..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Dilerim, tüm yaşamınız boyunca yaşarsınız. -Swift
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Eleştiri > Politik Olaylar ve Görüşler > hasan tülüceoğlu




11 Şubat 2011
Mezapotamyanın Nemrutları ve Mısırın Firavunlarından Postmodern Batılı Yeni Sahiplerin Kısmı Demokrasi Vaadeden Yeni Ortadoğu Düzenine  
hasan tülüceoğlu
Halka fazla özgürlük tanımayan rejimler hem bir açıdan değiştirilemeyecek kadar kökleşip gerektiğinde efendilerinin dediklerini yapmayacak bir konuma gelirken bilişim teknolojisinin artık sınır ve rejim tanımadığı günümüzde halkların ‘Batılı Sahip’lere bağlanıp daha rahat yönetilebilmesi için bir miktar demokrasi gerekiyordu.


:BCIA:
MEZAPOTAMYANIN NEMRUTLARI VE MISIRIN FİRAVUNLARINDAN POSTMODERN BATILI YENİ SAHİPLERİN KISMI DEMOKRASİ VAADEDEN YENİ ORTADOĞU DÜZENİNE

Hasan TÜLÜCEOĞLU

Beş sınıflı ancak iki derslikli ‘Tülücüler İlkokulu’nda iki derslik arasındaki girişinde ‘müdür’ yazan küçük odadan kırmızı yazılı Cumhuriyet gazetesi okuyan öğretmenin zaman zaman çıkarıp sınıfa astığı Türkiye ve dünya haritalarında bir üst sınıfta aşık olduğum kızla uzun teneffüslerde öğretmenden öğrendiğimiz şehir bulmaca oynardık.

Öğrencilik hayatım boyunca yoksunluk kaynaklı zorunlu ders kitaplarım dışında hiçbir zaman atlasım olmadı. Çocukluğumda bize sorulan bilmecelerde de geçen atlasın kelime anlamını bile çok sonraları öğrendim. Ancak ortaokul ve lise öğretimimde pek görmediğim ama ‘Tülücüler İlkokulu’nda çeşit çeşit gördüğüm haritaları adeta hafızama kazıdım. Bugün bile Türkiye haritasını tüm ayrıntılarıyla ezbere çizerim.

Birden üçe kadar üç sınıf birlikte okuduğumuz şirin ilkokulun karatahtasında asılı Dünya haritasında Asya ve Afrika’daki Müslüman ülkelerin düz çizgiler halindeki sınırları o zamandan dikkatimi çekmişti. Sınır çizgileri çok belirgin olarak cetvelle çizilmiş gibi düzdü.

12 Eylül’le başladığım liseden Atatürkçülük ruhuyla geçtiğim üniversite ortamında bazı gerçekleri farklı şekillerde işitiyor, merakla okuyor ve bir oyun olarak ilkokulda hep baktığım o dünya haritasını yavaş yavaş okumaya başlıyordum.

Evet, Rönesans ve reform sonrası dünyayı yönetmeye başlayan Batı maalesef bu yönetimine devam ediyor. Bunun içindir ki koca bir imparatorluk kısa sürede çatırdayıp yıkılıyor. Onun geride bıraktığı topraklar üzerinde Batılılar yöneticilerini ve sınırlarını cetvelle çizip belirledikleri hatta isimlerini bile kendileri koydukları küçük küçük devletçikler kurdular. Adları cumhuriyet olmakla birlikte monarşik yada totaliter rejimlerdi bunlar. Saddam benzeri küçük operasyonlarla bunlar değişmeden bu güne kadar geldiler. Bu rejimlerin en belirgin özellikleri ise dine özelliklede siyasal İslam’a karşıt yaklaşımlarıydı. Zira Batılı efendiler temeli dine ve din birliğine dayalı Selçuklu ve özellikle Osmanlılardan çok çekmişti. Gücünü dini değerlerden alacak bir devlet yeniden bir Osmanlıyı tetikleyebilirdi. Bunun için cetvelle çizilmiş rejimler hep ama hep buna karşı reflekslerini geliştirdiler. Zira efendileri onlardan bunu istiyordu.

     “Sap döner keser döner gün olur hesap döner” halk ifadesiyle zaman geldi hesap değişti. Batılı sahiplerin yönetim ekseni ABD’ye kaydı. Halka fazla özgürlük tanımayan rejimler hem bir açıdan değiştirilemeyecek kadar kökleşip gerektiğinde efendilerinin dediklerini yapmayacak bir konuma gelirken bilişim teknolojisinin artık sınır ve rejim tanımadığı günümüzde halkların ‘Batılı Sahip’lere bağlanıp daha rahat yönetilebilmesi için bir miktar demokrasi gerekiyordu. Hem batı kültürünün hamulesinde yoğrulan siyasal İslam artık yumuşatılmıştı. Güce ulaşsalar bile Osmanlı gibi dünyayı ele geçirme ve yönetme hedefleri olmayacaktı. Üstelik dindar yöneticiler firavunların mirasını devam ettiren mevcutlardan daha çok bağlılardı ‘Batılı Sahip’lerine. Nasıl mı anladılar? Zira bazı yerel ve bölgesel uygulamalar yaptılar. Yeni ‘Batılı Sahip’ler kendinden başka güç istiyor ancak bir efendi olarak kendine bağlı olmayı şart koşuyorlar. Güçlü olsun, hatta bölgesel güce ulaşsın Mısır’ı Mezopotamya’yı yönetsin amma illaki batılı yeni sahiplerine bağlı kalsın.

Postmodern yeni ‘Batılı Sahip’lerin dedelerinin cetvelle çizip belirlediği Tunus, Mısır gibi ülkelerde halk ayaklanması diye bize servis yapılan olaylar çağdaş batılı sahiplerin yeni bir sınır ve rejim belirleme müdahalesidir. Hiç beklemeyin ne Nemrut ve Firavunlar tamamen gidecek nede halk ayaklanması tam bir demokrasiye kavuşacak.

İşte size iki derslikli bir ilkokuldaki haritaları zihnine nakşederek bakış açısını geliştiren öğrencinin yetişkin olarak Ortadoğu haritasıyla ilgili bir yorumu.

Ha burada yirminci yüzyılın dahi yazarı George Orwell’ı hatırlatayım. Hazır Mısır’daki olaylar gündemdeyken onun ‘hayvan çiftliği’ ve ‘1984’ adlı eserlerini okumanın tam zamanı. İnanın hem gülecek hem düşüneceksiniz.

.Eleştiriler & Yorumlar

:: Göz Boyama Opresayonları
Gönderen: İbrahim Kilik / , Türkiye
18 Şubat 2011
Tebrikler, ifade ettiğiniz gibi, üçüncü dünya ülkelerinde yaşayan halklara Kendi işlerine gelecek kadar demokrasi. Gerçek Demokrasiye kendileri layık. Mısırda,Tunus'ta , Cezayir'de göz boyamaca. Emperyalizmin ayak oyunları.Sömürü ve kan emmenin postmoderncesi... Kaleminiz velut olsun...




Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın politik olaylar ve görüşler kümesinde bulunan diğer yazıları...
Kaddafi Tamam da Masum Halk ve Müslüman Halkların Geleceği Ne Olacak!
Yumurtayı Hangi Ucundan Atmalı?

Yazarın eleştiri ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
İlk Batılılaşma Kahramanımız: II. Mahmut
Türkçe Olimpiyatları ve Kelebek Etkisi
Yoksa İstanbul, Hiç Bizim Olmadı mı?
Allah"tan Tanrı"ya, Tanrı"dan Rabbe!
"Muhteşem Yüzyıl"ın Masumiyeti
Mithat Paşa"dan 28 Şubat"a, Ehl - İ Beyti Hanedanlaştırma
Asım’ın Nesli Akif’i Bıraktı mı?
Seçmeli Kuran Dersleri Bedrin Aslanları Kadar Şanlı mı?
Geçmişle Teselli Edilmek
7. 2"ler Kader Mi?

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Tülücüler İlkokulu [Öykü]
Otoyoldan Tren Gelmiyor [Deneme]
Hz. Ömer"in Demokrasisi [İnceleme]
Mızıka - İ Hümayun"dan Senfoni Orkestrasına Mehteran Güncellemesi [İnceleme]
Lale Devri'nin Demokrat Havası [İnceleme]
Kesintisizi Kesmeden Kur’an Dersleri [İnceleme]
Dizisine Bak Toplumunu Anla [İnceleme]
Yüzde Ellinin Kodları [İnceleme]
İktidar, Uçkur ve Huri [İnceleme]
Avrupa"ya Açılan İlk Pencere [İnceleme]


hasan tülüceoğlu kimdir?




yazardan son gelenler

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © hasan tülüceoğlu, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.