Kitaplarla dolu bir oda, ruhlu bir beden gibidir. -Cicero |
|
||||||||||
|
Daha ne kadar kalacaksın banyoda../Patladın mı../üzereyim.. Pi, banyoya girdiği sırada Bi, gökyüzünün maviliğine kapılmış gitmişti../Yaşadıklarına kendini inandırmanın ötesinde, herşeyin bu kadar kısa sürede, ne kadar geliştiğinin hesaplarını yapıyordu kendince../Daha önce yaşadıkları adeta silinip gitmişti birden hayatından..Daha önce ne yaşadı ki..bunu yine düşlerinin arasına eklemeyi de ihmal etmemişti..Kumsal’da beyaz bir köpekle, küçük bir çocuğun oynayışına takıldı gözleri oturduğu yerden.. Aşağıdaki ağaçların, kendi görüş açısını engellediği bir alana doğru, çocuk önde köpek arkada koşuyorlardı..İnsanlar hallerinden mutlu görünüyorlardı.. Deniz ise görmeye alıştığı denizler kadar dalgalı değildi..Yan tarafa döndüğünde, adanın orta yerinden yükselen tepeleri görebiliyordu..Ve ne tür kuşları olduğunu bilmediği bir merak ediş../Onları martı yerine koyuyordu aklından geçen düşüncelerle.. Sigarasını bitirip ayağa kalktığında, Cleef’i gördü bisiklet üzerinde.. ‘Efendim birşeye ihtiyacınız olursa, şöminenin kenarındaki telefondan sıfır’ı tuşlayıp bize iletebilirsiniz..’../’A.aa. çok sağol...’../’Görevimiz efendim ne demek..’../Bi, bir anda aklına gelmeyen kelimesizliğine karşın, önündeki yoldan geçen Cleef’e gerektiğince teşekkür edememenin kısa bir hüznünü yaşadı içinde.. Arkasından el sallamakla yetindi..ve ‘Teşekkür edecektim, ama rüzgar gibi geçtin yaa cleef..’ diyerek gülümsedi..Ağaçtan yapılan merdivenlerin ikinci basamağına oturup, bir yandan Pi’nin hiç bitmeyecekmiş gibi gelen banyo macerasının ne zaman sonlanacağını düşünürken, bir yandan da, diğer bambu evlerdeki insanların bu adadaki kimbilir kaçıncı mutlulukları acaba diyerek sorgulara düşüyordu../Bu sorgulara kendince verilebilecek bir cevabın yetersiz kalacağını düşünerek, ‘Dur yaa bu evde mum var mı acaba..’ diyerek içeri girdi../ Cleef’in dediği gibi gözü telefona takıldı, şöminenin kenarındaki şifoniyer’in üzerinde duruyordu..Rengine bir anlam bulmakta zorlandı bir anlıkta olsa..Telefonun ciyak sarı bir rengi vardı..Yani böyle bir telefonun varlığını ‘Ben buradayım’ demesine mi bağlamalıydı yoksa..Elleriyle ‘Tamam..sen oradasın..seni gördüm..’ gibilerinden işaretler yaparak, kapı girişindeki yemek masasının yanındaki dolaba yöneldi../ Bi..bir sürpriz peşinde ama../hadi bakalım../ne derece.. Açık mutfak girişindeki geçiş ile uyumlu düşünülmüş bir yerde yine bambu kamışından yapılmış bir dolaptı bu../Üzerine işlenmiş bir ada ve deniz resmi vardı../Dolabı açıp, aradığı mumların orada olup olmadığına dair kısa bir tereddüt yaşadı../Bardaklar, şampanya kadehleri, melamin tabaklar ve porselen fincanlar ile kaşık, çatallar orada öylece duruyorlardı../Düzenli olarak dizilmişlerdi ve kendilerini bekliyorlardı../Aradığı şey burada yoktu.. Mutfaktaki dolapların içinede baktı.. /Sonradan, mumun mutfakta ne işi olduğunu sordu kendine sessizce../Bir yandan da, Pi’nin içine düştüğü bu durumda kendisini mutfakta mum ararken görmesini istemiyordu..Kaldı ki o zaman ne fırtınalar kopardı orasını hiç düşünmek bile istemedi..Pi, ‘Bi ne arıyorsun orada öyle heyecanlı, heyecanlı..’../’E ee..hiçbirşey canım..’../’Hadi hadi söyle..birşey demeyeceğim..yoksa karnın mı acıktı senin bakiim..’../’Hayır karnım acıkmadı ama, yaa boşver sadece bakıyordum.. adamlar ne güzel düzenli yerleştirmişler..’../’Yoksa sen mum arıyorsunda, bana kıvırmaya mı çalışıyorsun..yoksa ben mi öyle hissediyorum..’../ ’Aa..a.bir dakika, bir dakika..benim alnımda mı yazıyor ne yaptığım Allah aşkına.. bak ben çok tuhaf oluyorum yaa böyle../..yoksa sen içimden geçenleri nereden biliyorsun..’../’Ben hissederim..’../’Hadi yaa..’../’Evet öyle..hem sen neden hadi yaa yerine yapma yaa demiyorsun bana..’../’Yapma dersem..yapma değil, gerçek diyeceksin değil mi..’.. /’Bi var ya seni boğarım şimdi..’../Neyse ki bu dialoglar sadece Bi’nin aklından geçenlerdi.. Henüz Pi, banyodan çıkmamıştı..Mum ararken yakalanmak istemediğinden hemen telefona yöneldi..Cleef’in dediği gibi sıfır’ı tuşladı, bu arada Pi’nin banyodan çıkmasını istemedi ilk kez..Sürpriz yapacaktı ona.. Karşıdan gelen ses.. ’Yönetim burun efendim..’../’Eee şey..ben..ben.. pardon burası bir tepeydi ama, adını unuttum..ne tepesi..’../’Doors Tepesi efendim..’../’Hah..nasıl bildiniz.. yani..bileceksiniz tabi ki..değil mi..şey ee ben doors tepesindeki evimize iki tane şamdanlı mum rica edecektim..’../’Peki evde olmadığına emin misiniz beyefendi.. ’../Bi, evi arayıp taradığının bilinmesini istemediğinden, ‘Şey ee.. evde herhalde yoktur sanıyorum..’../’Ama ilk baktığınız dolapta vardı efendim..’../’Nee.. şey..bir dakika neler oluyor burada.. anlam veremiyorum..Kamera falan mı yerleştirdiniz siz bu odalara..’../’Hayır efendim, öyle birşey olması imkansız..Yalnız genelde buraya gelenler bu tür romantik eğilimlere fazlaca yatkındırlar..Bu yüzden biz bu eksikliği önceden giderdik..Bilmenizi isteriz..’../’Yaa..demek öyle..anladım.. demek bu bir eksiklikti ve siz tamamladınız..ne güzel..Teşekkür ederim, rahatsız ettim..’../’Rica ederiz efendim..’../Bi, telefonu kapadıktan sonra, koltuğa kendini bırakır ve düşünmeye başlar..’Demek bu bir eksiklik..bende buradaki ilk gecemizde başbaşa, mum ışığı, deniz, gece.. neyse.. demek, bunun sürprizlik bir yanı kalmamış demeye çalıştılar herhalde../ Ama onlara ne ki..ben Pi’ye yapacağım bu sürprizi..’ Bi bu düşüncelerle yerinden fırlayıp, ilk baktığı dolaba yönelir..Bu arada, telefondaki sesin, ilk olarak bu dolaba bakacağını, nereden bildiğini düşünür..Ve aklına getiremeyeceği şekilde, bu öyküyü yazanın kopya verdiğini düşünemez..Dolabın altındaki çekmeceyi açtığında, porselen fincanların hemen arkasında üç adet şamdan ve kırmızı renkli mumları görmekte gecikmez Bi..Bu arada Pi’nin sesi duyulur.. /’Biii..’../’Evet canım..’../’Yatağın kenarında havlum olacaktı..onu bana uzatabilir misin..’../’Tamam hayatım..çıkıyor musun nihayet..’../’Evet canım..’../ ’Hemen uzatıyorum..’..Bi yatağın kenarındaki havluyu alıp, banyo kapısının önüne gelir.. Pi nihayet banyo’dan çıkıyor../Bir havlu meselesi../kapı aralığında.. Pi, banyo kapısını hafif aralayarak..’Ver canım, elime bırakıver..’../’Bir dakika, bir dakika..ee.e..’/’Yaa uff verir misin şu havluyu bana../Ne yapmaya çalışıyorsun sen..’./’Şey..hiçbirşey..neyse..ben dolaba bakayım, yemek için neler var..’../’İyi olur banyodan sonra acıktım sanki..’../Pi, Bi’nin uzattığı havluyu aldıktan sonra kapıyı tekrar kapatır../Bi, ‘ne yapıyorum ben Allahaşkına..’ diyerek kendine kızar..Masanın üzerindeki meyve sepetini ve altındaki pötikareli masa örtüsünü kaldırıp, şamdanları yerleştirir..Buzdolabından, salata yapmak için çıkardığı malzemeleri yıkadıktan sonra mutfak tezgahının üzerine bırakır..Bu esnada Pi banyo kaspısında belirir..Bi utangaç bir tavırla, ‘Biliyor musun birşey söylemek istiyorum..’../’Nedir o..’ diye karşılık verir Pi, bir taraftanda elindeki havlu ile saçlarını kurularken..Bi arkasını dönüp Pi’ye baktığında Pi’nin üzerine giydiği ejderha motifli eflatun bornozu görünce..’Aman allahım bu da ne böyle..’..demekten kendini alamaz..’Nasıl yani..olamazmı böyle bir bornoz..’../’Yo..yo çok yakışmış..gerçekten..’../’Şey az önce banyo kapısından sana havluyu uzatırken..’../’Eee evet..’/’yani işte aklımdan yanlış birşeyler geçmedi..bunu bilmeni istedim sadece..’/’Bumu söylemek istediğin..’/’Evet bu..ben sadece..hem seni göremedim ki kapının arkasındaydın sen..’/’Birde görseydin bari..’/’Yoo hayır ya bak utandırma beni..dur bak ne diyeceğim..dışarıda hava çok güzel ve birazdan akşam olacak..’/’Farkındayım..ee.e’/’Demek istediğim ben salata yapıyorum, sever misin..’/Pi, saçlarını kurulamayı bitirdikten sonra Bi’nin yanına gelir ve sol yanağından öper..Bi, elinde ayıklamaya çalıştığı marullar ile öylece kalakalır.. /’Allahım bana birşeyler oluyor..Pi..Bana ../’Numara yapma hadi..bende üzerimi giyinip sana yardıma geliyorum birazdan..’/’Ama gerçek söylüyorum.. bana..bir.. şey..’ /’Dur o zaman birde sağ tarafındaki yanaktan öpeyim..’/’Ahh.. bana bak, salatayı yapamayacağım ben sanırım..’../’Bahane arıyorsan, bir daha seni hiç öpmem olur biter..Birde buralarda seninle mi uğraşacağım ben..Tatil yapmaya gelmedik mi buraya..’/Bi, bunun üzerine, ‘Canım tamam, tamam..ama bana bu durumdayken birde buraya tatil yapmaya gelmedik mi demez misin..Ben kendimi şimdi şu sofadan atarım aşağıya..’/’O zaman sende numara yapma böyle..’/’Bak inanmazsın ama numara değil yaa..ben utandım ve bilmeni isterim hiç beklemediğim bir şeydi bir anda..ve itiraf çok hoşuma gitti..’/ Bi..düşündüğü sürpriz için../yemeğe salata hazırlıyor../ama.. Bi, elindeki marulları temizledikten sonra, domatesleri, havuçları hazırlarken Pi, üzerini giyinmek için, Bi’ye dönerek, ‘Canım arkanı sakın dönme../Bak, yüzüm sana dönük, baktığını görürsem çok fena yaparım. Bu ada sana zehir olur..ona göre..’ der. Bi,’Allahaşkına baksam n’olur.. birşey değişir mi..’/’Ya sen manyak mısın..ne demek birşey değişir mi.. ’/’Bakma..o kadar..’ /’Tamam, tamam..’/Pi bir taraftan giyinirken, bir taraftanda, ‘Bu odalarda neden böyle tek salon şeklinde..bir iki odaya bölselermiş ya..’/’Banyo var işte canım.. benden o kadar utanıyorsan..orada da giyinebilirsin..’/’Bakalım sen girince nerede giyineceksin beyefendi..’/’Tabiki banyo da..’/’Görürüz..’/’Ya ben seni rahatsız etmedim ama banyoda iken..şimdi bana neden böyle oluyor bakalım.. ’/’Çünkü sen çok abuk bir cevap verdin..baksam ne olur birşey değişir mi diyerek..’/’Neden yanlış anlıyorsun beni sen hep..’/’Bunda yanlış anlaşılacak birşey yok..sonra hep beni konuşturuyorsun, aslında ben bu kadar konuşan..bıdı bıdı biri değilim..’/’Biliyorum, ama bunu da nereden çıkardın şimdi..’/’Şuradan çıkardım.. çünkü beni bu kadar konuşturan aslında sensin..ve beni böyle konuştukça çok kızgın biri gibi gösteren, ve hatta iki yanağından öptüren..benim işim yokmu, kalkıpta seni saçlarımı kuruladıktan sonra öpeceğim..’/Bi, ne diyeceğini şaşırır Pi’nin bu sözleri üzerine.. Aslında kendisinin de haberi yoktur, kendi konuştuklarının ve Pi ile paylaştıklarının tümünün yine kendisi tarafından organize edildiğinin..Bir hayaldi belki de tüm yaşananlar ama, hayal de olsa onu gülümseten bir yanı mutlaka vardı../Bu yüzden Pi’nin asla yanlış düşünmemesini ve kendisini anlayacağını hatta anladığını bilirdi.. Bu hangi konuda olursa olsun, onun için böyleydi..Bazen söylemek istediklerinde her ne kadar zorlansa da, Pi’ye ‘Sen anlarsın işte, ya da sen bilirsin..’ gibi kısa cümleler tarzında pas etmeye kalkışır ve Pi’de, aslında bunları anlardı onun gözünde.. Bi, Pi’nin bu kadar konuşma meraklısı olmadığını bilirdi..’Salata’yı hazırladım..’ dedi Bi.. Pi, ‘Tadına bakmadan birşey söylemem..’../Bi, ‘Tamam karar verdim, ben artık seni fazla konuşturmayacağım canım, bununla birlikte artık seninle yüzyüze daha farklı konuşacağız.. ’/’Ben başından beri bunu istiyordum..ama anlamadın ki..’/’Özür dilerim senden.. sanki seni çok huysuz gibi gösterdim değil mi..’/’Nerede gösterdin..’ /’ der Pi..’Şey..yani kendimde..demek istedim..Ben seni çok seviyorum Pi..ve bütün bu olanlar sanırım bu yüzden kaynaklanıyor..Neyse yemekte konuşuruz bunları oldu mu..’/’Peki canım..konuşalım..’..Pi, ‘Sen ne zaman gireceksin banyoya..ya da girmeyecek misin..’/’Yatmadan önce girerim ben..’/’Pekala..nasıl istersen..’/’Canım ben salatayı yaptımda, yemek açısından ne yapalım bu konuda bir fikrin var mı..’/ ’Benim için farketmez..’ diyerek cevap verir Seni çok seviyorum hayatım../mmm../bende seni çok seviyorum.. Pi, Bi’nin gözleri içine gülümseyerek.. Bi Pi’nin kendisine gülümsediğini farketmekte gecikmez..Pi, ‘Bende seni çok seviyorum hayatım..bunu biliyorsun sen..ve artık bu kelimeleri sana cesurca söyleyeceğim.. ve değerlerini bilerek..dahası senin değerini çok iyi bilerek..’/’Bende bunları senden duymak isterim elbette..asla pişman olmamalısın bu söylediklerine..bana karşı.. çünkü gerçekten bende sana karşı olan duygularımda hep samimi ve cesur oldum.. Bunun ötesinde hep seni düşünerek.. ’/’Biliyorum canım, sen benim bu kadar anlaşılmaz bir halim olduğunu anlama sakın..Bunları bizim üzerimize Bi, yamalıyor.. yani bu kelimeleri o hayal ediyor ve biz konuşuyoruz..’/’Bir dakika canım, Bi’de kim yaa..’/’A.aa sen Bi’yi tanımıyor musun..’/’Bi ben değil miyim..Başka bir Bi daha mı var yoksa..’/’Kaç tane Bi olabilir sence..’/’Ancak bir tane olabilir..belki binlerce Bi vardır aynı adı taşıyan ama, aynı yüreği taşıdığını pek sanmıyorum..’/’A.aa bak bak.. burada yine bir mesaj mı verdin yoksa..’/’Ne mesajı hayatım..ben senin hangi Bi’den bahsettiğini anlamaya çalışıyorum..’/’Uff deli etme beni..kaç tane olacak sensin işte.’