Kurguyla gerçek arasındaki ayrım, kurgunun mantıklı olmak zorunda olması. -Tom Clancy |
|
||||||||||
|
Ne’de olsa yıllarını vermişti Hallo.. Tek eksiği vardı Ekmek istendimi ekstradan Muşmula suratta on yedi ben Tepesi atıyordu birden… Yoksa etliler,sütlüler iyi gidiyordu bu ara… Emma; Fazladan ekmek istemek yok… Hem zati Göbek yapıyordu Karbonhidrat ağırlıklı beslenme… Callo acıkmıştı ki sorma? Midesi gurul gurul zil mi çaliydi ne? Zor attı kendini lokantaya.. _Kurban;Bir çorba …. Getirdi komi bir koşu çorbayı Üfffff….Püfür püfür Üzerine biraz limonnn,birazda isot.. Birazda sumaklı doğranmış soğan…. Zaten kase yirmi kaşık, ya vardı ya yoktu… Öyle acele girince içeri Dikkatini çekmişti Hallo’nun.. Bir kaşık,iki kaşık _ohhh ne de hoş olmuş…Ye Oğlum Callo _Can boğazdan gelir…! Ekmek havada gitti.Dört lokma edince… _Kurban ekmek verisen? Komi getirdi ikinciyi Bir kaşık,iki kaşık…. Biraz daha kırmızı isot…. Yine bitti ekmek… -Canı sağola Fırıncılarda, ne kadar küçük yapi :bu mübareği -Kurban ekmek… -Ero; Ha ha…..! Hallo sinirlenmeye başladı -Hırboya bak sen hele ,sankim Kuzu kapama yiyor Dümbük..…! Geldi üçüncü ekmek, emma; Komi biliyor olacakları Daha geçen gün dayanamamış Cıngar çıkarmıştı Hallo… -Ula kurban,yavaş,, isotlanasın hemi Gümrükten çıkarken…Kıtlıktanmı çıktın? -Hoş olmuş kurban; açam aç…..! Bir kaşık,iki kaşık… _Hele kurban bir ekmek daha verisen? -Ero Ha Ha….!! -Kör Şeytana nahlet sabah sabah…. Hallonun yüzü Lağımhane haritası olmuştu çokdan.. Bir bölü bilmem kaç binlik cinsten… Nihayet bitti çorba tam yirmi kaşık… Üzerine bir bardak soğuk su…. -Ohhh yarasın tosunuma karpuz kabuğu… Kalktı,şapkasını takmayı ihmal etmedi Emma sanki biraz eğri durdu kafada.. Yaklaştı hesap ödemek için masaya Gözü kürdana değdi.. Bir tanede kürdan beğendi en sağlamlarından Dişlerini karıştırırken; _Hakkım ne Kurban? -Ero Ha Ha….! Hallo dördüncü ekmekde Zati ekvator sıcağını yakalamıştı ensesinde Birde kürdan ha.. -Ule zırtoya bak sen diyisin? sankim Büryan yemiş altı üstü bir çorba… Baktı ses yok yine sordu; -Hakkım ne kurban? Bir anda patladı Hallo.. _Kaç ekmek yedin? _Bilmirem herhal dörttü… -Hakkın;Seni dört defa S…eyim… ya neyse Sen yediğin ekmeklerin parasını ver.Çorbada benden olsun -Vışşşş ne dedin? _Ya vışşş…Baban fırınımı sandın Dolaz seni… Ekmeklerin parasını ver,Bir dahada bu tükkana geleyim deme… -Uyyyy…. -Uy ya…Davar oğlu davar..Demisen ki göbeklenecem ,hasta olacam…. -Ero Ha Ha…!!! (Yeni nesil Kahvehane kürsü sohbetlerinden…)
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Servet Alkan, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |