..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
"Anka kuşu gibi yalnızlığı adet edin! Öyle hareket et ki, adın daima dillerde dolaşsın ama seni görmek olanaksız olsun." -Fuzuli, Leyla ile Mecnun
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Deneme > Yaşam > yeşim kale




6 Şubat 2007
Bilgeliği Kullanmak, Bilge Olmak ve Bilgeliğini Sunmak  
“Başkalarından daha uzağı görüyorsam, devlerin omuzlarında ayağa kalktığım içindir.”

yeşim kale


İnsanların sırlarını değil, bigeliğini araştıracaksınız. Dedikodularını yapmayacaksınız, yaptıkları iyilikleri anlatacaksınız. Eğer yanlış bilgilerle çıkmaz bir yola girmişlerse, kınamak yerine, yapıcı eleştirilerinizle onları, yanlışlarından döndüreceksiniz.


:BIAG:
BİLGELİĞİ KULLANMAK, BİLGE OLMAK VE BİLGELİĞİNİ SUNMAK

“Başkalarından daha uzağı görüyorsam, devlerin omuzlarında ayağa kalktığım içindir.”
Sir Isaac Newton


Tarih ve hayat, rehberlerle, bilge insanlarla doludur.
Hepsi bilgilere ulaşmak ve insanlara örnek olmak için çalıştılar…
Hayatlarını bu uğurda ve doğrultuda yaşadılar...
Herkes sıcak yatağında uyurken onlar fikir üretmek için uyumadılar…
Ve bizler, teknoloji çağı insanları çok şanslıyız…İlimin her türüne internet ortamında sahip olabiliyoruz. Sanal okullardan mezun olabiliyoruz.
Bizim elimizde, bizden öncekilerden daha fazla imkân var.
Neden bazı insanların dikkatini çeken olaylar, diğerlerinin gözünden kaçar?
Bilge insanların cisim ve olayları algılayış şekli farklıdır.
Newton, yıllarca yerçekimini araştırdı, çabaladı, bir gün rivayete göre, ağacın altında uyurken kafasına elma düştü ve o bunu değerlendirdi.
O zamana kadar herkesin kafasına ağaçtan bir şeyler düşüyordu ama kimse bunun anlamını merak etmemişti.
Kafasına taş düşse bile hayal edemezdi o güne kadar düşünmeden, merak etmeden yaşayanlar…
Ama Newton, ilgi duyuyordu. O beynini ve yüreğini, dünyada olan bitenin anlamına yoğunlaştırmıştı.
Her birimiz Newton ve onun gibi yeteneklerle, bilge insanlarla aynı potansiyele sahip olarak yaratıldık.
İlimleri öğrenmek nasip meselesi ancak bir ilgi ve merak meselesidir de…
Merak, ilmin ve bilginin kapılarını size açan bir adımdır. Merak edeceksiniz, kıvranacaksınız hatta meraktan çatlayacaksınız…
Uykularınız kaçacak, araştıracaksınız, öğreneceksiniz, yutacaksınız, sindireceksiniz.
Sonra, kalemi ya da klavye tuşlarını kullanarak yazacaksınız, anlatacaksınız ki, bundan başkaları da faydalansın. Başka bir meraklı bunu kullanarak bir basamak daha ileriye gitsin.
İnsanların sırlarını değil, bigeliğini araştıracaksınız.
Dedikodularını yapmayacaksınız, yaptıkları iyilikleri anlatacaksınız.
Eğer yanlış bilgilerle çıkmaz bir yola girmişlerse, kınamak yerine, yapıcı eleştirilerinizle onları, yanlışlarından döndüreceksiniz.
Bizden öncekiler, kendilerinden öncekilerin bilgeliklerinden yararlandı, onlar da daha öncekilerden…
Bazıları ateşi buldu, sonrakiler ocak inşa etti, sonrakiler ocaktan taş fırın, sonrakiler metal fırın, daha sonrakiler ise şu anki mikrodalga teknolojiyi buldular. Her biri, kendinden öncekinin omuzlarında yükselerek daha ilerisini gördü.
Bilgeliği kullandılar, bilgeliği yaşadılar ve bilgeliği sundular. Kendilerinden sonraki nesillere araştırmaları için doneler bıraktılar.
Uyumadan çalışan, azimle merak eden ve bilge olup, ilminden faydalandıran insanlar olmak dileğiyle…
Sevgiyle yaşayın.



Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın yaşam kümesinde bulunan diğer yazıları...
Yaşayan Bir Ölü Olmak
Kelimeler Ruh Taşır

Yazarın deneme ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Bugünü Başarmak, Geleceği Yönetmek

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Mercan Tesbih [Şiir]
Ey Dost! [Şiir]
Yürek Acıyor [Şiir]
Aşkı Buldun Sanmıştın! [Şiir]
İstanbul Kadar Nemli... [Şiir]
Hüzünlü Akşamlar [Şiir]
Hadi Gel... [Şiir]
Yürek Seferi [İnceleme]


yeşim kale kimdir?

Mesleğim diş hekimliği, ama ömür boyu yazmak istiyorum.

Etkilendiği Yazarlar:
Yavuz Bahadıroğlu, Can Dündar, Ümit Yaşar Oğuzcan


yazardan son gelenler

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © yeşim kale, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.