..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Özgür insan, denizi daima seveceksin. -Baudelaire
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Şiir > Toplumcu > Meral Vurgun




24 Mayıs 2005
Düşlerde Kalan  
Düşlerde Kalan

Meral Vurgun



:BGDE:




aynalarda gördüğüm al kadife yüzün
hayatın özsuyudur
her gün hayatın yaralarına
melhem gibi sürdüğüm
her gün düşlerimde büyüttüğüm
o şaşmaz o kirlenmez ruhundur
bir çiçek gibi kopartıp kendimi
göz bebeklerine dolmak
bütün soluk renkleri boşaltmak isterim

gülüşlerimin yarısı alnına nakışlı
yarısı dudaklarımda mühürlü
bütün boşluklar kristal mavi
-bir başka boyuttan gelmiş gibi-
ve şuramda ölümüne bir sevda saplı

çivileyip gözlerimi geceye
sorup durdum
-şu parlayan yıldızlardan hangisisin
içinde yudum yudum dilimi gezdirdiğim
şarap kadehinde misin yoksa
üstümü mavi ile örten bu gök
bakışınsa niye görmüyorum-

bir istiridyenin kabukları arasında
bir inci tanesi gibi
kendimi sunduğum bu hayat
bana yabancı şimdi
boğulmuşum kösnül sularında

bir ben vardı, benden önce
–düşlerimde kalan-
aramızda bir aşk vardı
çok eski çağlardan bu yana
sürüp giden ve sürüp gidecek olan
onu da alıp gittiğinden beri
yok saymışım yaşamaya dair
ne var ne yoksa

sen yokken
erguvan kokularına bile kar yağıyordu
tanrısal yüzler, tanrısal adlar
sahte ve sahtekar melekler
caniler, katiller
“insan hakları”ına soyunmuşlardı
insan soyarak, insan yakarak
karanlık mahzenlerinde

hala kitaplar yağıyordu gökten
ve peşi sıra da kötekler
sonra uranyum
ölüm tüccarları barış elçisi kesiliyordu
Musa’yı Nil’e daldırıp daldırıp aklıyordu
kendi elleriyle Firevun
ve Roma’da tarih oluyordu
son tanrının miladi elçiliği

tabusuz başıma yemin olsun ki sevgilim
dişlerinin arasından kan sızarak
onlar yine “barış” diyecekler
ve biliyorlar ki onlar da
biz bize hiç küsmedik

ve devri alem
çırılçıplak insanlığı evrenin
deri ile kemik arası isyan sıcaklığı
fırtına öncesi durgunluğu gibi denizin
ve sel gibi akarak söylenecek şarkılar
ve kalabalıklar, kalabalıklar
susmayın artık
söylenecek çok sözümüz var

ve aşk
yani sen ay can
ve can ötesi
aşkla sen ve ben
durma öyle mahzun
bu yol çok uzun
yaşayıp yaşatacağımız
daha paylaşmaya başlamadığımız
kendiyle tanışmamış bir ömrümüz var...

del gel sisleri, gör ellerimi






Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın toplumcu kümesinde bulunan diğer yazıları...
Davet
Eşkiya
Karanfil
Düet
Acılara Yaslanmak
Felluce
Beklenen Gün
Siz Bilmediniz

Yazarın şiir ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Gülüşün
YaĞmur Şiir Yazıyordu
Seni Bende Tümledim
Eksik Kalmış Bir Masal
Gece Susunca Gel
Seni Düşünmek
Sen Yoktun
Ay Destanı
Yüzündü ÖzlediĞim
Bir Bahçe Çiz


Meral Vurgun kimdir?

İnsan kendi tanımını nasıl yapar bilemiyorum ama. . . Yaşamayı inadına boynuna asmışsan, nerde ve nasıl yaşadığının hiç önemi yoktur. Sadece kim ve ne için yaşadığının bilincinde olup, uğruna yaşanacak değerleri ölümüne sahiplenebiliyorsan, sevdiklerinden ayrı da olsan her yer vatandır sana. Ve her ezilen insan sevdiğinse eğer, hiç bir zaman yalnız değilsindir. Bir yerlerde mutlaka senin gibi, seni düşünenler vardır ve hep var olacaktır. Yeter ki, soldurma sol göğsündeki kızıl karanfili. . . Meral Vurgun ESERLERİ 'yaşamak ağrısıdır bu sancısı volkan henüz doğmamış bir bebek çığlığıdır geceler boyu duvarları parçalayan geceyle gündüzün ayırdına varılamayan duvarlar arındında çınlayan içli bir haykırıştır o siz hiç ana karnında doğmamış bebeklerin duvarları parçalayan ve atomlara bölünüp dağılan gökyüzünü kaplayan o çığlıklarını duydunuz mu? ' Sürgünname Meral Vurgun

Etkilendiği Yazarlar:
Nazim Hikmet, Ahmed Arif, Enver Gökce.


yazardan son gelenler

bu yazının yer aldığı
kütüphaneler


yazarın kütüphaneleri



 

 

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Meral Vurgun, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.