..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
İnsanlığı tanımak insanları teker teker tanımaktan kolaydır. -La Rochefoucauld
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Şiir > Halk > Ömer Sedat Topal




1 Haziran 2005
Son Aşıklardan...  
Ömer Sedat Topal

:BACJ:
Düşenler böyle sevdaya,
Yanıp ta püryan olmaz mı?
Dalanlar muhit deryaya,
Coş edip umman olmaz mı?
Kutsal kitapların birinde “Önce söz vardı...” der. Türklerde bu sanki, “Önce şiir vardı...” gibi söylenebilir. Hakikaten Türklerde yapısı çok sağlam, kuralları olan bir şiir geleneği vardır. Literatürde buna Türk Halk Şiiri adı veriliyor. Aşık Edebiyatı veya aşıklık geleneği Türk Halk Şiiri’nin temelini oluşturuyor.
Aşık geleneği, günümüze kadar uzanan coşkun bir ırmak. Ancak son yıllarda, bu ırmağın sularında azalma gözleniyor. Günümüzde aşık geleneğinden yetişmiş şairlerimizden bu işi “layık-ı vechile” yapanlar, bir başka deyişle ustalıkla şiir söyleyenler az sayıda.
Şehrimizde, aşık geleneğinin klasik anlamda son halkalarından biri yaşıyor. Asıl adı İsmail Çelik olan Aşık Pervanî’yi, üyesi olduğu Eskişehir Şairler Derneği’nde hemen hemen her gün görebilirsiniz.
“Yusufelili Aşık Pervanî/Hayatı-Şiirleri-Karşılaşmaları” (*), Taner Artvinli tarafından kaleme alınmış, Pervanî’nin hayatını, şiirlerini ele alan bir eser. Aşık Pervanî, geçtiğimiz aylarda evinde bulunan bu kitabın bir nüshasını imzalayıp bana verdiğinde, bu durum, kafamda Pervanî hakkında makale yazmak fikrinin bir bahanesi oluverdi. Yazımıza Pervani’nin bir şiiriyle soluklanıp devam edelim:
“Aldanma dünyanın saltanatına,
Ömür gelir geçer tufan olursun,
Güvenme gençliğine şecaatine,
Soyunur cesedin üryan olursun.” (s. 75)
Aşık Pervanî’nin kısa biyografisi şöyle:
“Aşık Pervani, 1931 yılında Yusufeli’nin Okar (Havuzlu) köyünde dünyaya gelir. Dedesi büyük aşıklardan Aşık İkrarî’dir. Babası Ali Efendi, kendinde olmayan aşıklık geleneğinin oğlu İsmail Çelik’te gerçekleştiğini göremeden ölür. 1949 yılında aşıklığa başlayan ve Aşık Pervanî mahlasını alan Çelik, aynı yılın sonbaharında komşu olan Zor (Esenkaya) köyünde yaşayan dönemin en usta aşıklarından Huzurî Baba’yı ziyaret eder. Kaldığı bir hafta boyunca Huzurî Baba ile karşılaşmalar yapar. Aşıklığın her dalında sınavdan geçer. Pervanî buradan ayrıldıktan sonra eline sazını alır ve Anadolu’yu dolaşmaya başlar. Altı yıl süren bu seyahatten sonra köyüne döner. Daha sonraki yıllarda Sarıkamış ve son olarak Eskişehir’de fırıncılık yapan Aşık Pervanî şehrimizde yaşamaya karar verir. 1963 yılından beri de Eskişehir’de ikamet etmektedir.” (s. 21-27)
Kitabın önsözünü daha çeşitli dergilerde Pervani hakkında yazılar yazmış Mehmet Gökalp kaleme almış. İşte Aşık Pervanî’den bir kıta:
“Biz kimiz, neciyiz bilmek isteyen,
Bir kaşı Leylanın hayranıyım ben,
Aşkın pazarını bulmak isteyen,
Lal ü gevher satan dükkanıyım ben.” (s. 87)
Aşık Pervanî, “badeli aşık”lardan. Köyünde, 18 yaşındayken tarlada armut ağacının altında uyuyakalır. Rüyasında Kenan İlinden Nazlıhan adında bir kızı görür ve aşık olur. “Bade içirilir.” Uyandıktan sonra köyüne döner. Köyün marangozlarından Ahmet Usta’ya bir saz yapmasını ister. Ve aşıklık böyle başlar.
Aşık Pervani’den bir kıta şiir daha:
“Gene göz yaşlarım aktı süzüldü,
Dertlerim yan yana sıralananda,
Zağ vurdu kalbime candan bezdirdi,
Kaderin okuyla yaralananda.” (s. 107)
Kitabın basılması için kaynak bulamayan Taner Artvinli’ye, turistik gezi için Yusufeli’ye gelen Amerikalı çift, Elizabeth ve Landon Thomas çifti maddi katkı sağlarlar. Aşık Pervanî bir şiirinde bunu şöyle dile getirir:
“Sağolun, sahip çıktınız kitaba,
Minnettarız sizin gibi ahbaba,
Pervan’dan Thomas’a merhaba,
Parlak olsun istikbaliniz efendim.” (s. 12)
Kitapta, Aşık Pervani’nin şiirleri; Destanlar, Koşmalar, Semailer, İlahiler ve Divan Tarzı Şiiler bölümleri ile yer almış. Kitabın sonunda Pervani’nin çeşitli aşıklarla olan karşılaşmaları yer alıyor.
Aşık Pervani mahlaslı, İsmail Çelik’e sağlıklı ve uzun bir ömür diliyorum.

(*) Artvinli, Taner (2001). Yusufelili Aşık Pervanî / Hayatı-Şiirleri-Karşılaşmaları, Ürün
Yayınları, Ankara.



Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.


Yazarın şiir ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Savaşın Kangren Olmuş Yüzü

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
"Cehalet Vadisi" [Roman]
Kitap Medeniyeti [Deneme]


Ömer Sedat Topal kimdir?

Eskişehirliyim.


yazardan son gelenler

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Ömer Sedat Topal, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.