..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Bilge kişi her şeye şaşan kişidir. -Andre Gide
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Eleştiri > Politik Olaylar ve Görüşler > Utku KOÇAK




8 Mart 2009
İthal Bir Seçim Turu  
Kısa Seçim Turu

Utku KOÇAK


Bugün içinde bulunduğumuz politik ve toplumsal durumumuz Türkiye’de bizzat yaşayan bir çok insanın düşündüğünün aksine pek de iç açıcı değil. Tabi bunu onlara anlatmak bu gerçeği düzeltmenin tek yolu aslında. Türkiye’de seçimler yaklaşıyor ve yurtdışında Televizyonlar ve gazeteler aracılığıyla bu maratonu takip ederken Türkiye’nin bazı gerçeklerine gülmek, bazılarına ise ağlamak geliyor içimden...


:BDFG:
Bugün içinde bulunduğumuz politik ve toplumsal durumumuz Türkiye’de bizzat yaşayan bir çok insanın düşündüğünün aksine pek de iç açıcı değil. Tabi bunu onlara anlatmak bu gerçeği düzeltmenin tek yolu aslında. Türkiye’de seçimler yaklaşıyor ve yurtdışında Televizyonlar ve gazeteler aracılığıyla bu maratonu takip ederken Türkiye’nin bazı gerçeklerine gülmek, bazılarına ise ağlamak geliyor içimden.

Özellikle İstanbul’daki Kadir Topbaş ve Kemal Kılıçdaroğlu çekişmesini izlerken bazı noktalar beni zorlamaktan öteye gidiyor, beni çıldırtıyor. Kadir Topbaş seçmenin nabzını yoklarken, televizyonlara göğsünü gere gere pozlar veriyor. Bir yandan ise Kılıçdaroğlu’na cevap vermeye çalışırken İstanbul’un belediye başkanının neden böyle birisi olduğunu düşünmemize yol açıyor. Sayın Topbaş ‘mükemmel’ projesi metrobüsleriyle gurur duyuyor. Politikacıların atasözü hatırlamakta zorlandıklarını bilsem de iki tanesini Sayın Topbaş’a armağan etmek istiyorum. Sayın Topbaş, ‘herkes gidiyor Mersin’e biz gidiyoruz Tersine’, ‘Ayranımız yok içmeye, metrobüsle gidiyoruz…’ Neyse, son kısma gerek yok...

Televizyonlara bakarken, ve istisnalar haricinde çoğu politikacımızı dinlerken artık şaşırmıyor fakat kendimi sinirlenmekten de alı koyamıyorum. İnternette okuduğum yorumlar ve belediye başkanı adaylarımıza yapıılan yorumlarla da gerçekten çok şaşırıyorum. Örnek olarak, bir kaç gün önce Sayın Kılıçdaroğlu’na bir vatandaşımızın yaptığı yorum beni gerçekten çok duygulandırdı. Çok dokunaklı bu yorumundan çıkardığım derslerle politika hayatımı başlamadan bitirdim. Seçmenimiz, Kılıçdaroğluna ‘Dosya açmayı bırak, projelerini anlat!’ diye bağırıyordu. Gerçekten benim duygularımı Sayın Kılıçdaroğlu da paylaşmış olmalı. Böyle bir seçmen zihniyetini ancak üçüncü dünya ülkelerinde bulabiliriz heralde. Yolsuzluk dosyalarına halkımız çok alıştığı için heralde seçmenimiz ‘Ha, bir yolsuz az, ha bir yolsuz fazla’ mantığıyla yola çıkmış olduğunu görebiliyoruz. İnternetteki saygıdeğer yorumcularımız da seçmenimize destek oluyor, bununla da kalmayıp gerçekten kesinlikle yapmaması gereken birşeyi yapmış olduğundan gerçekten utanç duyan Sayın Kılıçdaroğlu ile ‘Ha, ha evet! Dosya bırak! Ha, ha, ha!’ diyerek dalga geçiyorlardı. Ben bu seçmeni bu entellektüel bakış açısından dolayı kutlamak istiyor, bu yorum üstüne Kılıçdaroğlu’nu siyasetten çekilip bu adaylığını ve koltuğunu bu seçmenimize devretmesini arz ediyorum.

Metrobüslerimizden çok mutluyuz. Tabi ki mutluyuz. Fakat ben İstanbul’un hatta İETT’nin son vermiş olduğu mutlu haberle sevincimizi daha da arttıran Metrobüslerin anadoluya ulaştığı haberiyle gerçekten daha da ‘berhudar’ oldum. Ulaşım sorunumuza derinden bir çözüm getirilmiştir. Tabi kendimizi kandırmayı bırakırsak iyi olacak. Metrobüs İstanbul ve Türkiye için uzun dönemli bir çözüm olmamakla birlikte israftan başka birşey değildir. Bu rahmetli Trugut Özal’ın ülkemizi asfaltlaştıran petrol ekonomisinin bir yeni israf projesidir. Türkiye’nin raylı sistemlere ihtiyacı vardır ve Türkiye’nin yapmış olduğu petrol ithalatını azaltması gerekmektedir. Bu Türkiye’nin ithalat oranını azaltmak için gerekelidir. Bu cari açığımızın azalması için gereklidir. Fakat yıllardır gelen bu petrol ekonomisi zihniyeti bizi borç batağından çıkmamamız bazılarının ekmeğine bal sürmemizi değil bal olmamızı sağlamıştır.

Kemal Kılıçdaroğlu’nun projeleri yokmuş seçmenimiz öyle diyordu. Sayın Kılıçdaroğlu 80 kilometrelik yeni metro sistemi projesiyle biraz olsun benim duygularıma tercüman oldu, fakat takdire şayan internet yorumcularımız beni bu projeyi de ‘ülkemizin başka derdi yok mu?’ şeklindeki küçümseyerek yaptıkları yorumlarla da bir hayli güldürdüler. Bir ülkenin yaptığı ithalat fazlası o ülkeyi borca iter ve bu borç o ülkeyi fakirliğe iter. İşte bu nedenle metrobüs kısa dönem bir yatırım olmaktan öteye gidememektedir. Fakat, gözlerimizdeki perdeler ithal, ve cari açık büyüyor, ve artık yerli malı kullanmalı.

Seçim yarışında bir parti kazanacak fakat önemli olan soru pek klasik olan ‘sonunda ülkemiz kazanacak mı?’ sorusu geliyor. Fakat ülkemizde tabiki öncelikle değişmesi gereken temellerimizdeki eksikliklerdir. Ülkemizdeki eğitim eksikliği, okuma oranının düşülüğü ve kültürel eksikliklerimizdir ve bunun yol açtığı kötünün iyisini veya direk olarak kötüyü, iyiye tercih etmemizi oluyor. İşte bu gerçek, hem onları kendimize daha yakın görünüyor, hem de onları savunmamıza sebep oluyor. Metrobüs’le övünen Sayın Topbaş, asfalt yollarımızı seçim nareleriyle perçinleye dursun, metrobüsle çıktığımız tuvalet yolculuğumuzu yüzde yediyüzlük petrol ithalat ihracat farkımızla tuvaletten daha vahim hangi yerlerde bitireceğimizin merakı içerisindeyim.

Utku KOÇAK
08.03.2009
Londra




Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın politik olaylar ve görüşler kümesinde bulunan diğer yazıları...
Politikacının El Kitabı © Bölüm 2 (Çeki Düzenler)
Politikacının El Kitabı © Bölüm 1 (Tüyolar)

Yazarın eleştiri ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Ne Vatanmış!
Rahatsızsınız!
Sayın İzedebiyat Yetkilileri, Hadi Artık

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Orospu [Şiir]
Seller Mucizelerle Doludur [Şiir]
Dizi Hayatım, Hayatım Dizi [Şiir]
Hacıyatmazlar! [Şiir]
Ben O Kaldırımda Yürüyen Çocuk [Şiir]
Elif [Şiir]
İntihar [Şiir]
Bir Yudum Suya Hasret Bir Kulun [Şiir]
Türban Mıdır? [Şiir]
Aptalım [Şiir]


Utku KOÇAK kimdir?

Ben bir garip yollarda dolanırım Bir aşık, Bir kaşık, Ona buna sataşırım, Ne uslama bilirim, Ne de puslanırım, Açık kapım ardında, Bazende dışarda dolanırım.

Etkilendiği Yazarlar:
Sir Alfred Mehran, Aziz Nesin, MEsut Soyadınıunuttuğumyazar


yazardan son gelenler

yazarın kütüphaneleri



 

 

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Utku KOÇAK, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.