..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
"Anka kuþu gibi yalnýzlýðý adet edin! Öyle hareket et ki, adýn daima dillerde dolaþsýn ama seni görmek olanaksýz olsun." -Fuzuli, Leyla ile Mecnun
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Öykü > Fantastik > hakan alan




3 Haziran 2011
Esrarengiz Sokak 1  
“Yaþamak isteyen sokak”

hakan alan


Fantastiði sevenler için..


:AGDA:

Karanlýkla birlikte sis bastýrdý. Güneþin kayboluþuyla sýcaklýk birden 0 derecenin altýna inmiþti. Esrarengiz Sokak tabelasýnda buz kristalleri oluþtu. Sokaðýn biraz uzaðýndaki caddenin cývýl cývýl hareketliliðine karþýn, bu tarafa geçmeye kimse cesaret edemiyordu. Bu cesaretsizlikleri belki kýyýda köþede bekleyen hýrsýz, ayyaþ olabileceði düþüncesiydi.

Esrarengiz Sokak’ta, yolun iki yanýnda aþaðý uzanan evler barakalarý andýrýyordu. Bakýmsýzlýktan bataklýða dönüþmüþ bahçeler, evlerin pencereleri kýrýk dökük, neredeyse yýkýlma noktasýndaydý.

Sokaðýn baþýnda, adýný gösteren levha vardý. Ok tarafýndaki çivisi düþtüðünden, aþaðýya dönmüþtü, rüzgar nedeniyle sallanýp duruyordu. Birçok rivayet söylenmiþti üstüne ama çoðunda inanýlmayacak þeylerdi. Yaþlý bir kadýn gece yarýsý geçerken evlerden sesler geldiðini söylemiþti, kimse inanmamýþtý. Sokak gibi kýyýda kalmýþ eski evler, biraz ilerideki günümüz evlerinden çok uzaklardaydý sanki.

Elektrik direðindeki kablolar parçalanmýþtý, sokak lambasý yanmýyordu, neredeyse saðlam bir tek kaldýrýmlarý kalmýþtý. Sokaðýn caný olsaydý, heralde üzgün olurdu, "Ah" derdi, "nerede o eski günler, yüzyýllar önceki cývýl cývýllýðý, kalabalýk aileler. Gündüzün hareketli saatleri, gecenin güzel oyunlarý, pýrýl pýrýl evler þimdi ne haldeyim" derdi herhalde. Köþeye itilmiþti sanki, kentin dibinde kalmýþtý.

Sokaðýn biraz ilerisindeki cývýl cývýl caddeden ilerleyen bir kamyonet, ön tarafa üç kiþi sýkýþmýþ, arkada da bir evin yükü vardý. Eþyalar birbiri üstüne düzensizce serpilmiþti.

"Hey çek ayaðýný, ayaðýmý ezdin" dedi ortadaki adam.

"Haa! Pardon" diyerek ayaðýný çekti saðdaki adam.

Þoför: "Yahu geç kalacaðýz baya, þimdi bizim Bursa'yý geçmiþ olmamýz gerekti, oysa daha nerelerdeyiz."

"O halde daha hýzlý git, görmüyor musun yollar bomboþ." dedi ortadaki, iki kiþiye oranla oldukça kýsa olan adam.

"Ýstesem uçarak gideceðim de, yük çok aðýr, hýzlanamýyorum. Motordan da sesler geliyor."

"Ýyi" dedi ortadaki adam, "O zaman dal þuraya da kestirmeden gidelim bari."

"Oranýn kestirme olduðunu nereden biliyorsun ki" dedi þoför.

"Bilmem. Tahmin ettim" dedi ortadaki. "Ahh!" diye baðýrdý tekrar "yahu kaç defa söyleyeceðim çek þu ayaðýný."

"Haa! Pardon" dedi saðdaki adam.

Kamyonet caddeden ayrýlarak saða saptý ve toprak yola girdi. "Yollar amma da bozuk" dedi þoför. Araç sallana sallana ilerliyordu. Bazen taþ parçalarýna çarpýp iyice bir sendeliyordu. Parçalanacak hissi uyandýrýyordu içindekilerde. Motor da zaman ilerledikçe daha çok "imdat" diye baðýrýr gibiydi.

"Ne diye bizi buraya soktun" dedi saðdaki. Ortadaki ses çýkarmadý. Saatine baktý 22.20, "iyice geç kaldýk" dedi ortadaki. "Adam da iyice uyarmýþtý geç kalýrsanýz paranýzý keserim diye."

"Keþke birahaneye gitmeseydik" dedi þoför. Bir müddet sessizlik oldu. Kamyonet uzun yolu bitirince, sokaðýn önünde, sallanan levhanýn biraz gerisinde durdu. "Neden durdun" dedi ortadaki, "Hadisene".

"Yahu biz yanlýþ gidiyoruz. Bu sokaðýn çýktýðý yerin neresi olduðunu bile bilmiyoruz. Ýyice yönümüz þaþtý."

Bu sýrada arabanýn motoru bir "ohh" çekti.

"Hep senin sivri zekan nedeniyle oldu" dedi saðdaki, ortadakine bakarak. "Bir sürü kestirmeye soktun bizi, sonunda kaldýk armut aðacý gibi".

"Tamam tamam" dedi ortadaki, "geri dönelim o halde, hadi caddeye geri dönelim".

"Boþuna geldik" dedi þoför. "Neyse, hadi dönelim bari".

"Sis de iyice bastýrdý" dedi þoför, "Yahu nedir baþýmýza gelen". Kontak anahtarlarýný çevirdi, motordan tirenin giderken çýkardýðý ses gibi bir ses geldi. Þoför tekrar denedi bu sefer daha deðiþik sesler gelmeye baþladý.

"Galiba itmeniz gerekecek" dedi þoför. Saðdaki kapýyý açtý, inince ortadaki de peþinden dýþarýya çýktý.

"Üf" dedi ilk çýkan, "Ne biçim soðuk var".

"Ben de üþüdüm" dedi sonraki, kýsa boylu olaný.

"Ne biçim sis bu be. Hiç böylesi bir sis de görmemiþtim" dedi kýsa olaný.

Aracý itmeye çalýþtýlar. Yavaþ yavaþ araç ilerlemeye baþladý. Þoför, Esrarengiz Sokak’a doðru direksiyonu kýrdý. Araç yavaþ yavaþ hýzlandý, arkadakiler itmeye devam ediyorlardý. Ýyice hýzlanýnca arkadakiler býraktý itmeyi, kamyonet hýzla ilerlemeye baþladý; fakat motor çalýþmýyordu. Sokaðýn eðimiyle birlikte hýzý iyice arttý. Arkadakiler olduklarý yerde durmuþ aval aval kamyonete bakýyorlardý. Þoför frene basýyordu fakat frenler tutmuyordu. Aðýr sis nedeniyle arkadakiler kamyoneti göremiyorlardý artýk.

"Kamyonet nereye gitti" dedi kýsa olaný.

"Bilmem ki" dedi uzunu. "Gidip bakalým mý?"

"Boþversene, kimbilir hangi cehenneme gitmiþtir. Bu sokaðýn sonu yok."

"Eee ne yapacaðýz" dedi uzunu.

"Bilmem ki" dedi ötekisi, saatine baktý, 11'e 20 dakika vardý.

"Bu iþ pek hayýrlý deðil" dedi kýsasý, "en iyisi mi geri yürüyelim, þoför baþýnýn çaresine bakar."

"Ýyi o halde, caddeye kadar epey yol var ama".

"Olsun" dedi kýsasý, "buraya girmektense yürürüm."

Yavaþ yavaþ sokaðýn baþýndan ayrýldýlar. Bir müddet sonra onlar da sisin içinde kaybolmuþtu.

Saat 23.00'de neredeyse göz gözü göremeyecek kadar aðýrlaþtý hava. Tam 23.00'de dört evden de saat çanlarý duyulmaya baþlandý. Hayatýn var olduðunu gösteren belirtilerdi sanki. Evlerin bahçelerinde bulunan bataklýklardan kurbaða sesleri geliyordu. Köpekler uluyor, sesler artýyordu, evlerden baðýrýþlar yükselmeye baþlamýþtý.

Hareketlenmelerle birlikte, baygýn kamyonet þoförü kendine geldi. Kamyonet kaldýrýma çýkmýþ, bir evin bahçesine girmiþ ve yan yatmýþtý. Zar zor kendini doðrulttu. Diðer kapýdan yukarý attý kendini, sonra tekrar eski yerine döndü, "Nerdeyim, bu gürültüler de neyin nesi" diye söylendi, biraz sakinleþti. Evden "onu bana atma" diye birinin baðýrdýðýný duydu. Sonra da bir þey atýldý ve demir sesine benzer ses çýnladý. Þoför olduðu yerde durmakla çýkmak arasýnda tereddüt içinde kaldý. Yakýnýndaki bataklýktan gelen kurbaða sesleri canýný sýkmaya baþlamýþtý.

"Yeter! Daha fazla kalamam" diyerek diðer kapýdan kendini dýþarý attý. Arabanýn arkasýna geçip eþyalarýn arasýnda kendini sakladý.

"Sabaha kadar beklerim" dedi, sesleri dinlemeye koyuldu. Beklemekle zaman bir türlü geçmek bilmiyordu, merak içindeydi, aracýn arka kýsmýný örten tenteyi yýrtarak bir delik açtý. Evi gözetlemeye baþladý. Hiç ýþýk yoktu. Fakat gürültüler devam ediyordu. Duyduðu ses tedirginliðinin artmasýna neden oldu.

"Þu araba da neyin nesi".

Birden ortalýðý sessizlik kapladý. Þoförden soðuk terler boþalýyordu. Bataklýktan kurbaða sesleri gelmiyordu artýk. Birkaç ayak sesi duydu kapý tarafýndan.

Þoför delikten o yöne baktý, sadece bir ýþýk gördü, baþka da bir þey görünmüyordu. Evden piyano sesleri gelmeye baþladý. Þoförün bakmasýyla ýþýk aniden söndü, piyano sesi de kesildi. Hiçbir þey görünmüyordu þimdi. Þoför bir müddet sonra kendinden geçti.

Sabahleyin, birbirleriyle haberleþen kuþlarýn cývýltýlarýyla þoför kendine geldi. Eþyalarýn arasýndan sersemlemiþ þekilde sýyrýldý. Boynunda bir aðrý hissetti. Yan yatmýþ kamyonetten dýþarý çýktý. 9-10 çocuðun sokaðýn baþýnda oynadýklarýný gördü.

Þoför, kapý eþiðinden içeri girdi. Evin her tarafý kýrýk döküktü. Yerler toz içinde, pencereler inmiþ, kapýlar delik deþik, eþyalar kullanýlamaz haldeydi. Merdivenlerden üst kata çýktý, alttaki kattan bir farký yoktu. Saat durmuþtu. Dýþarýda oynayan çocuk sesleri oraya kadar geliyordu. Adam kendi kendine, "onarýlýrsa çok güzel bir ev olur". dedi. Fazla kalmayarak evden çýktý. "Neyse, kamyoneti daha sonra çýkarttýrýrým" diyerek caddeye doðru yürümeye baþladý. Yaþadýklarýna bir anlam verememiþti ancak fazla umursamamýþtý da.

Hava kararmaya baþlayýnca çocuklar sokaðý terketti. Sokak yine eski yalnýzlýðýna býrakýldý. Alacakaranlýðýn ardýndan oluþumlar yavaþ yavaþ baþlýyordu. Dört evin bahçesindeki bataklýklardan tek tük kurbaða sesleri gelmeye baþladý. Evlerin saatleri daha çalýþacak enerjiyi elde edememiþlerdi ama birkaç saat sonra deli gibi ibreler dönmeye baþlayacaktý. Evin tüm tozu gece için eþyalardan sýyrýlacak, eþyalar kendini onaracak, müzik sesleri yükselecek, gece belli bir zaman evde düzen belirecek ve sabaha doðru tekrar eski haline dönecekti.

Saatlerin üst kenarlarýnda daha %10 oluþumunu tamamlamýþ iki göz kapaðý seçilebiliyordu.

Sokak eski gece hayatýný, hareketliliðini arýyordu.




Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.

Yazarýn fantastik kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Yýlbaþý 6
Yýlbaþý 5

Yazarýn öykü ana kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Yýlbaþý 2
Kolye
Yýlbaþý 4

Yazarýn diðer ana kümelerde yazmýþ olduðu yazýlar...
Yaþamýn ve Dünyanýn Sonu [Ýnceleme]


hakan alan kimdir?

Amatör bir yazar. .

Etkilendiði Yazarlar:
John Steinbeck, Stephan King


yazardan son gelenler

 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © hakan alan, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.