Eğer bir kelebeği sevebiliyorsak, tırtıllara da değer vermemiz gerekir. -Antonie de Saint-Exupery |
|
||||||||||
|
Saatler, geceyle akşam arasını göstermekte. Yıldızlar bile serilmedi gökyüzüne daha.. Oysa bir yıldız misali yüreğimi senin gözlerine serdim. Bu satırları okurken sen kelebeğin sırtına uzanıp dinlendir gözbebeklerini. Kirpiklerini yıldızlara yaslayıp mavi düşlerde büyüt yüreğini. Bedeninin acıyı solduğunu, yüreğinin geçmişe sürgülü olduğunu biliyorum. Gözyaşların geçmişten miras kalsa da ne olur geceye kapat gözlerini. Emanet diye üzerine giydirilen acılarını kendime evlat edinmişken sen umutlara tutun. Ve bir günahına şu fakir yüreğimi kefil göstermişken ne olur sen hayata gülümse. Bu gece her şeyi unutup gözlerini kapat hayali bir Cennete.. Rahatça uyu diye gökyüzünden yıldızları çalıp yatağına serpiştiriyorum birer birer. Ve üşüme diye “ bedeli peşin ödenmiş “ umutlarımı seriyorum üzerine. Gözlerini kapattığında umuda, ben baharın naif kokusunu işliyor olacağım nefesine. Saçlarını çözüp fesleğen kokulu yastığa başını koyduğunda ben mavi düşlerini motifleyeceğim gözlerine. Hatırlar mısın ne zaman yüreğimle nefesine dokunmayı düşlesem; gece yıldızlara gebe kalıyordu her defasında. Dudaklarına kirlenmemiş mavi köpükleri sürdüğümde nice boynu bükük çiçekler filizleniyordu kurak toprağımda. Ve sen uyurken yaralı yüreğimle kaç kez yama vurdum kanayan yaralarına. Kaç keza yüreğimi közledim bir günahına. Düşlerimi ateşlere rehin verip kaç kez gözyaşlarımla yıkadım ayak izlerini. Ve sabah olmadan gözlerinde, kaç kez yüreğimle kuruladım Cennet kokulu terini..Haydi, bu kadar delice seviliyorken geceye kapat düşlerini..Yüreğimde yaşıyorken baharların dudaklarına ser ıslak nefesini. Ve yüreğim yüreğinde nefes alıyorken dizlerimde uyut uykusuz gözlerini.. İki dudağından havaya karışan her kelimede duruyordu sanki zaman. Akmıyordu mevsimler. Seni seviyorken mevsimler hep baharları gösteriyordu. Seni düşünürken hep yağmurlar gözlerinden yüreğime düşüyordu. Güneş, yakmıyordu tenimi. Ayazlar, işgal etmiyordu gönül evimi..Sevginle değişti hayatım. Her aydınlıklarda anıldı gözlerim. Hep baharlara sarıldı nefesim. Seni seviyorken zaman hep mutluluklara akıyordu. Vuslat hep dilimin ucunda bize dua ediyordu. Yağmur, kirpiklerinde yıkandığı için bu kadar ıslak. Güneş, yeni sabahlara gözlerinde uyanıp ılık nefesinde soluklandığı için bu kadar sıcak. Susuz Anka kuşları senin gözbebeklerinden hayatı içtikleri için umuda delicesine kanatlanıyorlar. Ve küskün çicekler senin avuçlarında yeşerdikleri için mutluluklara tomurcuk açıyorlar. “Geceye kapat gözlerini. Umuda nefes alıp Sevdama ser yüreğini. Hasreti yakıp Vuslata bırak sevda kelimelerini. “ 17.06.2006 22:00
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © ismail sarıgene, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |