Bal renkli saçlý kýz



Yaz gelmiþti iþ yerinde herkes tatil planlarý yapýyor nereye gideceklerini birbirlerine anlatýyordu. ‘ Ailemin yazlýðýna gideceðim her zaman ki gibi ‘ dedi bal renkli saçlý kýz. Tekrarlarý yaþamanýn verdiði býkkýnlýkla…
Deðiþiklik istiyordu. Arkadaþlarýnýn her yýl farklý mekânlara giderek yaþadýklarý heyecanlarý tatmak istiyordu. Ama yapamazdý, ailesinin sakin bir yerde aldýðý yazlýk vardý. Oraya gitmek zorunda idi. Ve orda heyecan yoktu.
Ve konuþulan gün geldi, isteksizce valizler hazýrlanýp otobüse binildi. Geride el sallayýp ‘iyi yolculuklar ‘ diyen biri olmadan. Uzun sýkýcý, yalnýz geçirilen bir yolculuktan sonra eve varýþ. Ailenin sýcak karþýlayýþý yanýnda isteksizliðini içine gömüp monoton günlere ayak uyduruþ… Garip bir suçluluk duygusu ile.
Monoton ve kýsýr döngü günler yaþanmaya baþlayalý on gün olmuþtu ki bal renkli saçlý kýz hastalandý. Sürekli kusmalar, bulantýlar, ani baygýnlýklar, titremeler ve kilo kaybý.
Dört beþ gün sonra yataktan hiç çýkamaz oldu. Yirmi günlük bir yatýþ ve hiç düzelme yok. Oradaki doktorlar mideni üþütmüþün yediðin bir þey dokunmuþ olabilir dediler. Sonunda ailecek karar verildi. Çalýþtýðý büyük þehre dönmeli ve uzman bir doktora muayene olmalýydý.
Uzun ve zor bir yolculuktan sonra evine döndü.
Bal renkli saçlý kýz korkuyordu bu ani hastalýktan kimseye belli etmese de. Ama adýnýn konmasý gerekiyordu. Son bir umut ve çýrpýnýþla süslendi, makyajýný yaptý ve hastaneye gitti. Sýra kendine geldiðinde kýnalý keklik gibi sekerek içeri girdi. Moralli ve canlý gözükmeye çalýþýyordu… Uzun boylu, esmer, parlak gözlü yakýþýklý sayýlýr bir doktor vardý içeride. ‘Þikâyetiniz nedir ?’ ile baþlayan muayene faslý bittikten sonra uzun bir tahlil süreci baþladý. Birkaç gün süren… Nihayet sonuçlar elindeydi ama incelemeye korkuyordu her ne kadar anlamasa da. En iyisi doktor söylesin ama ne kadar daha yaþayacaðýmý deðil düþünceleriyle içeri girdi. Ürkek bir tavýrla sonuçlarý uzattý. Ayný anda da kulaklarýnda çýnlamalar baþladý. Sanki doktorun söyleyeceklerini duymak istemezcesine... Doktor inceledi, inceledi. Gözlerini kaldýrdý ve renkli saçlý kýza bakýp’ sizinle uzun bir arkadaþlýk yapmamýz gerekecek, randevularýnýzý ihmal etmezseniz’ dedi. Çýnlamalar daha çok artarak ve sesinin nerden geldiðini anlayamadan sordu ‘ neyim var doktor bey?’ ‘ Guatr, trioidleriniz çok çalýþýp hormonlarýnýzý bozmuþ, tedavi edeceðiz. Ama arkadaþlýða ve randevulara saðdýk kalýrsan aksi takdirde ameliyat ederiz.’ Dedi esmer yakýþýklý sayýlýr doktor bey.
Bal renkli saçlý kýz gülmeye baþladý. Kahkahalarla. Güldü, güldü. Sonunda nefesini toplamaya çalýþarak’ þey, ben þey sanmýþtým. Kötü en kötüsü!’ aðzý kulaklarýnda þakýyarak ‘ hiç kaçýrmayacaðým ’ dedi. Ve hiç kaçýrmadý, süslendi, makyajýný yaptý doktoru ziyaret etti büyük bir neþeyle. Doktorda bu ziyaretlerden memnun kaldý ve artýk sen yorulma ben sana geleyim dedi. Farklý bir arkadaþlýk, hayat arkadaþlýðý böylece baþlamýþ oldu.
Kim bilebilirdi ki isteksizce çýkýlan bir tatilin mutsuzluðu böyle mutlu bir son bulacak. Bazen heyecanlar hiç umulmadýk yerde karþýmýza farklý yüzüyle çýkacak…
.