bugünlerde rüyaya vuruyorken kendimi, bir þeyler bekler oldum gecelerden ardarda yazýlmýþ binlerce mýsraya sýðamayan aþk hikayeleri gibi. çemberler çiziyorum kafamda, herbirinin merkezini baþka baþka yerlere çiviliyorum. Saatler ilerleyipte yýldýzlar büyümekten yorulup küçülmeye baþladýðýnda çemberler büyüyor ve kesiþiyor herbiri bir noktada. hep gün doðarya doðudan, iþte onun kadar bildik. Fýrlatýp atýyorum her birini ayrý ayrý þehirlere hatta ayrý ayrý ülkelere kimini siliyorum elimdeki en büyük silgi ile yine çiziliyor yine büyüyorlar ve yine kesiþiyorlar iþte tam þurada. Ýlk öpüþümün sahoþluðunda tökezleyip düþtüðüm tramvayýn raylarý arasýna sýkýþýp can veren çocukluðuma el sallayan ergenliðimin doðduðu yerde. Ve tesadüf bu ya ilk þiirimin ilk dizelerinin aklýma düþtüðü yer de burasýydý . Sýð bir duygusallýðýn belki anlamsýzca kaleme, kaðýda döküldüðü bol kafiyeli ve hece ölçülü bir hayatýn baþladýðý yerdi burasý. Sonradan kafiyeye ve hece ölçüsüne veda ettim hatta kelimeler arasýna boþluklarý koymadým. Bir dönem yazmaya ara verdim ama sevmeye hep devam ettim. Kiþileþtirmeden sadece sevdim insaný, kediyi, köpeði, martýyý, istanbul' umu, hamallarý, iett þöförlerini. Hiç ara vermeden. Ne zaman kendimi sevmeyi durdursam ya bir balkonun ucunda otururken ya sarayburnunda akýp giden denizi seyrederken buldum. Yüreðimi takma diþler gibi baþucumdaki su dolu bardaða býrakmadým hiç. Ara vermedim sevmeye hayat öpücüklerini, plastik inisülin iðnelerini cebimize sýðdýrdýðýmýz gibi seviþmelerimi de cebimize sýðdýrmayý denemedim diðerleri gibi. Sigaraya baþladým içkiye zaten çocukken sýkça yapýlan aile toplantýlarýndan alýþýktým. Þimdi gecenin karanlýðýna bulanmýþ ben, elimde üç kuruþluk naylon oyuncaklarým ile oyalanýyorum. Masamýn üzerinde az önce yaktýðým mumun titrek gölgelerinde seviþen sigaramýn dumanýya her yanýmý saran bu umarsýzlýðým ve benim en sadýk yarim yanlýzlýk. Aklýmda hep martýlar var. Hani onlarýn gidiþini birlikte seyretmiþtik. Onlar gideli meydan karabataklara kaldý. Koca Boðaz' ýn mavisine, beyazýna yakýþmayan karalar. Hani kuþ dersin bakarsýn ama; Amasý var iþte herhangi bir kuþ martý gibi olabilirmi sanki ? Rengini, güzelliðini, çýðlýðýný bir kenara at yanlýz uçan bir karabatak gördünmü hiç ? Leþ kargalarý gibi sürü ile uçarlar. Keþke sadece Haydarpaþa'nýn dalgakýranlaranda olsalardý layýk olduklarý yerde Þimdi kadýköy' ümün Üsküdar' ýn sahillerindeler yaklaþtýlar. Vapurlarýmýn ardý sýra uçan kara bataklarý görme fikri öldürüyor beni.