Edebiyat yaşamın öncüsüdür, onu öykünmez, ona istediği biçimi verir. -Oscar Wilde |
|
||||||||||
|
"Ve sana neyi infak edeceklerini sorarlar. De ki: 'İhtiyaçtan artakalanı.' Böylece Allah, size ayetlerini açıklar; umulur ki düşünürsünüz.” Bu ayet, insanlara ihtiyaçtan fazlasını paylaşmayı emreder. Ancak modern dünya, bireysel zenginleşmeyi ve mal biriktirmeyi yüceltirken, infak gibi ilahi emirleri ihmal etme eğilimindedir. Bu ihmalin sonucu olarak da günümüz toplumlarında fakirlik, açlık ve eşitsizlik artmaktadır. Özellikle Ortadoğu’da yaşanan sefalet, bu ilahi emirlerin görmezden gelinmesinin acı bir sonucudur. Kur’an’ın temel mesajlarından biri, zenginden alıp fakire vermek, toplumsal adaleti sağlamaktır. Allah’ın bu emrini uygulamak, sadece bireysel bir iyilik göstergesi değil, aynı zamanda toplumun refahını korumak için ilahi bir zorunluluktur. Bir toplumda zenginler, mallarını yığar, paralarını banka hesaplarında biriktirir ve fakirlerin ihtiyaçlarını görmezden gelirse, toplumdaki ekonomik uçurumlar büyür. Bu durum sadece fakirleri değil, uzun vadede zenginleri de etkiler. Zira açlık ve yoksulluk, huzursuzluk ve çatışmayı beraberinde getirir. Kur’an, bu türden bir toplumsal dengesizliğe karşı güçlü bir uyarı niteliği taşır: Mal biriktirenler ve ihtiyaç fazlasını paylaşmayanlar, ayetin ifadesiyle ayet inkârcısıdır. İnsan doğası gereği geleceği için birikim yapma eğilimindedir. Ancak bu birikim, bireyin ihtiyaçlarını aşar ve başkalarının haklarına zarar verirse, bir zulme dönüşür. Kur’an’ın infak emri, bireysel birikimden çok daha üstün bir ahlaki anlayış önerir: Malın sadece Allah’ın emaneti olduğu ve ihtiyaç fazlasının paylaşılmasının farz kılındığı bir anlayış. Bu bağlamda, toplumun zengin kesiminin biriktirdiği mallar, fakirlerin hakkıdır. Eğer bu zenginlik, Allah’ın emrettiği şekilde paylaşılırsa, her bir bireyin ihtiyaçları rahatça karşılanabilir. O zaman, sadece açlık ve sefaletin önüne geçilmekle kalmaz, her birey layık olduğu gibi bir yaşam standardına kavuşur. Kur’an’ın ayetlerini görmezden gelmek, sadece bireysel bir sorun değil, toplumsal bir çürümenin de sebebidir. Bugün Ortadoğu’da ve dünyanın birçok yerinde yaşanan sefalet, Allah’ın emirlerinin uygulanmamasının bir yansımasıdır. Fakirlik, zenginlerin sorumsuzca mallarını biriktirmesiyle derinleşir ve bu durum, Allah’ın adaletine aykırıdır. Zenginlerden alınan mal, fakirlere dağıtıldığında, toplumsal huzur ve refah sağlanabilir. Ayetin mesajını hakkıyla yerine getiren bir toplumda, fakirlik ortadan kalkar, her bireyin ihtiyaçları karşılanır. Kur’an’ın önerdiği ekonomik düzen, yalnızca bir hayal değil, uygulandığında toplumu dönüştürecek bir sistemdir. Sonuç olarak, Kur’an’ın infak vurgusu, toplumsal adaletin anahtarıdır. Allah’ın emirlerini uygulamak, yalnızca bireysel bir ibadet değil, aynı zamanda toplumu daha yaşanabilir bir hale getiren ilahi bir zorunluluktur. Kur’an’ın bu çağrısına kulak verip ihtiyaç fazlasını paylaşmak, her bireyin ve toplumun huzuru için atılacak en önemli adımlardan biridir. Allah’ın ayetlerini unutup görmezden gelenleri Allah da unutacaktır. Ancak bu ilahi emre uyanlar, hem dünyada hem de ahirette gerçek huzura kavuşacaklardır.
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2025 | © Muhammed Rıdvan Kaya , 2025
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |