Melek yeni gelenleri bekliyordu, mesaisi dolmak üzereydi. Şöyle bir gece gelenleri düşündü, aslında sakin bir gece olmuştu. Ne bir kaza olmuştu, ne bir zehirlenme? Birkaç eceliyle ölüp gelen vardı, bir de öldürülen mafya babası. Yerleştirilmeleri de nispeten kolay olmuştu. Ölenlerden biri öyle sıradan yaşamıştı, etliye sütlüye pek karışmamıştı. Ağzını açıpta haklıya haklısın, haksıza haksızsın dememişti. Taraf olmamıştı, aklımı kesmiyordu? Öyle olsaydı iş kolaydı, doğru cennete. Tek düşündüğü kendisiydi, cüzdanımı nasıl doldururum nerden ne çıkar sağlarım? Aslında baktığında kimseye zararı dokunmamıştı peki ya yararı? Kriterler nasıl olmalı?
Ya mafya babasına ne demeli? Onca adam öldürmüştü, ama bir o kadarda insan hayatı kurtarmıştı, merhametliydi, yoksul doyurur, kimsesiz çocukları okuturdu. Yaşlıya yoldaş, yoksula kardaş türünden biriydi. Bu konularda cümle âleme gelmiş nadir insan evlatlarından biriydi. Ee, gel de şimdi karar ver. Nereye koyacağız bu adamları? Eskiden işler çok daha kolaydı. Adam kötüyse kötü, iyiyse iyiydi, ak mı kara mı belliydi. Ama şimdi öyle değildi ki. İnsan yapısı çok karmaşıklaştı. Ne cenneti doğrudan hak eden mükemmel insan vardı, ne de cehenneme doğrudan gönderilecek şeytanlar.
Artık tek başına karar vermekte zorlaşmıştı, bu sistemin tamamen değişmesi gerekiyor. Bunu yüce kişiye iletmeliydi. Biliyordu onun işi başından aşkın, insanoğlu gitgide çoğalıyor. Doğal afet, savaş, virüsler, hiç biri fayda etmiyor kulları azaltmaya. Alınan bütün önlemler boşa. Ama ben ne yapacağım? Bari bir komisyon olsaydı, bıktım bu ney düğü belirsiz karakterleri bir yerlere yerleştirme işinden. Bir de sadece cennet-cehennem olunca da işler karışıyor. Bari ara katlar da olsaydı. Mükemmellerin gittiği cennete huriler dünya güzeli olurken, ara kademelerde kademe derecesine göre güzellikte huriler olabilir mesela. O zaman bir de huri güzellik yarışması düzenlemek lazım. Yine bir juri düzenlemek gerekecek, ne de olsa güzellikte de göreceli. Bir de insanların bilinçleri de gelişti, eskiden sadece huriler var diye cenneti pazarlıyorduk insanlara. Peki ya kadın cinsi? Şimdilerde demiyorlar mı peki erkeklere huri var da, bize ne var? Yarın o bürgün ara cinsiyettekilerde çıkıp hak iddia ederlerse ne olacak? Bütün kuralların değişmesi gerekiyor olmaz bu işler böyle. Dünya değişti, insanlar değişti, biz aynı kalmışız. Yürümüyor işler böyle. Bende yoruldum artık, emekli mi olsam ne? Yerleşsem bende cennetin bir köşesine.
Ekim 2010