İzEdebiyat - NUH KENİŞ - Okuma Üzerine Notlar

OKUMA ÜZERİNE NOTLAR

Öğrencilerim bilir, ben onlara hiçbir zaman “kitap okuyun” demem.

Nasıl olur diyeceksiniz,bir öğretmen,hele hele edebiyat öğretmeni,öğrencilere

“kitap okumayın demez de halter çalışın veya uzun atlama yapın mı” der.

Demem,çünkü birilerine sadece kitap okuyun demekle, o birileri hayatta kitap okumaz.

Tıpkı,saz,gitar çalmayı bilmeyene “saz çal evladım” demek ne kadar abesse...

Eğri oturalım fakat doğru söyleyelim:Kitap okumayı öğrenmemiz gerekiyor,daha doğrusu hem

kendimiz hem de çevremiz kitap okumayı bilmiyoruz. Kitapla çoğumuz tanışmadık. Tanıştığımız kitaplar

hepimizin bir şekilde mecburen okumak durumunda kaldığı ders kitapları oldu. Ders kitaplarından başka

kitap yüzü görmemişlerden kitap okumalarını beklemek,hele onlara “kitap okuyun” nasihatleri vermek abesle iştigal değil de

nedir?

“Peki,ne yapalımi hocam?.Bizim çocuklar okumuyor,bir yol yöntem söyleyin de okusunlar.”

diyenleri duyar gibiyim. Kolay efendim...Önce siz okumaya başlayın. Sizden çocuğunuz bir görsün bakalım,kitap nasıl okunur.

Hatta kitap okumayı öyle bir zamanda yapın ki çocuklarınızın hayretten gözleri fal taşı gibi açılsın. Mesela hasta Galatasaraylısınız ve

O gün Galata’nın Avrupa’ da maçı var ve siz tam maç saatine doğru elinize bir kitap alıyorsunuz,” çocuklar size iyi seyirler,

ben az kitap okuyacağım” diyorsunuz. Ev halkından şaşıran şaşırana tabi... Ama siz aldırmıyorsunuz yine de.. Böylelikle kitaba

dikkat çekmiş oluyorsunuz. Hayatlarında kitabın da olması gerektiğini böylelikle çevrenizdekilere kalın ve büyük harflerle

Hatırlatmış oluyorsunuz. Bu bir...

İkincisi,çocuğunuza” kitap okuyun,okumazsanız adam olamazsınız ,kitap en iyi hediyedir” gibi beylik laflarınızı bi zahmet çöp tenekesine

atın. “Hocam yapma Allah aşkına bunlar kötü laflar mı” diyorsunuz. Hayır değil,iyi laflar ben de severim ama,benim vurgulamak istediğim

bu laflar değildir kişiyi kitap okumaya yönelten. Ya nedir?Alın bir güzel kiatp elinize,geçin çocuklarınızın karşısına birkaç paragraf

okuyun. Mümkünse bu ilk okuyacağınız kitaplar mizah türünden kitaplar olsun. Eğlenceli,dikkat çekici kitaplar... Gök yüzü neden mavidir?

Göğe merdiven yapmayı tasarlayan bilim adamı kimdir? Newton yer çekimi kanunu bulunca nasıl bağırmış? Yalan makinesi de yalan

söyler mi? Sorularına cevap bulunabilecek kitaplar...Bir felsefi kitap okuyarak ilk günden baymayın çevrenizdekileri...Ben kaç defa öğrencilerimde test ettim ve şu sonuca vardım ki iyi kitaplardan yapılan kısa okumalar öğrencide o kitabı okuma hevesi uyandırıyor.

Üçüncü önerim de şu(önerilerim devam edecek ama derginin bu sayısı için üç öneri yeterli):Eşinizle kavga edin.” İlahi hocam,siz ne

yazdığınızı galiba karıştırmaya başladınız “diyorsanız fena halde yanılıyorsunuz. Evet kavga edin eşinizle kitap,kitaplık konusunda(kurgu olarak)

o hep yaptığı gibi “şu kanepeleri değiştirelim bu ay” falan desin. Siz hayır hanım, nesi var kanepelerin,hepsi çiçek gibi

Ben bu ay evimize kitaplı yaptırıyorum ve içine şimdilik 10-15 kitap alıyorum ve bizim ortanca kızı kitaplığımızdan sorumlu

katibe ilan ediyorum deyin. Çocuklarınızın gözü önünde bu kavgayı sürdürün biraz. Karşı çıksalar da bu defa kitap konusunda

onların görüşlerine itibar etmeyin, demokratik ilkeleri boş verin. “Bu iş olacakkk” diye bağırın ve toplantıyı bitirin.

Efendim,kitap okumak konusundaki aykırı önerilerimiz sürecek,bizi okumaya devam edin.

Sakın kitap falan okumayın ,nenize gerek kitaplar sizin.

Size “Asmalı Konaklar”,”Kınalı Karlar”, “Düm Tek İbo Şovlar” yeterli kültürü sağlıyordur...