..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
Bilgi sakalla ölçülmez. -Moliere
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Bilimsel > Fizik > Taner SARGIN




15 Temmuz 2011
Bilimin Iþýðýnda Doðayý ve Evreni Doðru Kavramak  
Evrenin Bilincinden Ýnsanýn Bilincine Bir Çýkarým Derinlik

Taner SARGIN


Cisimler kütleleri oranýnda çevrelerine gravite denilen parçacýklar yayar. Kütlenin çekim alanýna giren küçük cisimlere gravitasyonal parçacýklar merkeze doðru bir kuvvet uygular. Düþen cisim merkeze yaklaþtýkça uygulanan kuvvet de artar. Kütlesi büyük olan cisimler yaydýklar gravite sayesinde daha geniþ alana yayýlmýþ bir çekim etkisine sahipken yüzeylerindeki çekim de kütlesi oranýnda büyür.


:CCBA:




‘’Aðýrlýk deneyleri ve Kepler’in gözlemleri, Newton’un, gezegenleri yörüngelerinde tutan kuvveti keþfetmesini saðladý. Newton, hem onlarýn hareketlerinin nedenlerini hem de, ancak yüzyýllarý gerektirebilecek bir çalýþmadan beklenebilecek bir doðrulukla, onlarýn hesaplanmasýný öðretti… Newton, maddenin, aklýmýzdan bile geçirmediðimiz özellikleri olabileceðini düþünmemize yol açarak ve bütün bu özellileri bildiðimizi sanarak gülünç bir inanç içinde bulunmaktan kurtarýrken, felsefeye ne gibi bir kötülük yapmýþ olabilir ki?’’ ‘Bilimler, sanatlar ve zanaatlar Açýklamalý sözlüðü’ yani Dýderot ve D’Alambert’in kaleme aldýðý Tarihte yazýlmýþ ilk Ansiklopediden D’Alambert’in yazdýðý öndeyiþten bu alýntýyý yaptým. Bu arada kitabýn çevirisi Selahattin Hilav’a ait.

Maddenin bir birini çekmesindeki nedeni hiç merak eden oldu mu bilmem. Elma Newton un kafasýna düþtü de neden düþtü? Bu doðal bir olay ve bu güne kadar birçok kiþinin baþýna gelmesi kuvvetle muhtemeldir. Ama Newton bunu es geçmedi ve düþündü.

Newton’dan sonra da birçok geliþme oldu ve bu geliþmelerin yolunu açan Newton idi. Mesela Newton zamanýnda bilinmeyen baþka bir kuvvetten bahsediliyor. Fizikteki bu beþinci kuvvet bizim temel eðitim öðretim müfredatlarýmýza daha girmedi.

Kesinleþmiþ bilgilerimizden devam edelim. Cisimler kütleleri oranýnda çevrelerine gravite denilen parçacýklar yayar. Kütlenin çekim alanýna giren küçük cisimlere gravitasyonal parçacýklar merkeze doðru bir kuvvet uygular. Düþen cisim merkeze yaklaþtýkça uygulanan kuvvet de artar. Kütlesi büyük olan cisimler yaydýklar gravite sayesinde daha geniþ alana yayýlmýþ bir çekim etkisine sahipken yüzeylerindeki çekim de kütlesi oranýnda büyür. Yakýnýmýzdan bir örnek verirsek Ay yerkürenin altýda biri kadardýr. Ayýn yüzeyinde bir insan on kilogramkuvvet geliyorsa dünyada altmýþ kilogramkuvvet gelir. Bu insan Yerkürede bir metre sýçrayabiliyorsa Ay yüzeyinde altý metre sýçrayabilir. Bu örnekten þu sonucu da çýkarabiliriz. Küçük kütleli cisimler çekim kuvveti az olduðundan atmosfer tutamazlar. Dünya kütlesinin on katý büyüklükteki bir gök cisminde ayný insan altý yüz kilogramkuvvetle yüzeye çekilir. Araþtýrmacýlar evrende yaþam ihtimali olan cisimleri araþtýrýrken bu gibi ölçütleri gözetirler.

Kütleyi ve çekim etkisini daha iyi anlamak için düz çarþaf örneði verilir. Gergin ve her noktasýndaki gerilim eþit olan bir çarþafýn üzerine büyüklü küçüklü bilyeler atýn ve gözlem yapýn. Bilyeler çarþafýn üzerinde kütleleri oranýnda bir derinlik oluþtururlar. Çevrelerinde içe doðru bükülmenin yani derinleþmeye baþladýklarý çizgiyi kütle çekim alanýnýn baþladýðý sýnýr olarak düþünebilirsiniz. Büyük kütleli cisimlerin çekim alanýna düþen küçük cisimler bu eðimi kullanarak düþer.

Peki, baþka ve daha büyük kütleli bir çimsin etkisinde hýzla hareket etmekte iken yolu bahsettiðimiz cismin tam çekim sýnýrýndan geçerse ne olur? Etrafýnda dönmeye baþlar ve yoluna devam edip diðer yüksek kütleli cisim üzerine düþecektir. Hýzý limitin üzerinde ise birkaç turdan sonra kaçýp yoluna devam eder. Yavaþ ise cismimizin etrafýnda dönerek yavaþ yavaþ yüzeye yaklaþýr ve çakýlýr. Tam limitte ise sonsuza dek döner. Bu kurguladýðýmýz sisteme etki eden diðer cisimlerin çekim gücü benzer cisimlerin biri birleri ile olan çekimi de dâhil ederek, Evrendeki kaos olarak algýlanan sistemi anlamaya baþlarýz. Ay’ýn yeryüzüne bazen yaklaþýp bazen uzaklaþmasý dünyanýn güneþ etrafýndaki yörüngesinin tam bir daire deðil elips olmasýný ve benzerlerini daha iyi anlayabiliriz. Bu sitemleri ister mekanik, ister diyalektik isterseniz ilahi bir güç ile izah edebilirsiniz.

Ýnsanlar da bilinçleri oranýnda derinliðe sahiptir. Bilinçteki derinlik ne kadar büyükse alaný da o kadar geniþtir. Mesela yukarýda adý geçen Newton ve birçok düþünürün derinliði sayesinde yol almaya çalýþýyoruz. Farkýna varmammýz gereken þey, dünyada yaþýyor muyuz yoksa iþgal mi ediyoruz? Ýnsan faaliyeti sonucu canlýlarýn yaþam alanýný daraltýyoruz. meydana getirdiðimiz dýþsallýklarla iþgal ettiðimiz alanýda yaþanamaz hale getiriyoruz. 17. yüzyýlda doruk noktasýna ulaþan bilimsel devrim deðerli düþünürleri sayesinde yaþadýðýmýz dünyayý doðru algýlamamýzý saðladý. bu gün yaþadýðýmýz bilimsel geliþme deðil teknolojik gelimedir.

Çoðu kimse bilim ve teknolojiyi beraber telaffuz ederken doðru olan bunlarýn ayrý olduðunu bilmemiz gerektiðidir. Ýnsan metalleri daha sert metallerle yontarak þekil verirken ancak ikibin yýl sonra bunlarý eriterek kalýba dökmeyi ve þekil vermeyi öðrendi. bu ciddi bir geliþmedir. Ama insan yaþamýna dayatýlan imaj ve tüketim kültürü sonucu, cep telfonunun icadýndan sonra tri ci telefonlarýn icat edilmesi bilimsel bir geliþme deðildir.

Madde üzerinde insan elinin etkinliði ve biçim vermesi vereceði biçimi tasarlamasý el beyin diyalektiðini geliþtirdi. Ýnsan emeðinin madde üzerinde kristalize olmasý ve insanýn bunu kavramasý serüveni zenaat ve ya sanat ve diðer emek gücü ürünleri olark devam etmektedir. Soyut, elektiriksel ve kimyasal süreçlerin etkin olduðu beynimizin, gerçekliðe uzantýsý parmaklarýmýzdýr. Bedensel ya da zihinsel emeðin hor görülmesi toplumlarýn geliþmiþliðinin deðil çöküþünün göstergesidir.



Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.


Yazarýn bilimsel ana kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Ýnsan Beyni Nasýl Çalýþýr?
Ýnsanýn Doða Ýçinde Kendisini Var Etmesi
Küresel Felaket Senaryolarý ve Gerçekler.

Yazarýn diðer ana kümelerde yazmýþ olduðu yazýlar...
Git Kendinde Kaybol Arama Beni [Þiir]
Keþiþ Daðýnda Erguvan Kokusu [Þiir]
Müþküre [Þiir]
Topraktan Gelen Sesler [Þiir]
Ýçimde Bir Þiir Ölüyor [Þiir]
Yavaþ Yavaþ Ölürler Neruda"yý Nazým"ý Tanýmayanlar [Þiir]
Hava Kar Yaðýp Buz Kesiyor [Þiir]
Kayýp Þiirler Þehrinde Yitirdiklerim [Þiir]
Geceye Saçlarýndan Dökülenler [Þiir]
Filler ve Çimen (*) [Þiir]


Taner SARGIN kimdir?

Yakamozlarý yazmaktan çok, içine girmemin getirdiði duyguyu yazmayý tercih ederim.


yazardan son gelenler

yazarýn kütüphaneleri



 

 

 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © Taner SARGIN, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.