..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Özgürlük sevdası insanın başkalarına duyduğu sevgidir; güç sevdası insanın kendine duyduğu sevgidir. -Hazlitt
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Eleştiri > Özgürlük ve Eşitlik > Funda BİLGİLİ




9 Haziran 2006
Özgürlük  
Funda BİLGİLİ
Özgürlüğün tanımı; onu yaşam alanınızda uygulamanızla paralellik gösterir. Herkes kendi özgürlük tanımını yapabilecek, özgürlük sınırlarını belirleyecek kadar özgürdür. Tanım da, seçim de size ait!


:HJED:

Özgürlük; tanımlanması en güç kelimelerin başında geliyor kanımca. Çünkü bir sözcüğü tanımlayabilmek için, bir takım kalıpların içine sokmak gerekiyor. Özgürlük ise; doğası gereği hiçbir kalıba sığmıyor gibi geliyor bana. Çelişkili bir durum yani özgürlüğü tanımlayabilmek. Güç, hatta belki imkansız...

Tüm bunlara rağmen kapsadığı alanları düşünüp açıklamaya çalışınca da, pek çok farklı duyguyu içinde barındırdığını gözlemliyorum hemen. Kimi zaman mutluluk, kimi zaman hüzün; kimi zaman sessizlik kimi zaman da haykırış. Hepsi özgürlük ülkesinin içindeki farklı dokuya sahip şehirler gibi geliyor. Özgürlük göreceli olduğu kadar, yansımaları göz önüne alındığında insanlar üzerinde taban tabana zıt etkilere sahip bir kelime. Çünkü birimizin özgürlüğünün başladığı nokta, bir diğerimizin özgürlüğünün bittiği nokta olabiliyor. İsteyen herkesin dilediği her şeyi yapabilmesi olarak tanımlamak çok ütopik bir düşünce haline geliyor bu durumda ister istemez. Özgürlük; sınırları içinde barındırmaması gereken bir kavram da olsa; süregelen yaşam kuralları gereği çok kalın çizgilerle belirlenebiliyor kimi zaman bu çizgiler. Yaşadığınız coğrafyaya, cinsiyetinize, yetiştirilmenizde etken olan değerlere ve sizin kişiliğinizin etken ya da edilgen olmasına kadar varabiliyor tanımınızın esnekliği.

Kimimizin özgürlük dediği düşünceler, kimimiz için zihinde canlandırılamayacak kadar yasak olabiliyor. İnsanoğlu doğduğu andan itibaren bir takım kurallar zinciri içinde buluyor kendini. Belki de yerküredeki en özgür insanlar bebeklerdir diye düşünüyorum çoğu zaman. Çünkü henüz kuralların acımasız yargılarına teslim olmamış olan en özgür kişilikler onların minik beyinlerinde saklı. Kendilerini ifade edebilmek için sahip oldukları tüm uyaranları kullanıyorlar. Kesinlikle de herhangi bir kurala bağlı olmadan yapıyorlar bunu. Ama özgürlüğe ilk ket vuran da; onları en çok seven, dünyaya gelmelerini sağlayan ebeveynleri oluyor. Özgürlüğün ilk sınırlanması henüz bebekken başlıyor insanoğlunun yaşamında. Yaşam hanesine eklenen her yılda da, katlanarak katmerlenerek büyüyor yasaklar zinciri ve özgürlüğün hapsedilme sınırları...

Kimi zaman yaşanılan coğrafya etken oluyor özgürlüğe yaklaşımınızda. Yaşadığınız ülkenin getirmiş olduğu sosyal, siyasal, dinsel etkenlerle şekilleniyor özgürlüğünüz. Kimi zaman da cinsiyetiniz etken oluyor. Dünya üzerinde pek çok ülkede çifte standartların en belirgin hali özgürlüğün kadın ve erkek üzerinde şekillenmesinde görülüyor. Erkeğin yaşamına özgürlük olarak girebilen düşünce ya da eylemler; kadın yaşamına yasaklar hatta zaman zaman ölüm olarak giriyor.

Bu durumda; asırlardır tartışılan noktaya gelip dayanıyor özgürlüğün tanımı. Özgürlük...Nereye kadar? Bir başka canlının yaşamını ya da mutluluğunu tehdit etmediği sürece istediğiniz her şeyi yapabilmek midir özgürlük? Yoksa; sizin dimağınız gelişmeden çok önceleri konan birtakım kuralları kabul edip, çizilen sınırların içinde sessizce kabulleneceğiniz dar bir alan mı? Bunu belirleyecek olan sizsiniz. Özgürlüğün tanımı; onu yaşam alanınızda uygulamanızla paralellik gösterir. Herkes kendi özgürlük tanımını yapabilecek, özgürlük sınırlarını belirleyecek kadar özgürdür. Tanım da, seçim de size ait!




Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.


Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Sana Uyandım Bu Sabah [Şiir]
Nasıl Borçluysan Beni Yaşamaya, Öyle Mecburum Seni Yaşamaya [Şiir]
Konuşulmayan Bir Dil Gibisin Coğrafyamda... [Şiir]
İzmir'e Sığmayan Aşk... [Şiir]
Rüya Kaçkınım [Şiir]
Sökmüyor Çivi Çiviyi... [Şiir]
Aşk Doğdu [Şiir]
İki Gülücüğün Kırmızı İzi [Şiir]
Darmadağın [Şiir]
Şehirlere de Aşık Olunurmuş Hesapsızca / İzmir'im Özlemim Sana... [Şiir]


Funda BİLGİLİ kimdir?

www. fundabilgili. com fundabilgili@hotmail. com MİNİK BEBEĞİM “İMZAMI BIRAKTIM TENİNDE” KİTAPÇILARDA! Yazan insanların yazmaktan aldıkları en büyük haz; okuyan insanların yüreklerine dokunmayı başarabildiğini düşünmektir. İzedebiyat’ta yıllardır yazıyorum. Her yazı eklediğimde aynı heyecanı yeni baştan yaşıyorum. Yeni paylaşımlar, yeni yorumlar, dokunulan yeni yürekler… Türkiye’nin en iyi yazar ve okur kitlesinin buluştuğu bu site benim bir parçam haline geldi zamanla. Eksik hissettim kendimi satırlarım buradaki gözlerle buluşmayınca. Şimdi yeni bir gündoğumunda kelimelerim. İki kızımdan sonraki üçüncü çocuğumun doğum sevincini yaşar gibiyim. “İmzamı Bıraktım Teninde” adını verdiğim minik bebeğim artık kucağımda. Bu güzel doğumu paylaşmak istedim sizlerle. Çünkü beni destekleyen, bana yazma gücü veren dostlar sayesinde kavuştum bu kitaba. Okuduğum, beni okuyan, yorum yapan, yazılarımı kütüphanesine alan tüm İzedebiyat dostlarına teşekkürler!


yazardan son gelenler

bu yazının yer aldığı
kütüphaneler


yazarın kütüphaneleri



 

 

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Funda BİLGİLİ, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.