/’Ee bende onu söylüyorum sana, ama sen diyorsun ki, biri bizi hayal ediyor ve bizi böyle o konuşturuyor..bu kelimeleri o hayal ediyor, üzerimize konuşma baloncukları gibi yapıştırıveriyor..’/’Tamam doğru ama o işleri yapan sensin işte..’/ ’Canımcığım, karnımız acıktığını böyle ifade etmeye çalışıyoruz herhalde..anladım ben, hadi yemeği yapalım, ya da ben yapayım..’/’Bana bak Bi, seni şimdi oracıkta bitiriveririm, canımı sıkma benim deli adam..ben karnım acıktığı için saçmalama ayaklarına yatmıyorum..Bütün bu olanları senin hayallerin yüzünden yaşıyoruz diyorum..ve gerçek bu hayal değil..ama hayaller senin eserin..’/’Pi, canım, bak benim karnım acıktı, sen belki de doğru birşeyler söylüyorsun, ama ben yanlış anlıyorum, dahası birşey anladığımı söyleyemem..Birşeyler demeye getiriyorsun ama..hadi hayırlısı..’/’Çekil oradan deli adam..zaten sana herşeyin senin hayallerinin sayesinde olduğunu anlatmak hataydı..Çekilde, bana dolapta neler olduğunu söyle..’/’Bir bakayım canım, yaa hemen kızma..ağlarım bak şimdi..ağlayayım mı..’/Yetmezmiş gibi bir de benimle dalga geçme, kafanı kırarım senin, bak hazır mutfak elimin altındayken..’/’Ama ağlamak istiyorum yaa..Dolaba bakıyorum hemen.. Balık üstüne balık../Çipura../Sardunya../Ton../Ne balığı bunlar..Menemen.. Hmm balık var burada..ne balığı bu yaa..Çekiç balığımı bu yoksa..bakar mısın hayatım bu ne balığı..ben anlamadım da..’/’Nereden bileyim ne balığı..’/’O zaman bilmediğimiz balığı yemeyelim..ne hamsi, ne çipura, ne sardunya, ne ton, ne uskumru, ne..’/’Bi yeter bütün deniz ürünlerini sayacaksın lafını kesmesem..’/’Ama belkide tutar bir tanesi hayatım..’/’Başka ne var dolapta..’/’Yumurta..kahvaltı..hazır pizza..pizzanın hazırını bile koymuşlar dolaba..sen lazanya yapmasını biliyor musun.. ’/’Ne yani beni ne yemekleri bildiğime dair sorguya mı çekiyorsun şimdi..’/’hayır yaa..bende yemeklerin çoğunu bilmem..beraber yaparız..sana yardım ederim en azından..’/’Ben evde fazla yemek yemediğimden dolayı..bilmem çoğunu..Genelde yemek vakitlerinde dışarıda olduğum için, dahası işlerim bitmediği için..’/’Anladım bunu söylemiştin daha önce sanırım..Olsun öğreniriz..ne yani açmı kalacağız sanki..olmadı dışarıda bir yerlerde yeriz..ama sürekli dışarıda yemenin yorucu bir tarafı da olur gün gelir..Kendi yemeğimizi kendimizde yapabiliriz aslında..’ /’Öğrenirsek neden olmasın..sen birşeyler demeye mi çalışıyorsun yoksa..’ /’Ne gibi anlamadım..’/’Anladın hadi..uydurma..’/’ Kabul, uydurdum tamam..’/’Sen en iyisi boşver biz menemen yapalım, sever misin bilmem ama..’/’ der Pi Bi’nin iki saattir açık tuttuğu dolabın kapısını artık kapatmasını söyleyerek..Bi,’Uygun, farketmez benim için ben yemek seçmem zaten..’/’ diyerek karşılık verir..Dolaptan yumurtaları alarak Pi’nin yanına gelir ..Masa üzerinde üç mumu gören Pi, ‘Bunlarda nereden çıktı..Aman allahım menemenli romantik bir akşam yemeği demek..’/’Ama canım ben menemen yapacağımızı nereden bilebilirdim ki..olsun fena olmaz..olursa da bir ilk olur..genelde böyle yapmıyorlarsa da..biz yapmış oluruz kötü mü..’/’Hayır canım kötü olarak söylemiyorum..’/’Ben yaparım menemen’i..sen bana biber varsa getir..’ der Pi Bi’nin elindeki yumurtaları alırken..Bi, dolaptan biber almaya gider..’Bu dolapta biber kalmamış..’/’Nasıl yani, varmışta mı kalmamış..’/’Ne bileyim bunu da buradan alıp gelsem, aklımıza gelen herşeyin burada bulunması biraz tuhaf kaçar değil mi..bu yüzden biberi telefonla isteyeceğim..’/’Ne telefonu..biber siparişi mi vereceksin telefonla..’/’Evet neden..’/’Saçmalama, boşver yoksa bibersiz yeriz..ben yaparım öyle de..’/Bi, telefonla biber istemenin ne kadar saçma olduğunu geçte olsa anlamıştı..Ama anlamamış gibi yaptı..’Sen tabakları yerleştir masaya..dikkat et, çatalların nerede olduğunu biliyor musun..’ dedi Bi’ye Pi..’Evet biliyorum, tamam ben hazırlıyorum o zaman sofrayı..’ John Walker../hızlı bir yemek seansı../palavralar da ne ki... /’İçecek ne vardı..’/’ben içeceği yanımda getirmiştim..buradakileri bilmiyorum..’/’Ne getirdin..’ diye sorar Pi..’Walker..içtinmi daha önce..’/’İçtim evet..yani bilirim tadını..insanın damağını buran bir tadı var..’/ ’Ben walker’ı diğerlerinden daha çok seviyorum..’/’tamam canım o zaman sen ayarla işte ne gerekiyorsa..’/’Bavuluma koymuştum..Hah işte burada..’/Pi bir yandan menemeni yaparken, ‘Bi, canım burada neden bir yatak var..hiç düşündün mü..’/ ’Bilmem hayatım belkide öyle olması gerektiğinden..’/’hayır yani bu adada çocuklarda var.. Çocukları ile gelenler hep birlikte mi yatıyorlar geceleri..’/’hayır hayatım, belki onların kaldıkları evlerde fazla yatak vardır..’/’Peki bunu bize uygun gören, yani tek yatak olması hususunu, bizi karşılayan görevli mi, yoksa senin şu parlak fikirlerinden biri mi..’/’Şey aslına bakarsan, görevlinin bunda bir hatası yok.. Tabi tek yatak olması hususu sence hata ise, bu hata benim..Evet ben istedim böyle olmasını..’/’Peki neden böyle istedin bakalım..’/’Belki üşürsek birbirimize sarılırız diyerek..’/’Palavraya bak..biraz destekli bir şeyler söylesen diyorum hani..Bu sıcakta üşüyeceğiz..öyle mi..’/’Ama hayatım, sen puf terliklerini neden aldın o zaman yanına ve bana geceleri ben üşürsem, terliklerimi giyerim, sende başının çaresine bakarsın dememiş miydin..’/’Evet ama..’/’İşte bende bu yüzden üşürsek diyorum işte..’/ ’makul bir sebep değil bu bence..’/’Makul hale nasıl getirebiliriz peki..’/’Ben terliklerimi giymem, sende şu karşıdaki koltukta yatarsın..’/’Ama neden..’/’Ya ben o koltukta üşürsem daha çok, ya düşersem yatarken..’/’Bunları da sana o düşündürüyor biliyorum ben..’/’O dediğin kim..’/’Kim olacak birde bilmiyormuş gibi yapmıyor musun..’/’Bilmiyorum inan ki..’ /’Bakalım duruma göre..düşünmem lazım..’ /’Ama n’olur benim açımdanda düşün..’/’Menemen hazırlanmıştır ta ta taa..’/’Hmmm ellerine sağlık çok güzel kokuyor..’/’Menemen’mi yaptın hayatım..’/.. Pi..Bi’nin salatasına karşı../menemen yapma girişimleri../ne alakalı... Pi, Bi’nin gözleri içine bakarak, ‘Yalnız birşey demek istiyorum, sen bu salata’yı neden yaptın ki..Menemenle salata yiyen bir adamıda ilk kez görüyorum../.. ‘Aaa sahi yaa.. ama hayatım, menemen’i yapmaya sonradan karar verdik biliyorsun..’/’Salata’yı istersen dolaba koyalım..sonra yesekte olur..’/’Peki o zaman, ama çok güzel görünüyor..dur bir koymadan tadına bakayım..sirke attın mı buna sen.. limon falan hıı..’/’Tabiki attım onlar olmadan salata olmaz bilirsin..’/’Hmm çok güzel olmuş ama, bozulmaz değil mi..’/’yarın yersek bozulmaz hayatım..’/’Tamam ellerine sağlık..yarın balık yaparız belki o zaman yeriz salatanı..’/’Ne balığı..’/’Ne bileyim ben, dışarıdan alırız kendi bildiğimiz bir balık..hem bu dolaptaki balıkların tazeliğinden şüphe duyarım ben..’/’Evet gerçekten bak bunu düşünmemiştim bende..’/’zaten hep sonradan düşünüyor gbisin..yoksa bana mı böyle davranıyorsun..’/’Yoo gerçekten düşünmedim bunu.. ’/’Tamam şu menemen’i götürelim de..içeceklerimizi sofada içelim..olur mu..’ der Pi.. Bi onaylarcasına başını sallar..’Olur canım..’..Bi mumları yakmanın ne kadar romantik olacağını düşünür..’Canım mumları yakayım mı..sakın gülme ama..beni gülme krizi tutacak birazdan..Mum ışığında menemen..’/’Hayır yakma istersen..bir tanesini yanımıza alırız yemekten sonra sofada yakarız.. içkilerimizi içerken..sonra hepsini birden yarın yakarız şu şöminenin başında..’/Bi Pi’nin bu düşüncelerine hemen katılır..’Ne desem az biliyor musun sana..Seni çok seviyorum..’/’Göreceğiz bakalım..’..Her ikiside yemeklerini biraz eksik bir havada yeselerde, içlerinde aslında herşeyin tamamlanmış olmasından mutluluk duyarlar.. Yemekten sonra Bi, ‘canım burasını toparlarız sonra, hadi gel sofaya çıkalım, çok güzel bir hava var dışarıda..’ der..Pi, ‘Dur, sen kadehleri ve şişeyi al..ben sigaraları getireceğim..’ der..Biraz sonra her ikiside sofadaki yer minderinin üzerindedirler..Bi, Pi’nin yaslanması için getirdiği minderi teşekkür ederek sırtına koyar..İçkileri kadehlere doldururken, ‘Sigara alır mısın’ der Pi..’Tabiki..’ der bi..Pi devam eder..’Bu ada gerçekten çok esrarengiz bir yer.. Akşam oldu neredeyse ama bu ada hakkında hiçbir fikrim yok..Ne zaman gezeriz burasını..’/’İçkilerimizi içelim, gezeriz..’ diye karşılık verir Bi.. Pi yer minderinde Bi’nin kucağına bırakır kendini..Karşılarında koyu maviden, kızıla dönen bir gökyüzü, ve rüzgarın hafif esintisi vardır artık..Bi, ‘Banyolusun üşütme sakın..’ der ve Pi’nin üzerindeki hırkasının önünü kapatır yine.. Pi, ‘Bunu gemide de yapmıştın.. hatırladım..’ der..’Ama bunu yapmak hoşuma gidiyor..’ der Bi..Pi’de buna karşılık Bi’nin hırkasının önünü kapatır ve başını Bi’nin göğsüne yaslar.. İçkilerinden birer yudum alarak, konuşmaya başlarlar..’Sence biz ne yapıyoruz buralarda..’ diyerek söze başlar Pi.. Sofa düşleri../ve birbirlerine karşı ../adaya geldiklerinden beri.. Bi,’Bu adanın çok önemli bir tarafı yok aslında.. Önemli olan burada seninle başbaşa kalabileceğim bir yer olması düşüncesi ve bununla birlikte, seninle yüzyüze birçok şeyi konuşmak ve paylaşabilmek hayaliydi..’ der ve sigarasından bir nefes çekerek devam eder..’İşte bu yüzden, buraya gelişimize dek, düşündüğüm tek şeyin senin gözlerine bakarak, seni kendim gibi kabul eden yüreğimle birlikte yaşamaktı..Bunu başarabilmenin ve seninle birşeyleri paylaşmanın mutluluğunu yaşıyorum şu anda..Söyleyecek ve anlatacak o kadar çok şey var ki, bunların hepsini, yaşadığımız stres nedeniyle çok istediğimiz halde gerçekleştiremiyorduk.. Senin işlerinden geri kalman beni de huzursuz ediyor ve işyerinden duyacağın bir kelimenin bile benim yüzümden moralini altüst etmesini istemiyordum.. Biliyorum sen ofiste çalıştığın zaman, ben içinde bulunduğum durum itibari ile senden daha rahat konumdayım..ve benim seni her düşünüşümde, senin beni ne denli düşündüğünü çok iyi anlıyordum..Halen daha anlıyorum bunu../Belki bu adaya gelip te, buraya oturana dek birçok şey atlattık..Genelde sen konuştun bense, herşeyde alttan alır bir tutum içinde davrandım..Biliyor musun Pi, ben aslında bunun böyle olmadığını biliyorum.. Senin duygularının benimkilerle aynı olduğunu biliyorum..ve senin böyle bir yaklaşımla bana yaklaşmayacağını da biliyorum.. hayallerle gerçekler çok farklıdır bilirsin.. Ben seni hayallerimde hiçbir zaman bir yörüngeye oturtamam..Bunu sana söylemeliyim diye düşünüyorum..’, Pi bu arada biten sigarasının izmaritini kül tablasına bırakarak, sol omzu üzerine dönerek yatar.. Bi, devam eder..’Ben kesinlikle sana, sen böyle olmalısın,, böyle olmalıydın demedim, dememde, sen sensin sonuçta, bende ben..Birbirimizi tamamlayıcı yönde değiştirebiliyor ve tamamlıyoruz ben bunu görüyorum..Aslında birbirimizi değiştirmeye çalışmıyoruz ama birbirimizden birçok şeyi kapıyor ve kendi kelimelerimizi kullanır oluyoruz.. bu bize neyi gösteriyor biliyor musun..Her ikimizinde anlaşabilir bir yapıya sahip olduğunu.. Yoksa bende senin gibiyim demek istiyorum..Her ne kadar puf terliklerim olmadan, koltuğa mahkum edilecek olsam da..’ Bi, bu kelimeleri ağzından çıkarır çıkarmaz, Pi başını Bi’nin kucağından kaldırıp, ‘Yine duygu sömürüsü yapıyorsun ya da, dokunduruyor gibisin..’ der hafif gülümser bir tavırla..Bi, ‘canım dokunuyorsa.. öyle kabul et..ama ben seninle aynı yerde, sana sarılarak yatmak istiyorum..Benim ne suçum var bunda..Buraya koltukta yatmaya mı geldim ben..hayır seninle yatacağım diye birşeyde yok../burada sofada bile yatarım ben..bırak koltuğu..ama neyse yaa..boşver anlatamayacağım şimdi..sanki zorla orada seninle yatmak istiyormuşum gibi bir durum ortaya çıkıyor..yanlış anlayacaksın beni yoksa..’/ Pi, Bi’nin boynuna sarılarak, ‘Seni seviyorum ben..ve tabiki bana sarılarak yatabilirsin..bende sana sarılmak ve öyle uyumak isterim..sen dediklerimi ciddiye alma.. kaldı ki almadığını da biliyorum..canım.. mmm’/’Gerçekten beraber yatarız değil mi..’/’Tabiki..’/’Nasıl sevindim bir bilsen..çocuklar gibiyim şu anda..ve gerçekten ben kendi duygularımdan geçenleri sana anlatmaya çalışıyorum. Bende sana sarılmak ve öyle uyumak istiyorum..hatta zaman hiç geçmesin..hiç uyumayalım..öylece bakalım gözlerimize..gecenin karanlığında.. Gezmek fikrinin iptali../şömine sıcaklığı../ve..gözlerini kapat.. ’/’Gezmeye gidelim mi..’/’Yoo hayır bu akşam gitmeyelim..başbaşa konuşalım canım..’/Bi Pi’nin bu düşüncelerine katıldığını hemen belli ediyor..’O zaman şömineyi yakacağım ben, hem sende banyolusun gel içeri girelim..’/’Pekala..’ Birlikte içeri girerler.. Bi, Şöminenin yanındaki düzgün kesilmiş odunları şömineye yerleştirirken, Pi, koltuğa oturmuş, onu seyrediyordu../’Bu işi daha önce yapmış gibisin..’Bi,’Hmm evet bir kez yakmıştım..birkaç kezde nasıl yakıldığını görmüştüm..ama uzun süredir ilk defa yakıyorum..Mangal yakmak gibi birşeydir bu da nasıl olsa..’/’Hmm..’/Bi ateşe verdiği odunların tutuşmasını beklerken, Pi, kadehleri doldurmak için yerinden kalkmış ve ‘Banyo yaptım yaa.Nasıl uykum geldi biliyor musun..’/’Ahh evet banyo uyku getirir insanda, sanırım rahatlamanın verdiği bir durum bu..birde yoğurt yersen uykun gelir..’/’Şu çokbilmişlik tavırların yokmu..’/’Yok..’Pi, kadehleri doldurduktan sonra tekrar koltuğa gelip oturur..Bi, ellerini yıkadıktan sonra Pi’nin yanına gelip oturur../ Şömine yakmayı yarına bırakmışlardı ama..ne zaman ne yapacakları konusunda her zmaan hemfikirdiler..Bu onların arasındaki bağı daha da güçlü kılıyordu../Bi, içtiği içkinin etkisiyle de olsa, sol kolunu Pi’nin saçlarının arkasından sol omzuna aldı..Pi başını yine Bi’nin kalbi üzerine yasladı..Şömine ateşinin çıkarttığı sesler, sessizliği bozan tek hareketti..İçerisini aydınlatan ateşin ışıklarına Bi’nin yaktığı mumlarda eklenince değişik bir ortam oluşmuştu../’Bir tütsümüz eksik’ dedi Bi..Pi, ‘Evet yaa.. ama yanımızda yok..olsun böylede güzel..’ Her ikiside bir an için suskun kaldılar.. Bi, belkide Pi’ninde aynı duygular içinde olduğunu bildiği halde, Pi’ye sarılmanın ve Pi’nin sıcaklığını kendi bedeninde hissetmesinin içinde uyandırdığı heyecanı artık saklayamaz duruma gelmişti../Böyle bir durumda Pi’nin duyguları oynamak ve sanki birşeylerin peşinde olduğu izlenimini uyandırmak istemiyordu..Bu konuda bulunduğu ortamın etkisi ile mantıklı hareket etmeye çalışsa da, yüreğinin götürdüğü yere gitmeye kararlıydı..Nede olsa artık herşeyi paylaşan dahası kendisini her konuda tamamlayan bir yüreği yanında hissediyordu..ve aklına Pi’nin daha önce kendisine anlattığı hayalleri geliyordu.. Pi ona bu hayallerini anlatırken o kadar heyecan duymuştu ki oysa..Bunu, kelimelerle anlatabilmesinin imkanı olmadığını biliyordu.. hani yüzyüze konuşulsa belki ufak bir dokunuş herşeyi anlatmasına yardımcı olacaktı, ama ondan uzakta olmasının verdiği bu anlatımsızlıkla şimdi kendi hayallerine nasıl bir anlatımla başlayacağının hesaplarını yapıyordu.. Pi’nin ona anlattığı hayalleri getirdi aklına önce.. Pi’nin düşlerine göre../yola çıkan Bi’nin düşleri../herşey aynı düşüncede.. ”Mesela gözlerimi kapatıyorum çoğu zaman..Tıpkı yatağıma yatınca düşündüğüm hayalimin gelişini bekleyişim gibi..Son zamanlarda o hayal sen gibisin..Çünkü yüzün yok. Gözlerimi kapatıyorum ve seni düşünüyorum şu an..Yüzün yok gerçekten..Ama kokun ve ellerin var.Tenimin kokunu sevdiğini düşünüyorum, başka bir ihtimal yok kafamda. Yerde oturuyoruz. Ben önündeyim, bacaklarının arasında, sırtım göğsüne dayanmış, ellerin ise belimde, sarılmışsın bana, öylece konuşuyoruz. Ellerini tutuyorum, müzik dinliyoruz, şarap içiyoruz, konuşuyoruz..her şeyi konuşuyoruz ama. Nefesini ensemde hissediyorum. Belki de bir şöminenin önündeyiz..kimbilir belki de manisa’da spil dağında, bir klubede.. Dışarda kar var ama içerisi sıcak.. Konuşuyoruz, tartışıyoruz ama kızmadan ama kırılmadan..Sıcaklığını hissediyorum, sarılıyorsun ya..Ara ara küçük öpüşler konduruyorsun boynuma, seni sevdiğimi hissediyorum. Güncelerin içinden bir günü yaşıyoruz, satırların hep uzadığı. Şarkılar söylüyoruz. Akşam olunca da bir şey değişmiyor. Sen kollarını açıyorsun, ben sağ omuzuna koyuyorum başımı.. sarılıyorsun. “Küçük kadınlar” kitabından fırlamış küçük bir kadın gibiyim belki de yanında. Yüzüne bakıyorum, gözlerine..başımı kaldırıp, ki bir erkeğin gözlerine çok zor bakarım, gözlerine bakıyorum.. Yüzünü seviyorum ellerimle, hatta parmaklarımla.. dudaklarına sıcak bir öpüş bırakıyorum.. utanıyorum ve yeniden kıvrılıyorum omzunun uzantısına..Şu an bunları düşünüyorum... ”..’Bu düşüncelerini nasıl unutabilirim..’/diyerek geçiriyor içinden Bi.. Yoksa unutmak bir kader mi..hayır Pi ile tanışmasının bir kader olduğuna inansa da, onu artık unutmanın bir kader olamayacağını biliyordu.. İlk öpüş../şöminenin ateşine karşı../tenlerin birbirine karşı koyamayışı.. Pi, ‘Ne düşünüyorsun Bi..’ dediğinde..’Bizi düşünüyorum canım..’/’Yaa nasıl bir düşünüş bu..banada anlatsana.. ’../Şöminenin sıcaklığını üzerinde hisseden Bi.. usulca Pi’nin sağ kulağına eğilerek.. ’Seni çok seviyorum Pi..Bunu tüm yüreğimle sana söylüyorum..’ der ve Pi’nin dudaklarına tılsımlanmış bir öpüş bırakır..Bunu yaparken biraz utansa da.. içinden geldiği gibi davranmanın verdiği heyecanı üzerinden çabuk atar..Pi, gözleri ile Bi’nin gözlerine mahçup bir ifade ile bakmaktadır..Elleri ile tıpkı anlattığı gibi Bi’nin yüzünde yollar çizmeye başlar.. Burnuna, gözlerine, dudaklarına parmakları ile kıvrımlar çizerek, Bi’yi öpmeye başlar..Şimdi her ikiside birbirine sarılarak öpüşmeye başlarlar..Şömine’nin sessizliği bozan ateş seslerinden başka birşey duyulmayan bu evde.. Bi ve Pi gecenin kendilerine ait bütün şarkılarını söylerler.. /Bi’nin teni artık Pi’nin olmuştur..Şömine önünde geçen bu zamanı, hiç yaşamamış gibi yaşıyorlar.. Bi’İstersen yatağa geçelim, sarılıp yatarız..uykun var mı..’ der..Pi,’Hayır uykum yok..’ der..Koltuk üzerinden yatağa geçerler..Pi’nin yüzüne baktığında Pi’nin gerçekten kendi gözlerine bakmadığını görür..Pi’ye daha da yaklaşarak ona sarılır.. ve elleriyle Pi’nin gözlerine dokunur.. Biraz mahçupluk kendisinde de vardır oysa.. Biraz utangaçlık..’Seni çok seviyorum Pi..’/’Bende..’ der Pi..Tekrar öpüşmeye başlarlar.. Bedenlerindeki heyecan onları adanın en yüksek tepelerine çıkarmaya yetecek kadar büyüktür../ Pencereden giren ayışığı Bi’nin teninin üzerinde gezinirken..Hiçbirşey düşünmez her ikiside.. Yalnızca o an vardır, yalnızca o an olarak kalmayacak bir düşünceyle..Bi’nin düşüncelerinde bir ömür boyu sürebilecek bir birlikteliğin planları vardır..Pi ile sürecek olan bir ömür boyu, asla istekler doğrultusunda olmayan ama duyguların yoğunlaşmasının kendilerini sürüklediği durumları gerektiğince paylaşarak.. Sürekli konuşurlar sabaha dek.. sürekli tenlerinin kokusunu ve sıcaklığını paylaşırlar.. Arada bir Bi’nin muziplikleri olsa da../Olmadık zamanda konuşmak gibi mesela../Sabahın ilk ışıklarına dek süren bir tatlı yorgunluğu içlerine taşırlar.. Ama yürekten..ama bu duygular onları nerelere getirip bıraktığınca.. Utanmadan ve birbirlerini dahada çok tanıyarak.. şarkılar söylerler yatakta.. Birbirlerinin gözlerine gülümseyerek, bazende aynı anda susarak..aynı anda konuşarak.. öpüşerek..ve bütün gece olmasa da, nereye kadar dayanabilirlerse.. Ertesi gün..yenilenen yürekleri ile../birer sonsuzluktular..hayata dair.. Ertesi gün, kalktıklarında dün geceden paylaştıkları herşeyin aslında olması gereken bir paylaşımın nedeni olarak görürler..her ikiside düşüncelerinde yaşattıkları bir sevginin bu gibi nedenlerle bağlantılı olmayacağını bilmektedirler.. Bu yüzden anatomisini tartıştıkları bu kavramın hayat içinde elbette farklı bir yeri olduğunu bilerek.. en azından birbirlerini daha iyi tanıyıp, daha çok severek.. uyanırlar yeni güne.. Pi Bi’yi öperek uyandırır..Bi’de ona karşılık verir..Güneş evin pencerelerine çoktan yaslanmış ve şöminenin sessizliğine vurmaya başlamıştı.. O gün adanın diğer taraflarınıda gezdiler../Hemde elele ve birbirlerine sarılmanın verdiği o büyük mutlulukla.. Kağıt helva yediler, iki küçük çocuğun sattığı kağıt mendillerin hepsini satın aldılar.. Ada’nın barlarına gittiler..Kumsalında birbirlerini kovaladılar.. Gökyüzünün maviliğinde yüzdüler hiç yüzmedikleri kadar..Hayatı yaşamanın bütün gereklerini yerine getirdiler.. Çoğu zaman konuştukları yada paylaştıkları her konuda anlaşma zemini oluşturarak..hayatı kendileri bildiler.. İkinci gün’ü akşamı yağmur yağmaya başlamıştı..Sofa’da yağmuru seyrettiler..yağmur damlalarında ıslanan kumsalı..Palmiye ağaçlarının yalnızlığını paylaştılar.. Evlerinin önündeki boşlukta, şarkılar eşliğinde dans ettiler yağmur altında..yağmurun sıcak damlaları bedenlerini ıslattıkça..birbirlerine sarılarak öpüştüler doyasıya.. beraber yapacakları herşeyi özgürce yapabilmenin mutluluğunu tattılar bu adada../Ada’nın yeri ve isminin önemi yoktu elbette..Önemli olan aşk’ın anlamını bilerek yaşamaları ve yüreklerini paylaşmalarıydı..Şiirler okudular,şiirler yazdılar.. Şiir oldular bir yürek. Bir yürekten hayat kaldılar...Sonsuza dek.. (Bitti) Hangi dili çaldıysa bu rüzgar, /Bu tapınakta kimsesiz, /Bırakıldığım, /Yabansı bir yalnızlık gözlerim, /Kapımı çalan aşk’tan../Daha gerçek, /Okurken sessizliğimi, /Gül kurusu dudakların.. /Belki anlatmayacak bu kelimeler seni, /Gülüşlerini öpen Phaidra.. /Yüzümden.. /Çalınmış cazibesini örten gecede, /Yelkensiz sevişmeler varken, /Birbaşına, /Denizlerde boğulmak niye.. (Bi’nin ada’da yazdığı şiiri..)
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Birkan ASKAN, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |