Garkad Ağacı
Hâlâ İsrail’in masumluğunu, ya da güçlülüğünü/otoriterliğini savunan Garkad ağaçları… Yazıklar olsun sana ey “Garkad ağacı”
Her nerede oturuyor ve nerede duruyorsan lanet olsun sana “Garkad ağacı”
Hâlâ İsrail’in masumluğunu, ya da güçlülüğünü/otoriterliğini savunan Garkad ağaçları… Yazıklar olsun sana ey “Garkad ağacı”
Her nerede oturuyor ve nerede duruyorsan lanet olsun sana “Garkad ağacı”
AKP (ve özellikle Tayyip Erdoğan) bahis ve tartışma konusu olan sivil anayasa ile ilgili yaptığı propagandada sürekli olarak Türkiye'nin sivilleşmesine vurgu yaptı ve böylece Türkiye'nin halen bir asker vesayetinde yönetildiğini üstü kapalı bir şekilde belirtmiş oldu.
Milli Eğitim Bakanı Sayın Mahmut Özer okullar açılırken her tür tedbirin alındığını, yüz yüze eğitimden dönülmeyeceğini söylüyor, öğretmenlere de cilala parlat babından etkileyici seslenmeler yapıyordu.
Dünyada savaşlar ve fakirlik hiç eksik olmuyor... Bizler, yani gelişmekte olan bir çok ülke ise bu duruma kayıtsız kalsak da fazla bir şey elimizden gelmiyor... Bu gün dünya üzerinde Birleşmiş Milletler Topluluğuna üye olmayan ülkeler yok denecek kadar az. Süper Güçlerin beş daimi üyesi içinde, ne yazık ki
Merhaba. Milletvekilliği Adaylarının Belirlenmesi başlıklı yazımda ülkemizde bu konudaki genel durumu ve gelişmiş demokrasilerdeki durumu değerlendirmeye çalıştım, yorumlarınızı beklerim.
Sanat alanımızda özellikle resim dalında dönen oyunların, artık bu alanda etik davranışların yerini gruplaşmalara ve isim kayırmalara bıraktığını görüyoruz...
Ferah Otay bu yazısında mealen; "Öğrenciler altmış kişilik sınıflarda, siyah önlük, beyaz yakalı, yamalı pantolonla karatahta beyaz tebeşirle eğitim alırlardı, ama "Büyüyünce ne olmak istiyorsun? " sorusuna, doktor, avukar, Savcı, kaymakam, öğretmen, mühendis gibi meslekleri sıralarlardı. Oysa şimdi renk renk marka kıyafetler, yirmi, yirmi beş kişilik sınıflarda akıllı
Sene 1970. Yaşar Kemal ile Âşık Veysel, Beşiktaş’ta yürürken, aşırı bir yağmura yakalanırlar. Sığınacak yer ararken hemen karşısındaki Yaşar Kemal’in kadim dostu Şemsi Yastıman’ın saz dükkânına girerler. Sırılsıklam olmuş iki dostunu karşısında gören Şemsi Yastıman, espriyi patlatır: “Hey Yarabbim! İki insan yaratmışsın, bir tek göz vermişsin. Yaşar Kemal
Bu ülkede kibir ve hükmetme hastalığına tutulan ne kadar kişi varsa kahraman, onların yanlışları üzerinde konuşan ve onlar tarafından ezilip, nefis tatmininde kullanılan kişiler hain sayıldı. Mustafa Kemal Atatürk gibi birine "Put Adam" diyerek bir de kitap çıkaran Necip Fazıl gibiler ise üstat...
Bazen iki insan aptallıklarını tartışırlar. Tartışmayı kazanan ise daha çok aptal olduğunu ispatlar böylece. Türkiye'de tartışmaların geneli böyledir işte. Türkiye'de hep iki taraf vardır. Sağcı ile solcu gibi... Leyla ile Mecnun aşkında olduğu gibidir aslında iki taraftaki ilişki. Ya bir taraf Mecnun'dur, gözleri başka bir şey görmeyen ya
Merhaba. Yap, İşlet , Devret Modeli Hakkında Değerlendirmeler başlıklı yazımı bilgilerinize sunarım ..
Halkı küçümsemekle, halkı güdülecek bir sürü gibi görmekle, herşeyin en iyisini ben bilirim, ben söylerim, ben yaparım mantığıyla bir yere varılamayacağı açıktır. Geçmişte bu ülkede askerler, anayasa ve demokrasiyi hiçe sayarak, çok ciddi ve onarılması olanaksız hatalar yapmışlardır. Bunlar "askeri" değil, "siyasal" hatalardır. Benzer hataların sürekli yinelenmesi ve
Ancak Arap sokaklarındaki aniden yükselen seslerin pekte kendiliğinden yükseldiğine dair hala güçlü bir imaj yok. Yani nasıl olurda bir günden ertesi güne milyonların bilinçlendiğine dair kanaatimizi belirleyip, halkların kendi öz hareketliliği olarak kabul edelim?
Dünyadaki terör örgütleri kimlerin kurşuncusu, ufak bir fikirde benden olsun....
Elinden teraziyi alıp bir kenara fırlattılar. Üzerindeki beyaz entariyi hoyratça çıkarttılar. Yok, yok hayır, buna çıkartmak denmez; vahşice parçaladılar.