 |
 Anasayfa |
| Son
Eklenenler |
| Forumlar |
| Üyelik |
| Yazar
Katılımı |
| Yazar Kütüphaneleri |
 |
|
Diğer Elementi Arayış...
Sensizlik. Boş bir odaya kapatılmış gibiyim. Kimi zaman aldığım nefesin farkında değilim. Ama senin hep farkındayım. Sanki denizin dibindeyim ve güneşin yansımaları gibi denizin içinde seni görür gibi oluyorum düşlerimde. Ellerim soğuyor seni düşününce. Hep üşüyorum ama ya kalbim? O öylesine sıcak ki... Buz dağıyla çevrilmiş bir ateş kütlesi. Ama eritemiyor o dağı. Üşüyorum sevgilim. Sensizim ve biliyorum sensizlikteyim. Seni bir bedene büründürmeyi o kadar çok istiyorum ki;belki de bu yüzden erimiyor kalbimdeki buzulluklar. Belki bu yüzden şimdi karanlıktayım ve yine düğümlendi boğazımda hıçkırık.
Silik pembe, yaprakları dökülmeye başlamış bir çiçeğim.
İçimdeki sarı polenler rüzgarla uçuştu.
Mevsimler değişiyor,yaşayamam daha fazla.
Seni hep bekledim, bekliyorum...
Ama farklı ruhlarda,farklı biçimlerde.
Eskiden küçük bir kızdım, sonra
Denizlere büründüm.
Elinin suya her dokunuşunda beni hissetmedin mi?
Yüzünü her yıkayışında, düşerken yağmurun taneleri vücuduna?
Hava oldum.
Ki beni hep nefesine çekesin diye.
Suyun serinliği ve havanın hafifliğini taşıdım ruhumda
Beni tanıyabilesin diye.
Topraktım az önce.
Filizlendim, çiçek açtım.
Silik pembe, yaprakları dökülmeye başlamış olan çiçek bendim.
Her çiçeği kokladığında beni hisset diye.
Aynı serinlik yine sardı bedenimi.
Gothik bir kilisede,
Beyaz bir elbisede
Seni bekliyorum.
DEnizden çıktım,
Rüzgarla kurulandım,
Çiçeklerle süslendim.
Ama hala kalbim buzullu.
Nerede diğer element?
Ateşi nasıl bulacağım?
Olmuyor, sensizlik beni soğutuyor, üşütüyor.
Yaratma gücümü kaybediyorum sensizlikteyken.
Seni seviyorum var olan bütün dillerde,
Dinlerde,
Notalarda,
Aklına gelecek gelmeyecek her yerde!
Benim zamanım yok.
Seni seviyorum zamansızlıkta!...
|
Söyleyeceklerim var!
Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?
Yazıları
yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz
ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız,
yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.
Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.
|
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
|
Yazılarımı, hayatın anlık detaylarından esinlenip büyük resme oturttuğum köprüler olarak görüyorum. Kelimeler ellerime dokundukca yaziyorum.
|
|
bu
yazının yer aldığı
kütüphaneler |
|
|
|
|
