Ölümden sonra yeni birşeylerin olduğu konusunda umutluyum. -Platon |
|
||||||||||
|
İnsan duygu ve düşüncelerini ifade ederken, kendine olan öz güvenin önemi, daha belirgin bir şekilde öne çıkar. Bizzat muhatap olduğu ferdi tanıdığı vakit veya bulunduğu meclisin salt çoğunluğunun güvenini kazandığı zaman meselesini, sahip olduğu bilgiler ölçüsünde ifade ederken, kendini rahat hissederler. Öz güven nedir, nasıl elde edilir, gerekçesi nelerdir, kazanımları ne şekilde tezahür ediyor diye sorabileceğimiz gibi, aksi istikamette ise, ferdin özgüven sahibi olamamasının temel sebepleri neler denebilir. Kişiliğin oluşumu hangi faktörlere bağlıdır, direkt ailenin katkısı tartışılamaz ise, o zaman dolaylı olarak çevrenin etkisi hangi ölçüde etkilidir. Eğitimin salt okul olarak anlaşılması yozlaşmalara kapı aralamıyor mu? Okullar da verilen eğitim ile o seviyeye kadar ailemizden aldığımız eğitim, neden çatışıyor ve dolayısıyla bizleri durağan hale kimler getiriyorlar. Çakışan bu bilgileri çocuklarımız hangi kanaatle yorumlayacaklar ve kimlerin bilgisine daha çok itibar edecekler. Kültür bütünlüğümüz nedir ve nasıl olmalıdır? Pozitif bilimin, eğitim için çok şey anlatmadığını, fen bilimleri olması sebebiylede işlem ve kurallarını izah ettiği biliyoruz. O vakit bizler için daha zaruri olan sosyal bilimleri neden ihmal ediyoruz? Fert bazından toplum bütünlüğüne geçtiğimiz vakit, son derece ve önemle ihtiyacımız bulunan, güven ortamının tekelleştiğini gözlemliyoruz! Tekelleşmenin müsebbiplerini tespit ederek, tahribat ve yozlaşmaları daha ne zaman durduracağız? Yaşadığımız toplumda, kimliksiz, kişiliksiz olan, milli ve manevi değerleri ruhunda silinmiş bulunan, en önemli derdi rezil olmadan menfaat tellallığı yapmayı her halükarda fırsat sayanlar. Kendinin veya varsa efradının mal ve can güvenliğini korumak ve sağlamak adına hak, hukuk tanımadan hak gasp edenler, Nasıl ve nerede nihayet bulacağını bilemediğimiz hayatı yaşarken, bir gün mutlaka terk edeceğinin hesabını yapmadan yaşayanlar. Ve her geçen gün bu tiplere aşinalığımız arttığından tercihlerimizde benzerlik kaçınılmaz olacağı muhakkaktır Bu nevi insanlara duyarsız kalanlar, hayatın bir bedeli olduğuna inanmayanlar, bu uğurda bir gayreti, bir miktar teri esirgeyenler! Bu maksada binaen tefekkür etmeyenler, herkes uydu bende uydum diyenler, çocuğunun, hanımının isteklerine her zaman öncelik tanıyarak, asıl’ı unutanlar utansınlar! Utansınlar mangalda kül bırakmayanlar, safahatlarında ölçü tanımayanlar, zevki uğruna en sevdiklerini aldatanlar becere biliyorlarsa utansınlar. Kaç zamandır milli ve manevi bütünlüğü iliklerine kadar hazmetmiş, böylesi monoton ve mat küreselleşmeden muzdarip olmuş, yazarları, şairleri, mütefekkirleri, toplumun öncüleri yapmayanlar utanabilecek güçleri varsa utansınlar. Mustafa CİLASUN
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Mustafa Cilasun, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |