Kurguyla gerçek arasındaki ayrım, kurgunun mantıklı olmak zorunda olması. -Tom Clancy |
|
||||||||||
|
Ölmek için güzel bir yer, ölmek için güzel bir zaman ve ölmek için güzel bir gün... Yılın bu son zamanlarında eylül ayının sonlarında kimse kalmaz bu kasabada. Kalanlar ise kasabanın yerlisi bir takım köylüleridir.Birde kasabanın gezgin ve ruhunu hiç bir yere ait hissedemeyen benim gibi yarım akıllıları vardır maalesef. Gerçeklerle her yüzleşme de ölümü bir kez daha isterler, ama Tanrı size bu huzuru hemen verecek değildir. Sabahın olmasıyla,güneşin doğmasıyla, kuşların ötüşmeleriyle, kısaca doğanın uyanmasıyla yeni bir sabaha yeni bir berraklığa sahip olurdu kasabam. Güne büyük bir huzurla başlar ve bir kaç dakika arayla bazen ard ardına olmak üzere ,kulağınıza cami minarelerinden bu dünyadan göç etmiş bir takım insanların öldüğüne dair sela'ları verilirdi. Şüphesiz ki yakınları için bu iç kanatan bir durum olsa gerek. Ölüm gerçeğiyle yüzleşmek, haddinden fazla ağır gelebilir ruhlara, ama Tanrı size daimi bir güç verecektir elbet. Yıkım her ne kadar ağır olsada altından kalkmanız için bir süre sonra size güç verecektir elbet,bundan emin olabilirsiniz. Umudunuzu her yitirişinizde yalnızlığa bir adım daha yaklaşmış olursunuz, yalnızlık, bu kelime,bazı insanların en büyük korkusudur. İnsan nitekim doyumsuz bir varlıktır,ve kendisi ile kalabalık olamayacağını anladığında asılsız ruhlara boyun eğmek durumunda kalır. Bunu gururuna yedirebiliyorsa bir insan, asılsız ruhların hayatına bir şey katamayacağını bilmesine rağmen hayatında var olmasına müsaade ediyor edebiliyorsa şayet, zavallılık örneğini ruhuyla çoktan tanıştırmış olsa gerek. Bazı insanlar kalben kördür, bazı insanlar ruhen sakattır, bazı insanlar sevgiye ve merhamete dair bir yüreğe hiç bir şekilde sahip olamazlar.Bu tarz insanlara karşı yenilginiz üzmesin sizi, doğru olduğuna inandığınız yolları, yalnız olsanız bile arşınlamaktan kaçınmamanız kafi.Şu zamanda doğru söyleyenin tabiri caizse dokuz köyden kovulduğunu ise sanırım unutmamak gerekir... Yazan-Edibe Eda Toğaç
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Edibe Toğaç, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |