..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
Bir deliyle baþederken, yapýlacak en mantýklý þey normal rolü yapmak. -Herman Hesse
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Deneme > Yerler > Erdal GEÇER




15 Mart 2008
Hitit Dað Yolu/gezbel Geçidi  
Erdal GEÇER
Erdal GEÇER /Hitit dað yolu (gezbel geçidi) arkeolojik inceleme


:DIFH:
GEZBEL GEÇÝDÝ’NDEN(Saphhupidda dað yolu) TARÝHE KISA BÝR YOLCULUK




Doðduðum ve çocukluk yýllarýmýn geçtiði Çadýryeri –Gezbel köyü (Kayseri/ Develi) ile komþu Hanyeri küyü (Adana/Tufanbeyli)’ nü birbirine baðlayan Gezbel geçidi ’nin hafýzamda býraktýðý en belirgin iz henüz asfalt olmayan þose yoldan geçen yük kamyonlarýnýn çýkardýðý ilginç motor gürültüsü ve gece etrafa yaydýklarý güçlü far ýþýklarýnýn hareketli bir projektörü andýran aydýnlýðý olsagerek . Tabi ki henüz alacakaranlýk bile sökmeden kalkýp evlerimize kýþlýk odun toplamak için gittiðimiz öte yüz’ de, birden bire uzaklardaki düz ovadan (tufanbeyli) parlayarak kýzýllaþan gün doðumu... Sanýrým nemrut daðýndakine eþdeðer bir gün doðumu manzarasýydý bu. Az önce eþeklerimizle beraber tek sýra olmuþ halde týrmanýp doruða ulaþtýðýmýz kamberin patika yolu (yöresel dille karýka kember) geride kalýrken,Hanyerili çocuklara yakalanma korkumuzda geçici olarak sona ermiþ olurdu. Lakin bu seferde odunlarý topladýðýmýz bölgenin köylülerine (pekmezli,þanþa,ortaköy) yakalanma korkusu baþlýyordu.Bir an önce iþimizi bitirip dönme telaþýyla birlikte yeniden kamberin patika yolunun yüklü eþeklerimize geçiþ vermemekte direnen inadýný kýrma mücadelesi ve Hanyeri’li anýk teyzenin oðullarýna yakalanma korkusu yol boyu eþlik edecekti bizlere..

Henüz ilkokul çaðlarýndaydýk.Karþý tepede Yörüklerce kullanýlan hýrsýzoluk yaylasý’ ndan baþlayarak yamaç boyunca yükselip dað doruðunu aþan eski kervan yolunun (karýka devan-deve yolu) çaðlar öncesinden beri kullanýlmakta olduðunu duymuþtuk.her iki boz tepenin ortasýnda kalan Hanyeri köyünün hemen yanýndaki yazýlý kaya (gezbeli kaya anýtlarý) hakýnda da kulaktan dolma bilgilerimiz vardý.Zaman zaman babamdan duyduðum define hikayelerinde bu yörenin çok eski tarihlerde iç anadolu’yu çukurova’ya baðlayan tarihi bir geçiç olduðu ve bu nedenle muhtelif mýntýkalarda gizli defineler olabileceði fikri o yýllarda bile ilgimizi çekiyordu.

GEZBELÝ KAYA KABARTMALARI(HANYERÝ KÖYÜ/TUFANBEYLÝ ADANA)

1939 yýlýnda Adana Müzesi Müdürü Ali Rýza Yalkýn tarafýndan tesbit edilen ve Hitit Kralý ile dað/fýrtýna tanrýsýnýn tasvir edildiði bu kabartmada fýrtýna/dað tanrýsý omuzunda yayý, sol eliyle de oðlunu (kralý) tutar durumda tasvir edilmiþtir. Kabartmanýn yüksekliði 2.10 metredir.




Anýtlarýn bulunduðu söz konusu bölgenin Özellikle Hititler zamanýnda stratejik önemi bulunan “Hitit Dað Yolu “olduðu günümüz arkeologlarýnca da tesbit edilmiþtir.. Bu yol Gülek Boðazý’ný saf dýþý býrakarak Kayseri - Kanes – Develi - Frakdin - Ýmamkulu - Taþçý - Gezbeli Geçidi/Sahhupidda Daðý - Hanyeri ve Þar’a kadar gelip buradan da olasýlýkla ikiye ayrýlýyordu. Biri Göksun-Kahramanmaraþ yönüne giderken, diðeri güneye saparak Tufanbeyli-Saimbeyli-Feke-Hemite-Toprakkale-Bahçe ve Islahiye üzerinden Kuzey Suriye’ye ulaþýyordu

Bu tarihi güzergah üzerinde bulunan ve çoðunlukla büyük krallarýn betimlemeleriyle donanmýþ kaya kabartmalarý, Hitit Ýmparatorluk Çaðý’nda, ülkenin doðal yol geçitleri ve su kenarlarýndaki sarp kayalarýn yapay olarak düzeltilmiþ yüzeylerinde, rölyef çalýþýlarak iþlenmiþlerdi. Hitit krallarýnýn toprak ve kültür bakýmýndan zengin güney ülkelerine ulaþmak için askeri yolculuklarýnda kullandýklarý yollardan biride benzer anýtlarýn yoðun olrak bulunduðu, Frakdin, Taþçý, Ýmamkulu/Þimþekkayasý, Hanyeri/Gezbel, Hemite, Sirkeli/Ceyhan kaya kabartmalarýnýn bulunduðu bu güzergah olmalýydý.

Arkeologlarca söz konusu hiyeroglif yazýtlý kaya anýtlarýnýn yayýlýþ alanýnýn, Luvice konuþan veya anlayan insanlarýn yaþadýklarý coðrafi mekan olduðu kabul edilmektedir. Bu da kuzeybatýdan güneydoðuya, Fraktin, Taþçý,Gezbeli- Hanyeri, Hemite, Sirkeli civarýný kapsamaktadýr.

Adý geçen kabartmalarýn özündeki amaç,tanrýlarýn kutsanmasý ve Büyük Kralýn tanrýlara minnettarlýðýnýn görsel olarak dile getirilmesidir.Ayrýca, bu anýtlarý merkezi Hitit Krallýðýnýn egemenlik ve gücünü simgeleyen, birer propaganda anýtlarý olarak ta kabul etmek gerekir.Develi ile Hanyeri arasýndaki kaya kabartmalarýnýn hepsinin Hitit kralý III.Hattusili ve eþi Puduhepa’nýn zamamanýnda yapýldýðý kabul edilmektedir.

Fraktin (Gümüþören) kaya anýtý ilk kez 1880 yýlýnda arkeolog Sayce tarafýndan bulunmuþtur.Yine bölgede incelemeler yapan yabancý bilim adamlarýndan Ramsay ile Hogarth’ýn 1893’deki raporlarýndan sonra da Hitit kültürünü inceleyen uzmanlar için bu bölge ilgi odaðý olmuþtur. Sert bir kaya yüzeyine bir friz gibi iþlenen anýtýn uzunluðu 3.25m., yüksekliði ise,1.30m.’dir. Burada ana konu,bir tanrý ve tanrýçanýn önünde libasyon yapan kral ve kraliçe, yani III.Hattusili (M.Ö.1275-1250) ve Kraliçe Puduhepa’dýr. Anýtta iþlenen konu dinsel ve kralsal olup, hükümdar çift tanrýlarýný kutsamaktadýrlar.

Dikkati çeken nokta ise, kaya anýtýnýn sað tarafýnýn taslak görünümde olmasý, figürlerde detaylarýn iþlenmemiþ olmasýdýr.Kraliçe betiminin arkasýndaki yazýt, Kraliçe Puduhepa’nýn kökenini verir. Bu iþaretler Güterbock tarafýndan “Kazuwanna memleketinin kýzý, tanrý tarafýndan sevilen” þeklinde okunmuþtur. Buradaki memleket adý Puduhepa’nýn doðduðu Kizzuwatna’yý ifade eder.Kraliçenin libasyon yaptýðý, karþýsýndaki oturan figür tanrýça Hepat’týr. Tanrý ve kralýn kýyafetleri birbirine benzer. Tanrý, kýsa giysili, ucu sivri konik külahlý, sivri uçlu ayakkabýlarý ile tipik bir Hitit tanrýsý ikonografisini yansýtýr. Sol elinde bir üçgen=saðlýk/iyilik iþareti, sað elinde omuzladýðý ucu kývrýk lituus ile gösterilmiþtir. Bu tür tanrýlar genelde Fýrtýna/Hava Tanrýsý olarak algýlanýr.. Tanrý ile kralýn önünde bir sunak yer alýr ki, bu özgün Hitit sunaklarýnýn bir örneðidir ve bütün M.Ö.2.bin yýl boyunca kullanýlmýþtýr. Sol taraftaki sahnede tanrýnýn karþýsýndaki kral betiminde de tek boynuzlu, sivri uçlu konik külah dikkat çeker.

Burada adý belirgin olan III.Hattusili ’nin bir tanrý gibi gösterilmiþ olmasý, bu kabartmanýn kralýn ölümünden sonra yapýlmýþ olduðunu akla getirir ve Hitit kaya anýtlarý arasýnda, bu tek örnekte, kraliçe bütün görsel ve yazýnsal nitelikleriyle Büyük Kralý, yani ölmüþ tanrý katýna ulaþmýþ III.Hattusili’ yi aþmakta, Hatti Ülkesi’ndeki egemen ve güçlü pozisyonunu halkýna vurgulamaktadýr. Anýt, Puduhepa’nýn saðlýðýnda oðlu Büyük Kral IV.Tudhaliya ile bir arada krallýðý yönettiði yýllarda yapýlmýþ olmalýdýr. Bir baþka görüþe göre de anýt Kraliçe’nin ölüm anýtýdýr.

Taþçý kaya anýtý (Develi Ýlçesi, Bakýrdaðý Beldesi).Kayseri’nin 60 km. Güneydoðusunda yer alýr. 1906 yýlýndada arkeolog Rott tarafýndan bulunmuþtur. Yine, bu kral ailesine aittir. Kalker kaya üzerine, 3m. Uzunluðunda kaya yüzeyi kazýlarak iþlenmiþ rölyeflerin sol tarafýnda Büyük Kral Hattusili’nin kartuþu ve kahraman unvaný yer alýr. Aþýnmýþtýr, bu yüzden de yazýtlar çok iyi okunamamýþtýr. Saða doðru yönelik üç figür tasvir edilmiþtir. Öndeki iki figür özelliklerine göre, kraldan çok rahip olmalýdýrlar. Soldan 3.figürün kadýn olduðu baþýndaki saç tuvaletinden açýkça belli olur. Figürlerin boylarý ve giysileri çok aþýndýðý için belli deðildir. Bu üç figürün kral ailesine ait kiþileri gösterdiði solda Büyük Kral Hattusili’nin adýnýn varlýðýna dayanýr.Solda “Büyük Kral Hattusili Büyük Kral Kahraman” iþaretleri belirgindir.

Arkeologlara göre taþçý kaya kabartmalarýnda III.Hattusili devrine ait üç kiþiden oluþan yüksek bir memurlar grubunun bir merasim sýrasýnda yürüyüþü betimlenmiþtir. Memurlarýn isimleri hiyerogliflerle yazýlmýþtýr; birinci þahsýn ismi tamamen siliktir, ikincisi okunamayacak kadar kýrýktýr ve üçüncü þahýs ise, Lupaki’nin kýzý Manazzi’ye aittir. Figürü olmayan bir dördüncü þahsýn da, sadece hiyeroglifleri vardýr ve yine Hattusili’nin memurlarýndan Zida’ya aittir. Arkeologlar buradaki 3.figürün ”rahibin kýzý” tanýmlamasýndan yola çýkarak Kraliçe Puduhepa’ya ait olduðunu öne sürmektedirler.


Feminizmin öncüsü bir Anadolu kadýný


Tufanbeyli (Arapça Maðara)’ nin antik çaðlara uzanan bir geçmiþi olduðu arkeologlarca tesbit edilmiþ durumdadýr. Uzantýsý durumundaki Þar’ýn ; hem dinsel törenlerin yapýldýðý “Komana”, hem de antik devletlerden “Kizzuvatna”nýn baþkenti olduðu hemen hemen belgelenmiþ bulunmaktadýr. Güneyde Akdeniz’e kuzeyde Sivas’a dayan bu küçük devlet güçsüzleþince Hititlere federe olmuþtur. Bu geliþme ile Orta Anadolu devleti olan Hititler, güneye açýlmýþ. Çukurova da Sis’i (Kozan) kurmuþtur.

Amanos’larý aþýp Mýsýrlýlarla savaþan hititlerin Yolculuklarý Gezbel’den geçip þimdiki Maðara’nýn güneyini izleyerek, o zamanki adý “Bodimon” olan Saimbeyli’den Çukurova’ya kadar ulaþabiliyordu. Uðradýklarý her yere yapýt býrakan bu uygar devlet, federelerindeki anlaþmazlýklar yüzünden yaþayamayýp yýkýlmýþtýr. Arkeologlar Gezbel’deki kaya rölyefinin Hititlilerce Mýsýr(Kadeþ) savaþý yolculuðunda yapýldýðý konusunda görüþ birliðindeler..

Tarihte feminizmin öncülüðünün 3300 yýl önce Anadolu’da yaþayan Hitit Kraliçesi Puduhepa tarafýndan yapýldýðý öne sürülmektedir.
Kraliçe Puduhepa’nýn kadýn haklarýný zorlayarak, askerlik dýþýnda günlük hayatýn her alanýnda söz sahibi olduðu, Eþiyle birlikte veya baðýmsýz olarak törenlere katýldýðý, tapýnaklara gittiði, ülkelerin krallarýyla mektuplaþtýðý belgelerde mevcuttur..
Münih Üniversitesi Asuroloji ve Hititoloji Bölüm Baþkaný Prof. Dr. Ahmet Ünal’ýn Ankara Üniversitesi 100. Yýl Salonu’nda, basýn mensuplarý için “feminizmin öncülerinden Hitit Kraliçesi Puduhepa” Baþlýðýyla verdiði konferansta Pentibþarri adlý bir papazýn kýzý olan Kraliçe Puduhepa’nýn, anaerkil bir yapýya sahip Hurri kökenli Anadolu halkýna mensup olduðu ifade edilmektedir.Prof. Dr. Ünal, Puduhepa’nýn M.Ö. 1260 yýlýnda Hitit Kralý 3. Hattuþili ile evlenerek Hitit sarayýna gelin olduðunu belirtilmiþtir. Kayseri’nin güneydoðusundaki kaya resimlerinde Puduhepa’nýn görüntüsüne yer verildiðini anlatan Prof. Dr. Ünal, ayrýca Hititlere ait mühür baskýlarýnda Puduhepa’nýn görüntülerine rastlandýðýný ayný konferansta dile getirilmiþtir.

3 bin 300 yýl önce yaþayan Puduhepa’nýn bir kadýn yöneticinin yýllarca hüküm sürdüðü ve anaerkil bir kültüre sahip Lavazantia (Tufanbeyli-þar) kentinde doðup büyüdüðünü ifade eden Prof. Dr. Ünal, 3. Hattuþili’nin Mýsýr’la yaptýðý anlaþma metninde, 3. Hattuþili’nin mührünün yanýnda Kraliçe Puduhepa’nýn mührüne de yer verildiðini vurgulanmýþtýr. Prof. Dr. Ünal, Puduhepa’nýn askerlik dýþýnda günlük hayattaki her konuda faaliyette bulunduðunu belirterek “Puduhepa’nýn baþlattýðý bu uygulamalar, bugün bizim açýmýzdan feminist bir hareket gibi geliyor. Kendisi bunu yaparken feminist bir hareket baþlattýðýnýn belki de farkýnda deðildi. Ancak onun uygulamalarýnýn ne derecede halka yansýdýðýný bilmiyoruz.” Diyerek te bu görüþünü sürdürmiþtür.
Puduhepa’nýn baþka araþtýrmalara da konu olduðunu ileri süren Prof. Dr. Ünal, Alman tarihçi Cornelius’un da Puduhepa’nýn, “Hititlerdeki babaerkil toplumun aþýrý baskýcý sistemine ve erkek tahakkümüne karþý isyan bayrýðý açtýðýný, onun bayraðýný devralan Amazonlarýn da Helenlere karþý savaþ ilan ettiðini”belirtmiþtir..

GEZBELÝ GEÇÝDÝNDE (KÝZZUWATNA-KUMMANNÝ) BÝR SKANDAL


Kummanni(ÞAR) Kenti Hitit Ýmparatorluk Çaðýnda ilginç bir skandalýn geçtiði yer olarak da anýlmaktadýr. Olayýn geçtiði yer kesinlikle burasýdýr. Ýstarziti adlý sanýðýn mahkemedeki savunmasý ile ilgili açýklamalardan sýcak öðlen güneþi altýnda Göðün Güneþ Tanrýsýna kurban sunmak için gittiði ve kendisine tuzak kurulduðunu iddia ettiði Sahhupidda Daðý, mutlaka Gezbeli Geçidi ile ayný olmalýydý. Bu dað adý maalesef baþka metinlerde geçmemektedir. Burada niteliðini yakýndan anlayamadýðýmýz bir dolandýrýcýlýkla suçlanan ve uzun uzun savunmasýný yapan Ýstarziti isimli Hurrili bir düzenbazýn mahkeme heyeti huzunda yaptýðý savunmasý söz konusudur. Gerçek suçunu doðal olarak bir türlü itiraf etmemesine raðmen bu haydutun, saray veya tapýnaklarýn mallarýný çalmýþ olmasý mümkündür.

“Þu kara topraklar üzerinde kamýþlar gibi eðrildim! .... Yaþarken dahi kardeþlerimin nazarýnda ölmüþ bir insaným ben!” gibi çeþitli mecazlar kullarak insanlarda kendisine iliþkin acýma duygularý yaratmak istemektedir ve Hititçe’de benzeri olmayan o retorik gücüyle bunu belki de baþarmýþtýr: “Ben hep o tanrýnýn (gerçek) bir hizmetçisi deðil miydim? ... Bir zamanlar bir hastalýða yakalanmýþtým ve tanrýlara yakarmýþtým: ‘Ey tanrýlarým, beni kimlerin böyle harap ettiðini görmüyor musunuz? (Niye onlar yerine hep) benim üzerime geliyorsunuz? Kralý yenik düþürmek istemediðiniz (için mi?) Eðer gerçek doðruluðu takdir ediyorsanýz, niye o mesele hala gizli tututulmaktadýr? ..... Veliaht Prensin baþýna Kummanni Kentinde kötü bir þey geldiðinde, (Isuwa Kralý) Alisarrumma bana ‘Çok dikkatli ol, seni öldürecekler! Veyahut da Nanizi sana zehir(?) verecek ve seni öldürecek. (Sahhupidda Daðý yolunda = Gezbeli) kraliçe birilerine pusu kurdurup seni (mutlaka) öldürtecek!’ dedi. ... (Gözlerimden) [daðlardaki sular gibi] yaþlar aktý. Bu yaþlarý (toplayýp) Güneþ Tanrýsýna vereceðim ki, onlarý gizlice Güneþ Tanrýsýna kurban olarak akýtsýn. ... Bir gün sulama Kentinde Tanrý Tarupsani’ye tapýnýyordum. Muti adlý biri içeri girdi ve benim þahsýmla ilgili olur olmaz þeyler söylemeye baþladý. Onu yakasýndan tuttum (ve) [saklý bir yere] sürükledim. (Orada) ona yemin ettirdim ve (kendisini) þöyle uyardým: ‘(Bak bilesin), kim bu tanrýnýn huzurunda yalan yanlýþ yemin ederse, onun hayatta kalmasý imkansýzdýr ha!’”


Þüphesiz çocukluðumun geçtiði çadýryeri köyü ile komþu hanyeri’ni birbirine baðlayan bu tarihi geçitte henüz gün ýþýðýna çýkmamýþ insanlýk tarihinin binlerce yýllýk baþka baþka öyküleride vardýr mutlaka.Ama küçücük belleðimde kalan kendi yaþamýmla ilgili o belirgin izlerden bir kaçýyla beraber çeþitli kaynaklardan derleyerek oluþturduðum bu kiþisel incelemeyi paylaþmak istedim.þose yolundaki kamyonlarýn ürkütücü sesi ve ýþýklarý,yaylalardaki göçebelerin bizleri kovalayan köpekleri,odun toplama süresi boyunca yaþadýðýmýz korku ve telaþla beraber ve tabiki gezbel tepesi (Saphhupidda daðý) doruðundan baktýðýmýzda uzaktaki düzlükten birden bire parlayarak yükselen o nemruttakine eþdeðer gün doðumu.

Kýþ geldiðindeyse her yaný karlarla kaplanýr gezbel geçidinin.ta Hititlerden günümüze kadar hep ayný güçlü uðultusuyla fýrtýna tanrýsýnýn sesi hala yankýlanmaya devam eder toroslarýn doruklarýnda.


ERDAL GEÇER
01 ARALIK 2007/GELÝBOLU

KAYNAY:KÝZZUWATNA DERGÝSÝ



Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.


Yazarýn diðer ana kümelerde yazmýþ olduðu yazýlar...
Dün Gece [Þiir]
Þehr-i Ben [Þiir]
Yitik Gemi [Þiir]
Altýn Kadeh [Þiir]
Hayyam'a [Þiir]
Nirvana [Þiir]
Virüs [Þiir]
Beþinci Þiir [Þiir]
Diyalektik [Þiir]
Ýyi Kadýn [Þiir]


Erdal GEÇER kimdir?

Yazmak kendimi yenilemek gibi bir þey. çeki düzen vermek üst baþa. hazirlanmak geleceðe. .


yazardan son gelenler

bu yazýnýn yer aldýðý
kütüphaneler


 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © Erdal GEÇER, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.