Yalnızca sevgiyi öğret, çünkü sen osun. -Anonim |
|
||||||||||
|
alışık değilim kollarını böyle görmeye hep beni saran sıcak yanları olmalı hep bana batan birkaç dikeni ______________________sorunu ay ile öpüşememesi ______________________mutluluğu bir su damlasına bakirliğini vermesi gölgesi kenar mahalle kızları bir paket süt bahanesi evden kaçışı ve minibüs dolusu delikanlıyı karanlık çökmeden görebilme gündelikçilikle zengin koca bulma telaşı olmalı bana dokunan bir tarafı olmalı bu sokakların fabrika önlerinde yağlı yüzler kirli tırnaklarıyla içi boş ekmeğe koşmalı bir çift çapaklı göz asgari bakmalı bana asgari ücret ezikliğinde imrenmeli özenti giyiminde tıraşsız göbeği sırıtmalı iri göğüslerine sığınmalı belki belki kopmalı badi askısı / sünger destek yere düşmeli şekilsiz kalçalarından bıkarcasına şekil değiştirmeli daracık pantolonu fermuarı zorlayan baskıya bir iki düğme dikmeli olmalı bu sokakların bana öğrettiği bir şey olmalı belki de otobüs duraklarına gitmeliyim metrelerce kuyrukta ağır parfüme bulaşan ter kokularını solumalıyım.. ellerindeki lüks telefonlarla oynaşan gösterişin günlük akbil derdini tatmalıyım! belki de belki de harabe gecekonduların yüz metre aşağısında beklemeliyim kenar mahalle kızlarının lüks araçlardan inişini dört düğmesi açık gömleği iliklemesini sigara paketini çöpe atmasını ve belki de kancası açılmış sutyeninin çantasından sarkan bağını görmeliyim olmalı bu sokakların yüzüme çarptığı bir şey olmalı.. dört bin kez geçmeliyim buradan dört bin yüz görmeliyim dört bin yüzde dört bin hayat dört bin aldanışa dört bin kez küfür etmeliyim dört bin kez ağlamalıyım belki de olmalı bu sokakların bana öğrettiği bir şey olmalı acı hikayeler dinlemeliyim / gülmek için kendime belki hayat kadınlarına sürtünmeli özenti viranesi bedenlerini seyretmeliyim uzaktan köşede bekleyen borçlusuna fiyatını sormalıyım bir hayatın bacak arasına nasıl sığdığını öğrenip sonra da mendil satan çocuklarıyla konuşmalıyım yakından bir dilim ekmeğin kaç yalancı gülüşte kazanıldığını bilmeliyim kendi gülüşümü de satmayı öğrenmeliyim yüzüme anlamsızca bakan minik bir çift göze derinliğine ilişmeden geçip gitmeliyim sabun kokan caddeler boyu bir bilinmeze olmalı bu sokaklarda bana ait bir şey olmalı! uzun burunlu demir ökçeli ayakkabıların kulağımı çınlatan seslerine aldırmadan top sakallı ve küpeli delikanlılığın damarına basmadan tüp arabalarının çıngıraklarına karışıp hormonlu meyvelerle dolu, üç tekerli satıcının esrarlı torbasına göz atmadan gureba kılıklı halimi taşımalıyım bir başka sokağa!! onüçlük genç kızın bakkaldan kovulma anına yedi yaşında çocukların yerden sakız toplamasına yirmilik delikanlıların izmarit alışkanlığına otuzlu yaşlarda bir kadının telaşla başka bir eve girişine şahit olmalıyım!! olmalı bu sokakların bana anlattığı bir şey olmalı olmalı arabam olmalı evim olmalı işim olmalı hiçbiri yoksa da önce kendim olmalı! bu sokakların bana öğrettiği bu olmalı! Levent Saral
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Levent Saral, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |