlar:
Mayakovski, Cemal Süreya, Sabahattin Ali, Cahit Tanyol


yazardan son gelenler

bu yazýnýn yer aldýðý
kütüphaneler


yazarýn kütüphaneleri



 

 

 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © ömer akþahan, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.