Tanrý insaný yarattý, insan da sanat yapýtýný. -Oscar Wilde |
|
||||||||||
|
Ömer AKÞAHAN Sokrat evinde chat yaparken karýsý tarafýndan yakalanýnca, polislerce suçüstü mahkemesine çýkarýldý. Yasalar, karýsýndan izin almadýðý takdirde kocaya chat yapma hakký tanýmýyordu. Sokrat ülkenin en tanýnmýþ filozofu olduðundan, ona, sýradan bir yurttaþ gibi davranýlamayacaktý. Hem ülke yönetiminde ve meclisinde görev yapan bir çok öðrencisi de vardý. Hocalarýnýn böyle yüz kýzartýcý bir suç nedeniyle polisce apar topar götürülmesi de akýl alýr gibi deðildi. Onun durumu, ülke geleceðini de yakýndan ilgilendirmekteydi. Hem bu arada meclis üyelerinin de evlerinde gizliden gizliye chat yapýldýðýný Sokrat da bilmekteydi. Hatta "Chat Sevenler Kulübü"ne üye olan meclis üyeleri olduðunu arkadaþýndan duymuþtu. Üyeliðine sadece evli erkeklerin kabul edildiði kulübün gizli bölmelerinde üyeler chat yapmaktaydý. Atina, Sokrat'ýn tutuklanmasýyla fokur fokur kaynamaktaydý. Ak sakallýlar meclisi acilen toplantýya çaðrýldý. Cep telefonlarýna mesajlar çekildi. Bir gün sonra herkes meclisteki yerini almýþ, baþkaný baklamakteydi. Meclis baþkaný oturumu açtý. Niçin toplandýklarýný açýkladý.Ve ilk soruyu yöneltti Sokrat'a: -Ey Sokrat, duyduk ki, öðrencilerinle chatleþiyormuþsun. Sen evli barklý bir adamsýn, bu durum hem yaslara hem de toplumsal geleneklerimize uymuyor. Ne diyeceksin? Sokrat, 7 saat sorgusuz bir tutuklanmanýn verdiði yorgunluk ve gerginlik içinde söze girdi. -Sayýn baþkan, meclisin deðerli üyeleri, þöyle keyifle yüzlerinize bakmak isterdim. Çünkü uzunca bir süredir toplanmamýþtýnýz. Güzel ülkemin bekleyen onca önemli sorunu olduðu halde, örneðin, Ispartalýlarla devam eden savaþ gibi, adý yalnýzca Sokrat olan bu yurttaþýnýz konu olduðunda nasýl da koþarak geldiniz. Hoþ, kiminizin yaylý arabalarýnýn kaldýrým taþlarýna çarpmasý sonucu tekerleklerinin tamiri nedeniyle gecikmesi yüzünden haksýz bir þekilde saatlerce nezarette tutulduysam da, hayati mazeretleriniz olduðunu kabul ediyor ve hoþgörüyorum. Sizlerin tutuklanmamý gerektiren konu hakkýnda adil olacaðýnýza inanýyorum. Evet, ben chat yapýyorum her akþam. Masamda Atina'ya yakýn baðlarda üretilen küp þarabýmý yudumlayarak sohbet ediyorum. Bana insanlarýn ihtiyacý olduðunu anladýðýmda, elimde deðil, yardým etmek içimden geliyor. Ama buraya gelirken ne yapmam gerektiðini bilmek istersiniz diye, düþündüm uzun uzun. Ve sonunda sanýrým buldum yanýtý. Bir üye heyecanla atýldý söze: -Sokrat, biz ne soruyoruz, sen neler saçmalýyorsun. Deðerli zamanýmýzý polemiklerinle geçirmek istemiyoruz. Sokrat tüm yorgunluðuna raðmen, aldýrmadan, gayet sakin yanýtladý: -Biraz sabrederseniz size söyleyeceklerim var elbet. Bir diðer üye girdi araya: -Bu gereksiz sözleri dinlemek için mi halkýmýz bizi buraya yolladý..(Baðýranlar...) Sokrat: -Sayýn üyeler, haklýsýnýz, sabrýnýzý ve deðerli zamanýnýzý almaktayým. Ancak demokrasi geleneðimiz gereði lütfen beni sabýrla dinleyin. Konuyu aydýnlatmak elbet benim görevim: Bu ülkenin okullarýna bilgisayar denen nesne gireli daha ne kadar oldu ki? Kaç meclis üyesinin bilgisayarý var? Kaçý interneti yaþamýnýn vazgeçilmezi yapmýþ? Benim sizlerden tek farkým, belki bilgisayar denen harika buluþu sizlerden önce tanýmýþ olmamdýr. Baþkan: -Sokrat, þu chat iþine gel artýk... -Peki sayýn baþkan...Her þey "Bir kitap okudum, hayatým deðiþti."diyen, hani þu adalý yazar gibi ben de bir gün bir arkadaþýn evinde sýzýp kalmýþým. Sabah arkadaþýn odasýna girince dev ekranda dünya güzeli bir ay parçasý duruyordu. Bu ne dedim? Arkadaþým: -Bu, sanalýn kraliçesi...dün gece çektiðim maile karþýlýk geldi, odama konuk oldu, deyince... Dayanamadým: -Ne odasý yahu, o dediðin bilgisayarda deðil mi? diye öfkelenince, arkadaþým bir kahkaha patlattý. Kahkaha bir anda kimyamý bozdu. Üzerine yürüdüm.O da öfkemi yatýþtýrmak için geriye kaçtý. -Sokrat'çým...kusura bakma..seni kýzdýrmak deðildi amacým..hani her þeyi sen biliyorsun ya..her þeyi sen bana öðretirdin. Ýþte elime geçmiþken bir fýrsat deðerlendirmek istedim. Hepsi bu kadar... O sabah tanýþtým chat'le. Meðer ne marifetleri varmýþ da haberimiz yokmuþ. Benim serüvenim böyle baþladý... Hani bir meslektaþým diyor ya;"Binlerce kilometrelik yol bir adýmla baþlar.."diye, benimkisi de o hesap... Ancak karýma bunu bir türlü anlatamadým.. Hani eskiden çapkýn bilinirdim ya, hâlâ onun etkisinde kadýn...Yahu dedim bir gece, gel otur bak, sana ne marifetleri var göstereyim..Ne dese beðenirsiniz:"Bu mutlaka düþmanýmýz Ispartalýlarýn buluþudur. Bizi tembelliðe, atalete sevkedip savaþý kazanacaklarýný sandýklarý bir gizli silahtýr. Sen de vatanýmýza ihanet edenlerden misin? Bu sözleri karþýsýnda ben de:"Sen iflah olmaz bir yaratýksýn, sana anlatacaðýma çöldeki bedeviye anlatýrým daha iyi, git yat zýbar yataðýnda!"dediðimi hatýrlýyorum. Doðrusu bunlarý nasýl söylediðime bugün de þaþarým. Meclis üyeleri ilgiyle dinlemeye koyuldular Sokrat'ý. Meclis üyelerinin içinde chat yapanlarýn bu iþin nasýl çözüleceði konusunda sýkýntýlarý vardý. Ýþ o denli önemli boyuta gelmiþti ki, ülkenin yarýsý kadýnlardan oluþuyordu. Evli kadýnlarýn medeni kanuna göe bariz bir üstünlüðü vardý erkeklere karþý. Her ne kadar savaþa erkekler gidiyorsa da, kadýnýn evin direði sayýlmasýndan kaynaklanan gücü gelip internete dayanmýþtý. Bir üye, Sokrat'a komþu olaný: -Yüce Sokrat, benim karým sizin evden son zamanlarda çýkmaz oldu. Özellikle dikkat ettim, senin evden ayrýlmaný kollar gibi bir hâl var üstünde. Buna bir anlam veremiyorum ben... Diðer bir üye atýldý: -Benim karýmda da benzeri durumlarý sezmeye baþladým. Yoksa bunlar bize chat'i yasaklatýrken, kendileri de gizli gizli chat yapýyor olmasýnlar..diye destekledi. Sokrat, bu sözlerle biraz rahatlamýþtý. Aðýr aðýr söze devam etti. -Deðerli arkadaþlar, ülkemize esenlikler getirmesi için görevlendirilmiþ muhteremler... Gördüðünüz gibi iþimiz hiç de kolay çözüleceðe benzemiyor...Bugüne deðin benim gibi bir çoðumuz yasak meyvalarýn peþinde koþtuk, çözümü hiç düþünmedik. Ne zaman ki karým beni herkese rezil etti, iþte o gün, ayný akibetin kendi baþýna da geleceðinden korkan asillerimiz konuya el atmaya karar verdiler. Burda ben, karþýnýza bir sanýk olarak getirildim. Oysa aramýzda yüzlerce sanýk var ve elini kolunu sallaya sallaya dolaþmaktadýrlar. Eðer chat yapmak bir suçsa, ülkede topyekün arama ve izleme komiteleri kurulsun...Yok eðer bu herkese bir hak olarak verilecekse ki; ondan yanayým, kimbilir amansýz düþmanýmýz Ispartalýlarý bu yolla yenmenin bir yolunu dahi bulabiliriz. Konuyu en hassas bir noktaya taþýmayý baþaran Sokrat karþýsýnda Aksakallýlar derin bir düþünceye daldý. Hiç belli olmaz... Ya bu Chat programýyla Ispartalýlarý dize getirirlerse! Oturumu kapamak üzere sözü meclis baþkaný aldý: -Arkadaþlar, gördüðünüz gibi konu kiþisel olmaktan çýkmýþ, ülkemizin geleceðine dayanmýþtýr. Derhal bir komisyon kurulmasýný talep ediyorum. Bu komisyona danýþman olarak da Sokrat'ý atamýþ bulunuyorum. Yeni bir oturumda buluþmak üzere hepinize iyi chat'ler diliyorum...
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © ömer akþahan, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |