Umutlar, tersine çevrilmiş anılardır. -Anonim |
|
||||||||||
|
Her insan Allah’ın rahmetine ve korumasına muhtaçtır; bu nedenle O’nun rızasını kazanma çabası içerisindedir. İnfak da Allah’ın rızasını kazanmaya vesile olacak bir ibadettir. Kur’an’ın, "Ey iman edenler, kazandıklarınızın iyi olanından ve sizin için yerden bitirdiklerimizden infak edin. Kendinizin göz yummadan alamayacağınız bayağı şeyleri vermeye kalkışmayın ve bilin ki, şüphesiz Allah, hiçbir şeye ihtiyacı olmayandır, övülmeye layık olandır. (Bakara Suresi, 267) ayetiyle inanan insanlara, hoşlanmadığı ya da zaten atacağı şeyleri vermeye kalkışmak yasaklanır. İnsanlara gösteriş amacıyla ya da infak etmiş olmak için vermek, kişiye Allah Katında bir şey kazandırmaz. Bu nedenle mümin, Kur’an ahlakının ruhuna ters düşen bu davranıştan dikkatle sakınır ve sevdiği şeylerden verir. Çünkü sevdiği şeyden vermesi onu iyiliğe ulaştıracaktır: Sevdiğiniz şeylerden infak edinceye kadar asla iyiliğe eremezsiniz. Her ne infak ederseniz, şüphesiz Allah onu bilir. (Ali-imran Suresi, 92) Kişiyi gerçek anlamda iyiliğe ulaştıracak olan önemli ahlak özelliklerinden biri özverili olmaktır. Özverili insan, Allah’ın hoşnutluğu amacıyla, değer verdiği şeylerden düşünmeden, seve seve vazgeçebilir. Özveri, Allah’ın hoşnutluğuna öncelik vermesi, Rabb’i için kendi çıkarlarını bir yana bırakması ve bu yolda maddi manevi tüm zorluklara göğüs germesidir. Ancak insan nefsi bazı kötü ahlak özelliklerine yatkın yaratılmıştır. Bunlardan biri de bencilliktir. Nefsini terbiye etmediği takdirde, bencillik kişinin tüm yaşamına hakim olabilir. Bencil kişi, herkesten fazla kendini hatta sadece kendini ve çıkarlarını düşünür. En iyiyi, en güzeli, en mükemmeli kendisi için ister. Herkesten anlayış ve fedakarlık bekler. Yaşadığı bir zorlukta, yakınlarının, kendisi için her türlü sıkıntıyı göze almalarını, her şeye rağmen kendisine destek olmalarını bekler. He zaman kendi rahatını ve konforunu düşünür. Yalnızca kendisine gelecek bir zararı fark ettiğinde, değer verdiği şeyleri gözden çıkarır. Bu kuşkusuz nefsani bir zayıflıktır ve kişi kendini ancak Kur’an ahlakını yaşayarak düzeltebilir. Allah’ın beğendiği güzel ahlakın bilincinde olan insan, yaşamının her anında özveride bulunabileceği ahlaka ulaşabilir. Çok açıktır ki beğenmediği şeyi infak etmek, ibadetin amacından sapması, infaka gösterişin karışması demektir ve bu Allah’ın razı olmayacağı bir davranıştır. Görünürde infak etmiş olmak amacıyla vermek insanı iyiliğe eriştirmez. Bu nedenle müminin, Kur’an’ın ruhuna aykırı olan bu hatadan sakınması gerekir. Ve gösteriş için infak inkarcılara has bir tavırdır: Ve onlar, mallarını insanlara gösteriş olsun diye infak ederler, Allah’a ve ahiret gününe de inanmazlar. Şeytan, kime arkadaş olursa, artık ne kötü bir arkadaştır o. (Nisa Suresi, 38) Beğenmediğimiz, bayağı şeyleri başımızdan savmak için vermek temizlik yapmaktır; Allah katında beğenilen gerçek temizlik ve arınma ise sevdiğimizi, bizim için değerli olanı vermektir.
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Fuat Türker, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |