"İnsan - işte tüm sır burada. Bu sır üzerinde çalışıyorum, çünkü kendim de insan olmak istiyorum." -Dostoyevski |
|
||||||||||
|
Çelişkili yarınların eşiğinde geleceğimiz. Zaman kayıp gidiyor avuçlarımızdan, Şimdi umut, kavgasız, sessizce, düşüyor toprağa Söndüremüyorum içimdeki devrim ateşini Unutmuyor yüreğim, kızılderedeki o son kavgaayı Benim özlemlerin, sizlere yarınlarda ey halkım, Dermanın siz, çare sizin elleriniz Dünlerin inadı yaşadıklarımız, örseliyor içimdeki bu ateşi.. Ey emekçi yoldaşım. Aramızdaki uzaklığın karanlığında. kayboluyor çare, Ki çaresizliği öğretiyorlar halkıma, çaresiz yaşamayı, Ses verki sesime, Ellerimin son dokunuşu olmasın tezeneye Türküler öksüz kalmasın, yağmur yüreklim dilime... Haydi uzat ellerini, ellerime işçi kardeşim, birlikte aşalın çaresizliğin kör duvarlarını, __ büyüterek dilimizde çareyi, Alanlarda sessizliğin hüznü dökülüyor dudaklarımdan Şimdilerde kavgayı bir başka seviyorum,_ Adı özgürlük olunca sevdamızın, inatla. Ümit sevdasıdır yarınlarımızın. Bulutların sevecenliğinde olsa da gözlerimiz. Yeniden acıtıyor yüreğimi yokluğun. Belkide nedensiz anlamsız,umutlar peşinde değiliz. İnsan teri dökülmeyen yerden hayat yeşermez Sizlere bağlı hayat ormanlarının__ ___Kuytu yerinden yeniden filizlenmesi... Sizlere başkaldırmayı / dik durmayı unutturmak için, Öğrettiler çaresizliği, ki, şimdi çare siz siniz. Ya bükülerek kabulleneceksiziz çaresizliği_ __Ya da, çare siz olduğunuzu başlarınızı dikleştirerek Çağrenin siz olduğunuzu gösterereceksiniz, __sizleri çareszliğe mahkum edenlere.... Ey Emeçi halkım senin sesinin yokluğu,_ __ acı bir hüzün gibi çöküyor üzerime. Sen yoksan alanlarda, Unutulmuş bir direniş şarkısı tadı dökülür dudaklarından Akmaz Kızıldere, susar Nurhak, taksim, Ben gökyüzünde gezen yıldızlar kadar yalnızım. Tam zamanı şimdi; Emekçi ellerinizde, kızıl bir bayrak, sesimizi haykırmalıyız Biz zulmün karşısında çaresiz değiliz / çare bizim ellerimiz Gör nasıl çaresizliğe düşecek / sana çaresizlği kabullendirenler, Ayrılık şarkısı yazan şairler düşlemiyorum gayrı. Sınıf kardeşliğiyle kurduğum hayallerimimle avunmak istemiyorum. Sesini gözlerinin rengi, olsun gözlerin umut çiçeği, Haydi başkaldır dağlarından kır çiçeğim Yanarken üşüyorum, yirmi bir aralıklarda, Kurtuluşunuz kendi elleriniz, ey halk, çare siz simiz... Abdullah Oral
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © abdullah oral, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |