 |
Anasayfa |
Son
Eklenenler |
Forumlar |
Üyelik |
Yazar
Katýlýmý |
Yazar Kütüphaneleri |
 |
 |

Sus Yüreðim
Orhan Bani
Þiir > Modern
Öyle bir yer düþlüyorum, bir sen varsýn, bir' de ben
Tutmuþum ellerinden, gözlerim gözlerinde;
Ben, dayanamam
Sus! yüreðim, sus! yüreðim
Duymasýnlar sevdamý,
Öyle bir yerdeyim ki, sevginle daha sýcak
Dýþarda kar yaðar
Aþkýnla yanýyorum,
Kalbim yerinden fýrlayacak,
Sus! yüreðim, duymasýnlar
Sevdaný kýskanýrlar.
Bennnnnnn seviyorum
Söylemem, duymasýnlar
Sende sus yüreðim
Kim diye sormasýnlar
ORHAN BANÝ-09.12.2023-ÝSTANBUL
[DEVAMI]
|
 |
|
 • ÝzEdebiyat > Öykü > Gülmece (Mizah) |
1
|
|
|
|
Evet benim Acun’dan neyim eksik bende bundan sonra takým almaya karar verdim. Hmmmm dur bakayým Real Madrid’i mi alsam yoksa New Castel United mi benim radarýma girse bilemedim þimdi... Bakarsýn belki de Bayer Münih’e kancayý takarým... Oda olmadý Arjantin’e mi yönelsem Boca Juniors filanda olur... Yoksa Papua Yeni Gine Futbol liglerinden bir takým satýn alýrým, o da olur, olmaz diye bir þey yok... |
|
2
|
|
|
|
Yok, yok bu böyle olmayacak. Ýçimde önüme gelen her þeyi öpme isteði depreþiyor ki hem de ne depreþme, anlatýlmaz, ancak yaþanýr. Bundan sonra kimleri öpmeli? Halý var, perdeler var, masadaki tabak çanaklar var, kitaplarým var, kitaplarýn sayfalarý var, kitaplarýn arasýna koyduðum ayraçlar var, kalemlerim kaðýtlarým var... Çoban Sülü ''Süleyman Demirel'' gibi yakaladým mý kendime hýzlýca çekip öpmeliyim. Öpülenler öpülmekten nefessiz kalmalý adeta... |
|
3
|
|
|
|
Þimdiki bebeler pek misket oynamayý bilmezler... Alparslan abimiz var mahallede... Misket dehasý adeta... Kitabýný yazmýþ bu iþin o tarihte... Yazýn evimizin önünde misket oynuyoruz ama hep Alparslan abi kazanýyor. Adamýn kavanozlar içinde dolu dolu misketleri var. Bazen gýcýklýk olsun diye kavanoz içinde misketleri getirip bize gösteriyor... |
|
4
|
|
|
|
Memleket Orta Zekalýlar Cenneti... Orta Zekalýlarý sakýn hafife almayýn. Normal zekanýn bir týk altý yani öyle söyleyeyim... Maþallah maþallah, aman nazar mazar deðmesin. Barýþ Manço’nun o eski þarkýsý geliyor hemen aklýma hani sözleri var þöyle ’’Heeeey koca topçuuuuuuu, þu daðlara yan geleeeeeee.’’ Topçu dediðin zaman durup bir beþ dakika düþüneceksin, olmadý, beþ dakika yetmez on hatta on beþ dakika düþünmeli... |
|
5
|
|
|
|
Mustafa bey asansörün on gün kadar kullaným dýþý olacaðýný sebebinin de bir minik fare olduðunu söyleyince hayretlerim tavan yaptý haliyle... Whatsap grubumuzda da farenin profilden ve önden fotosunu da paylaþmýþ. Öyle fýndýk, fýstýk ya da leblebi faresi gibi filan deðil. Orta halli bir kedi kadar, hatta kediden bile büyük denilebilecek cinsten... Tom ve Jerry de ki fare Jerry ile uzaktan yakýndan alakasý yok...
|
|
6
|
|
|
|
Televizyonda polisiye diziler var. Hemen hemen hepsi yabancý ülkelerin dizileri, bizim TRT daha dizi filan çekmeye baþlamamýþ o tarihlerde... Ýþin içinde polisiye oldu mu heyecan, izleme, izlenme, operasyon, takip, seyrettin mi, yürekte heyecandan pýt pýt atýyor. Adeta seyrederken filimin içine giriyor o olayýn bir parçasý oluyorsun çocuk yüreðinle...
Dizilerin çoðunda fötr þapkalý, pardösülü adamlar var. Ha bir de siyah güneþ gözlükleri onu da unutmayalým, gözlükler darýlýr sonra bize, bizi niye yazmadýn diye... Tabi anladýnýz hemen keskin zekanýzla sivil dedektifler bunlar... Eeee biz de giriyoruz ya filmlerin içine bodoslama, o zaman bize de lazým gri bir pardösü... |
|
7
|
|
|
|
Adý üstünde eskikulaðikesikler... Bunlar nasýl insanlar, kulaklarý neden ve nasýl kesilmiþ buna bakmak lazým... Çýkalým bakalým sokaklara caddelere, bu eskikulaðýkesiklerden bir kaçýna rastlayabilecek miyiz acaba? |
|
8
|
|
|
|
Emekleyerek mi giriyordu, sürünerek mi giriyordu koltuðun altýna? Aklýna esiyor, sen baþka bir yere bakýyorken o da hemen kayýyordu koltuðun altýna. Koltuðun altýna girdi mi oradan çýkartmak büyük problem oluyordu... Caným cicim diyorsun anlamýyor, Katiya yapma böyle çýk oradan diyorsun onu da anlamýyor, ancak senin tutup elinle çýkartman gerekiyor, o zaman yelkenleri suya indiriyor. Zaten Katiya bir makine, temizlik robotu, ama o bizim bir tanemiz... |
|
9
|
|
|
|
Ali, asgari ücretle çalýþan ve zor þartlarda yaþayan bir teknik personeldir. Patronu Savaþ, ona nükleer füzyon reaktörü projesinde yer almasýný teklif eder. Ancak Ali, bu projenin tehlikeli olduðunu düþünerek reddeder. Bu yüzden iþten kovulur. Ali, yeni bir iþ bulur. Yeni patronu Vural, ona güneþ enerjisi projesinde yer almasýný teklif eder. Ali, bu projeye ilgi duyar ve kabul eder. Bu öykü, Ali’nin hayatýndaki deðiþimi ve karþýlaþtýðý zorluklarý mizahi bir dille anlatýyor. |
|
10
|
|
|
|
Yine rüyalar, yine kuruþlar ile cebelleþmeler... Tam yolda yürürken kocaman bir binanýn üzerinden benim üzerime bir kuruþlar, beþ kuruþlar, on kuruþlar yaðýyor... Tam yoldan kuruþlarý toplayacaðým zaman, on kuruþlardan birisi dile gelip ’’Hoop hemþerim hooop üzerimize sakýn basma, topla bizi topla on tanemiz bir lira yüz tanemiz on lira yapýyor, ne haber koçummmm!’’ böyle bir muhabbete dalýyoruz kuruþlar ile... |
|
11
|
|
|
|
Bir kaç gündür sað elim hatýr hutur kaþýnýyor, paradan eser yok, sanki bu, halk hikayesi, efsane gibi. Aslýnda çok da paraya ihtiyacým var þu sýralar, ama gelmiyor iþte... Sonra niye sadece el kaþýnmasý, ayak kaþýnmasýnda ya da kafa kaþýnmasýnda bir þeyler olmuyor? Kafam kaþýndýðý zaman mesela güzel fikirler gelse kafama, ne güzel olur deðil mi...
|
|
12
|
|
|
|
Tamir dedin mi bizim evin ustasý her zaman hatundur. Elinden bir uçan birde kaçan kurtulur tamir konusunda, hatta biraz ileri gideyim onlarda kurtulmaz. Genlerden, genlerden, babasýndan, bizim rahmetli kayýnpederden almýþ yeteneðini... O’nun da eli çok yatkýndý tamir iþlerine. Bendenizde mamir iþlerinden anlarým. Mamir iþleri de Hatun tamir yaparken ne kadar onun dýþýnda baþka iþ varsa o iþler oluyor... Biraz lüzumsuz iþler iþte anlayýn... |
|
13
|
|
|
|
Onu tanýmak, tanýmýþ olmak ilginçti gerçekten. Akrabam mýydý, asker arkadaþým mýydý, komþum muydu, aslýnda hiç birisi deðildi, ama yine de ilginçti O’nun ile ilk defa karþýlaþmak, konuþtuðunu görmek ve de sohbet etmek
Buzdolabýný açýnca ’’Þþþþt þþþt’ diye gelen bir ses ile irkilmiþtim. Kimdi bu sesin sahibi, balkona yakýndým filan, belki bahçeden de geliyor olabilirdi. Balkona çýkýp baktýðýmda kimseleri görememiþtim... Biraz daha dikkat edince buzdolabýnýn içinden ve içindeki bir þeftaliden geldiði ortaya çýkmýþtý ayan beyan...
|
|
14
|
|
|
|
Ýþte böyle güneþli bir pazar sabahý, geldi bizim kahvaltýya dadandý. Benlik bir þey yok, ben kolay kolay korkmam arýdan, ama benim evlat ve haným her nedense huzursuz oldular... Hop oturup hop kalkýyorlar bana dönüp ’’Baba þunu kovsana, baba ne yapacaðýz ya ýsýrýrsa, baba bir þeyler yapsan güleceðine.’’ sorular yýldýrým gibi geliyor... |
|
15
|
|
|
|
Yurdun dört bir yanýnda ki fýsýltý gazetemizin bayan muhabirlerinden aldýðýmýz önemli haberlere göre Sayýn Baþbakanýmýz, Tirmanya’mýzýn medarýiftiharý Himfurt Cimbert’in hanýmý Ekolese Cimbert, muhalefet partilerinin baþkanlarýnýn hanýmlarýný hiç ayýrt etmeden sabah kahvesine çaðýrmýþ, kahveler içildikten sonrada ayriyeten hepinizin falýna ben bakacaðým diyerek, bütün alicenaplýðýný göstermek suretiyle, hepsini kucaklamýþtýr...
|
|
16
|
|
|
|
Oðlan büyüdü, geldi onsekiz yaþýna. Reþit oldu bir de ehliyet aldý yaþýna girince, biz de arabanýn arka koltuðuna doðru kayýyoruz yavaþ yavaþ. Oh be biraz da siz sürün ben arka koltukta keyif çatayým. Biz yaþlanýyoruz yavaþ yavaþ onlarda çocukluktan gençliðe adým atýyor haliye, olgunlaþýyor, düþünce ve davranýþlarýda ona göre deðiþiyor ve geliþiyor. Bakýyorum da benim gençlikte sergilediðim davranýþlarý üç aþþaðý beþ yukarý onlarda sergiliyorlar, çok da büyük hatalar yapmadýlar mý kýzamýyorsunuz keratalara... |
|
17
|
|
|
|
Televizyonlarda duyunca cumhurbaþkanlýðý için yüz bin imza yetiyormuþ diye, bayaðý heyecaným artmýþtý. Öyle ya benim kimin oðlundan kýzýndan eksiðim vardý. Ben de bu ülkenin sevgi dolu bir vatandaþýydým. Herkesi de kucaklayabilirdim, hatta yanaklarýndan bile öpebilirdim... Hatta onlarýn kahvelerine gidip okey oynayabilir, düðünlerinde de elime mendil alýp tey tey tey diye halayda çekebilirdim... |
|
18
|
|
|
|
Rýzký veren her ne kadar Allah cc. olsa da, ticaret hayatý içinde bunu bilende var bilmeyende. Ýdrak edende var, edemeyende. Bizim binamýz aþaðý yukarý yüz yirmi yýllýk bir bina. Kurtuluþ Savaþýnýn ilk zamanlarýnda misafirhane olarak da kullanýldýðý söylentiler arasýnda... Dile kolay tamý tamýna elli bir sene babamýz ve bizler ayný çatý altýnda namusumuzla ticaret yapmaya çalýþtýk. Kýsmet buraya kadarmýþ. |
|
19
|
|
|
|
''Anneee bu gün ne gýyseeem kýz'' anne çocuða bakarak ''Eski bir pantolonun var þurada geçen gün dizlerini yama yaptýmdý kýz istersen onu giy'' peþinden erkek çocuk girer içeriye ve o da sorar ''Anaaaa ne geycem kýz bu gün hele de bahalým'' anne yine gözleri parlayarak çocuðuna döner ''Aðabeyinin geçen seneden kalma bir pantolonu var Muharrem geçen senenin sonbahar yaz kreasyonundan kalma istersen onu giy evlat... |
|
20
|
|
|
|
''Dünyaya rezil oldular: Nasýl bir F-35'i kaybedebilirsiniz? ABD ordusunun dün bulunmasý için halktan yardým istediði F-35 bulundu. Uçaðýn kaybolmasý eleþtiri yaðmuruna tutulurken F-35'lerin teknik arýzalarý tekrar gündeme geldi.'' BASINDAN
Yine Hýzýr gibi hýzlý hareket ederek uçaðý kaybeden pilota ulaþýp röportaj yaptýk...
|
|
|
|