 • İzEdebiyat > Deneme > Anılar |
1
|
|
|
|
Hani bazı insanlar yaşla birlikte olgunlaşır ve mantıkla düşünür, bu sayede de hayatını ona göre idame eder ya… He işte, bazı insanlar da yaşla beraber sevgiyi öğrenir ve bu sayede sevgisini göstermek ve satırlara yazmak ister. |
|
2
|
|
|
|
Doğum günüm 3 Mart. Çiçek bekliyorum habersiz bir serçeden. Haberlerde facebookta ama yine yok. Çiçek geldi sigaramın ilk dumanında. Ben değilimdir diye içeri yönlendirdim. İçerden beni çağırıyorlar meleğim su perisi bana çiçek yollamış çokta özel olmayan bir şey. Çok konuştum kendi kendime, çok düşündüm, çokk oğlu çokk ama yoktun. Şimdi hangi kelimeyi boyasam içimdeki boşluğu dolduramaz yokluğun!!! |
|
3
|
|
|
|
Sen kuş misali kanatlarını ıslat ve ben yağmur olarak ineyim gökten sana. Kahve bitti, kahvaltıda. Şimdi çini bir bahçe içinde senle ben. Elinin elimde terleyişinin bir anlamı olmalı?
Uyan artık sadece pencereden dışarıya bakıyorum, Endülüs sokaklarında yağmurlu bir gün…
|
|
4
|
|
|
|
Sen kokuna hasret uykularla dalaştığım! |
|
5
|
|
|
|
İlk işim gidip köy çeşmesinde kınalı ellerimi yıkamak oluyor. Kına kokusu geldi mi burnunuza. Bugün bile o kına kokusu hala burnumda. |
|
6
|
|
|
|
Karlı bir Ankara günüydü. Acılarıma acı tatlar katarken o bembeyaz kar , yine ağlayarak adımlıyordum sokakları. Yine ayaklarım beni Konur Sokağa götürdü. Belki de canımın en çok acıdığı o sokakta yeni bir acıyla daha yüzleşecektim. Yok muydu sahi beni yüreğiyle sevecek biri. Adımlarım Bilim Sanat’a, yüreğim Leman Cafe’ye bakıyordu. Harbi İncir Reçeli filmini seyretmiş miydi acılarım, yoksa uyuyakalıp bu saçma filmde neydi demiş miydi?
Sahi benim çocukluktan kalma yara izlerime bu karlı hava iyi gelecek miydi? Gelmedi yine iyi gelmedi. Kar yağmıyor artık Ankara’ya yaralarım kangren mi oldu yoksa. Lapa lapa yağıyordu kar o gün oysa.
Yıl 2023 ne kadar kaldı sahi benim kangren olan yaralarımın tedavisine. Konur Sokaktaydım değil mii?Hem Leman Cafe’yi hem Bilim Sanat Kitabevini geçtim ama gözyaşlarımın tuzlu tadı hala yanaklarımda. İmge Kitabevine uğrasam çünkü anılarım çağırıyor beni. Lapa lapa kar yağmıyor Ankara’ya artık tüm Avrupa kar altında ahir zaman yakın diyor iç sesim.
Konur Sokak’ta bir Pşine, Pşine de acılarım, acılarım lapa lapa kar altında.
Mutlu Yıllar İzedebiyat.
|
|
7
|
|
8
|
|
9
|
|
|
|
İşte bu yüzden.. ne zaman yağacak olsa yüreğinin bulutları… yağmurunu kok bana. Ben, dokunmaya çalışırım yalnızlığına, en nemli yerinden… |
|
10
|
|
|
|
Sen bir liderin doğduğu yersin. Sen uzakların türküsü, geçmişin sesisin. Ey Kemal şehri ey! Leylim ley! |
|
11
|
|
|
|
Rus gazeteci Gleb Şulpyakov ile Mimar Sinan'ın izlerini sürdük. Bir Rus'un gözüyle büyük mimarımızın izini sürmek benim için hem çok eğlenceli hem de öğreticiydi. Yüzlerce kitabı karıştırarak elde edebileceğim bilgileri 10 günlük bir geziyle elde ettim. |
|
12
|
|
|
|
Fümeden bozma bir ağıt yayılıyor kente,/ tüyü bitmemiş, yetim bir hüzün/ ve anadan üryan bir yalnızlık./ şair öldü. / gidenlere seyirci kalmaktır asıl acı!
Asıl şimdi acı! |
|
13
|
|
|
|
Aklıma Murathan’ın öyküsü geliyor. Boyacıköy’de Kanlı Bir Aşk Cinayeti” Film yapacaktım güya. Senaryosunu nereye koydum ki?..
|
|
14
|
|
|
|
Türkçe Öğretmenimiz Şükrü Bey bir gün ; iki şube öğrencileri arasında münazara düzenleneceğini söyledi. Münazaranın ne demek olduğunu bile tam olarak bilmiyorduk.Henüz ortaokul ikinci sınıf öğrencisi idik. Öğretmenimiz bize münazara hakkında g |
|
15
|
|
|
|
1950 li yıllarda bir talebenin anıları. |
|
16
|
|
|
|
Annem saksılara naneler ekti!
Burayı aratmasın diye…
Taç yapraklı çiçekler hazırladı üzerlerine kurdele bağladı…
Ve çeyizindeki tablolardan ayırdı bana…
|
|
17
|
|
|
|
“Hayatın gerçeği” nedir? Hani şu filozofların ve toplumbilimcilerin peşinden koştuğu şey. Dostoyevski’ye sorarsanız “hayatın anlamı hayatın kendisinden daha değerlidir” der. |
|
18
|
|
|
|
kuru öksürük, burun akıntısı, kırgınlık, yorgunluk belirtileri. böyle başladı rahatsızlığım. çok önemsemedim, geçer dedim. bir gün, iki gün, üç gün.. geçmeyen rahatsızlık..içimizde bir kuşku, acaba test mi yaptırsak |
|
19
|
|
|
|
Babasıyla anıları 9 yaşında kalmış bir kız çocuğunun babalar günü hediyesi olacak bu yazı. Unutmamaya çalıştığı birkaç çok özel anıyla, ruhuyla babasıyla konuşup gökyüzüne, oralarda olduğunu bildiği bir yere, dilekler gönderecek. Babam olduğun için teşekkür ederim diyecek. |
|
20
|
|
|
|
çocukluğumu,gençliğimi,ilkokulda giydiğim siyah önlüğümün arkasındaki paleti özledim |
|