Şiir, tarihten daha felsefidir ve daha yüksekte durur. -Aristoteles |
|
||||||||||
|
Sen öyle umarsız uyusan da bir köşede İşte bu yüzden, sırf bu yüzden işte Yaşamdan çok ölüme yakın olduğun için Seni bu denli yıktıkları için Yaşamımın gizini vereceğim sana Senin kelimenle ‘yaşamının’ gizini verince, benim kelimem olan ‘hayatımın’ gizini bulacak mıyım şairem? "Dünya sevgisi değil, sevgi dünyası" demişti sakalını sıvazlarken Hz. Dedem... Kelimeler, satranç tahtasında dönerken aklımla değil, sezgilerimle yapıyordum hamleleri... Ben, böyle umarsız uyusam da bir köşede, senin rüyalarını da görebiliyordum... Sen, salına salına iniyordun rüya şehrinin merdivenlerinden... Her basamakta farklı bir renk oluyordu elbisen... Ben... Uyuyordum... Ama çılgın bir renk nehri akıyordu zaman ırmaklarından... Çiçekler nehir nehir akıyordu... Eflâtun, mor, sarı... İmgeler yağıyordu göklerden üzerine… Ve… Ve benim rüyalarıma sığmayacak kadar resimler yapıyordun... "Dün gece sen uyurken Çiçeklere su verdim Ve insanların korkunç Öykülerini anlattım onlara" Ben böyle umarsızca uyurken sen başımı okşadın... Üstümü örttün... İsmimi fısıldadın... Çünkü... Çünkü üşüyordum ben biliyordun... Çünkü ben yırtıcı hayvanlardan çok böceklerden korkuyordum! Çiçeklere olanları anlattın! Beni yalnız onlar anlıyordu çünkü. Ben rüya kapısında tabir meleğini bekleyen ve elleri ezelden sır kokan çocuktum biliyordun! Bu yüzden içinde kıyamet kopuyordu! Bu yüzden içine doğru ağlıyordun! Bu yüzden senin ağlayışların peçeliydi değil mi?.. Düşlerin peçeliydi?.. Ama... Yine de... Elleri sır kokan bu çocuğu seviyordun... Çünkü ben senin uzak ve yetim mısralarındım! Çünkü benim hikâyemdeki derinliği gördükçe ne kadar yüksekte olduğunu fark edip korkuyordun! İşte bu yüzden... Sırf bu yüzden beraberce uyanalım istiyordun düşlerden. Ama ben… Ben... Çok derinlerdeydim... Çok derinlerde… İşte bu yüzden... Sırf bu yüzden... Yaşamdan çok ölüme yakın olduğumu biliyordun! Bu yüzden böceklerin korkunç öykülerini anlatıyordun çiçeklere. açelya hiç susmuyordu! Menekşe ise hıçkıra hıçkıra ağlıyordu! "Dün gece sen uyurken Yüreğim bir yıldız gibi bağlandı sana İşte bu yüzden, sırf bu yüzden Yeni bir isim verdim sana Destina..." Ben böyle umarsızca uyusam da köşemde, sen biliyordun kim olduğumu... Bir kuyruklu yıldız değildim, biliyordun... Uydu değildim büyük gezegenlerin etrafında dönecek… Bu yüzden bir yıldız gibi bağlandın... İşte bu yüzden, sırf bu yüzden yeni bir isim buldun bana; Destina… Yaşamdan çok ölüme yakın olduğum için... Beni bu denli yıktıkları için… Beni bu denli yıktıkları için... Beni bu denli yıktıkları için... Elleri sır kokan bu çocuğa yaşamın gizini vereceğini vaad ettin... Ve ben... Bir köşede masumca uyurken bu sırrı söyledin… Ben… Ebediyyen sustum… Sustum... Sustum... Uyandığımda ‘sır’ düş şehrinin aynalarında kalmıştı... Sen ise hâlâ aynı şiiri okuyordun... "Sen öyle umarsız uyusan da bir köşede İşte bu yüzden, sırf bu yüzden işte Yaşamdan çok ölüme yakın olduğun için Seni bu denli yıktıkları için Yaşamımın gizini vereceğim sana" Şiir Lale Müldür Saliha Malhun www.sanatalemi.net
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Fazıl Akçil, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |