Mutlu insanlar tatlı şeylerden söz ederler. -Goethe |
|
||||||||||
|
Çok geciktiniz bu sene, canlarım, sevgili kar taneleri... Çocuklarımız ve bizler, seni ve arkadaşın diğer kar tanelerini coşkuyla, hasretle, özlemle bekliyorduk... Bebelerimiz Kardan Adam yapacaktı, gözlerine kömür, burnuna havuç takacaktık, eline de bir süpürge, başına eski bir fötr şapka... Ne güzel güneş kardeşi de ayarlamıştık, gecikirdi biraz mızraklarını göndermezdi yer yüzüne... Aaaahh kar taneleri ah ki ah! Zaten kaç senedir benim ülkeme ender geliyorsunuz... Başkent de özlüyoruz sizi... O otuz kırk sene önceki çocukluğum geliyor da aklıma; neydi be o günler diyorum... Şimdi ki gibi yirmi santim kar yağdığı zaman da okullar öyle hemen tatil olmazdı, tıpış tıpış biz giderdik okulumuza, teneffüsler de kartopu savaşı yapardık arkadaşımız zibidiler ile... On, on beş gün sonra zaten cemreler de düşmeye başladı mı o zaman iyice yüz çevirirsiniz ülkemden ve topraklarımızdan... Ne güzeldir, ne de huzurludur kar taneleri yeryüzüne inerken nazlı nazlı... Sessizlik olur çoğu kere ki kar tanelerinin sesleri emme özelliğindendir o sessizlik, bilenler bilir... Hani güzel bir şarkıda vardı ya ''Karlaaaaar düşer, düşer düşer ağlarııııım hep ismini, hep ismini anaaaarımmm.'' diye devam eder giderdi şarkı... Belli ki hüzünlenmiş sözlerini yazan kişi, karlar yeryüzünü ziyarete gelirken... Biz öyle çocuklukta Uludağ'a Kartalkaya'ya, Erciyes'e kayak yapmaya gidemedik, gidemezdik. Varsa yoksa eski pencere kornişleri imdadımıza yetişirdi... Onları ayağımıza bağlar sokaklarda kayak kayıyormuş gibi yapardık. Ama babamızın ağabeylerimizin yaptığı kızaklar müthişti gerçekten. Sokaklardan zırt pırt arabada geçmezdi o tarihlerde... Bütün kar taneleri bizimdi, bütün kardan adamlar kardeşimiz... Kardan Adamlarımız için, güneş çıkmasın da bir kaç gün daha yaşasınlar diye ne dualar ederdik... Bir de güvercinleri beslerdik ki balkonlarda o da ayrı bir zevkti... Ne olur bekletmeyin böyle özlem ile beyaz güzellikler... Bekliyoruz sizleri hem çocuklar hem de biz büyükler...
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Ahmet Zeytinci, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |