Durgun bir günün sancýlý akþamýndayým. Bir mutluluk doðursun diye bekliyorum yorgun karanlýk. Zor gelmeye baþlar yavaþ yavaþ güneþe uyanmak artýk. Çünkü sonbahardýr mevsimin adý. Ýncir aðacýnýn uðursuzluðu tadýnda hüzünler býrakýr gönlüme. Pencereyi açýp binalar arasýnda dolaþan sese doðru bakma ihtiyacý duyuyorum suni bir istekle. Görünmeyen ama hissedilen bir þey bu; rüzgâr… Aksi, kýzmýþ, diþleri dökük bir amca gibi hýrsla homurdanýyor. Herkes koþuþturmanýn elinden tutmuþ amcanýn þerrinden kurtulmak için acele ediyor. Amca ise hiddetiyle dikkatleri üzerine çekiyor ve saniyeler içinde milyonlarca yaðmur damlasý etrafýna toplanýyor. Tüm damlalar aralarýnda fýsýldaþýyor. O kadar yoðun ki kulaklarý boðan bir uðultu silsilesi. Bu kargaþayý herkes farklý yorumluyor. Biran sýyrýlýyorum, büyüleyici bir kokuyla gözlerimi kapatma ihtiyacý duyuyor ve derin derin nefes alýyorum. Aman Allah’ým! Bu nasýl bir haz? Uzaklaþtýkça uzaklaþýyor, ama korkmuyorum. Adeta bir kafein etkisi yapýyor bu koku saniyeler içinde baðýmlýsý olup çýkýyor insan. Ne aþk bunun adý ne ölüm. Aþýk olup ölmemekle, ölüp aþýk olmamak arasýnda ince bir çizgi.Bu cennetten aþaðý indiðinde amcanýn hýrýltýsý hafif bir homurtuya dönüþmüþ,damla kalabalýðý ise çoktan terk etmiþ sokaklarý.Biçimsiz bakýþlarým muazzam hafiflikteki narin bir yapraðýn süzülüþüne takýlýyor,betonlar arasýna sýkýþmýþ minik bir aðacýn çýplaklýðýný saklayan son birkaç tanesinden biri.Ama ‘yapraðýn kaderi düþmekmiþ’.Unutulmaz bir hakikat her insan kollu bacaklý bir yaprak düþene kadar.