En iyi ticaret siyasettir. Atıl siyasete zengin ol. Adam ol. Atıl siyasete ileri gidenlerden ol. Tembeller akıl verir hep. Tembelsen siyasete soyun, millete don giydir. Don Kişot ol, savaş halk kaybetsin sen kazan. Kazan ki millet dayak yesin sen havyar...Ye ki millet adam görsün. Görsün ki bu tencereden, tavadan, memleketten ne adamlar ( yemesini bilen) çıkar. Sofralar görgüsüzlerle doludur. Sanmayın ne siyaset biter ne görgüsüzlük. Bekleyin asıl görgüsüzler, genirmeyle kendini belli eder. Ve siyaset bir genirme sanatıdır. Orkestranın başında bir şef bulunur. Siyasetçiler hep bir ağızdan genirip durur. Bu sanat hiç tükenmez. Bitmez bu caz bu koro. Başlarında mutlaka biri olur solo. Tavuklar yumurtlar, horozlar öter. Yandaşlar tilki gibi bir kenarda bekler. Bu memleket müzelik adam doludur. Her biri ülkeyi medeniyete götürür. Genleşme bilimdir, genirmek sanat. Bu ülkede böyle ileri gidilir. Genirdikçe, arkaya yaslandıkça memleketin manzarası hep iyiye gider. Tablo halkı fırçalamayla, gözleri boyamayla yeni bir anlama girer. Millet bu tabloya bayılır. Bu tablo tam bir sanat eseri sayılır. Süslü püslü profiller yaldızlı çerçevelerle millete sunulur. Çerçeve altın yaldızlıdır, siyasetçi bol kazançlıdır. Milletin sefaleti alın yazısıdır. Mideler boş kimin umurundadır. Milletin kemeri sıkılaşır, siyasetçi kemeri bollaştırır. Ne bolluktur bu. Millet kendini buğday ambarında sanır. Siyasetçi değirmenin başındadır. Unu alan ünlenir. Pastalar, börekler midelerde gezinir. Yoğurdu siyasetçi yer, artığı milletin dudaklarında kalır. Siyaset bir sofra sayılır. Arılar bal yapar ayılar yer. Bu sanattan en iyi siyasetçiler haz alır. Millet ise boş kavanoza bakar. Siyasetçi ise bol bol bal yalar.
En iyi ticaret siyasettir. Boş laflarla gemiler yürütülür. Siyasette ticaret böyle yapılır. Ne oku ne kendini geliştir. Elin körü siyasetle para görür. Sen de ol kör cahil. Bul siyasetten kar payı.