..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Konuş ki seni göreyim. -Aristoteles
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Deneme > İlişkiler > Gökçe Dölek




27 Nisan 2004
İki Gökçe Arasında Kalmak  
Kimsenin yaşamasını istemediğim yaşanmış bir hikaye

Gökçe Dölek


25.nisan cumartesi... 03:00 25'ini 26'sına bağlamakta o kadar zorlandım ki... Hastane kokusu, senin kokun ve ihanetin kokusu birbirine karışmıştı. Ben mi kendimi aldatıyorum sen mi beni bilmiyorum.


:BGCD:
İKİ GÖKÇE ARASINDA KALMAK

(İsmimden nefret ettim, senden edemedim)


Saat sabahın 3'ü oldu. Hastanedeyiz küçücük bir sorun olmasına rağmen o
kadar çok endişeleniyorum ki senin için. Hemşireler gelip senin koluna
iğneleri sapladıkça benim canım acıyor senin yerine, bir yandan sana dokunan
hemşireleri kıskanıyorum gelip nabzını ölçüyorlar, kalbinin atışlarını
kontrol ediyorlar. Oysa ben attırırdım kalbini daha hızlı şimdi benim
dışımda bir gücün kalbinin hızını değiştirmesi beni kinlendiriyor. Seni,
bedeninden ve hemşirelerden kıskanıyorum. Canın acıyor, canım acıyor.

Tanrıya dua ediyorum bir an önce iyileşmen için biliyorum büyütülecek hiç
bir şey yok ama sana acı veren her şey bana da acı veriyor artık. İlaçların
etkisi bedeninde hükmetmeye başlıyor, sabahları yanımda uyanan gözlerin
uykuya mı ilaçlara mı bilinmez teslim oluyor rüyalara. Başucunda saatlerce
seni izliyorum haberin olmadan, az önce kıskandığım hemşirelerin şimdi
yanıma gelip bana 'seni gerçekten sevdiğimi anladıkları' gözleriyle
bakmaları kendimden utanmama neden oluyor. O kadar güzel uyuyorsun ki
gözlerim doluyor seni izlerken.


Sabaha az kaldı güneş doğmak üzere...
Her şeyi baştan düşünmek için o kadar çok vaktim var ki. En başından, sana
hayatımı sıfırlayıp gelişimden. Tam yalnızlığımla dolmuşken beni çekip
çıkartışından kalabalıklığa.
Bir şeyler çok değişti gibi geliyordu hep, kendime kızıyordum seni sıktığım
için, sende bana. Düşündükçe anlıyorum hep seni her geçen gün daha çok
sevmelerimdenmiş seni sıkmalarım. İlk mesajlaşmalarımız geliyor aklıma,
bugüne kadar hep karıştırmaktan korktuğum telefonunu alıyorum elime, kötü
bir niyetle değil, sana hissettiklerimi tekrar tekrar okumak istediğim için
açıyorum telefonu.
Nedensiz bir titreme geliyor vücuduma. Ellerim bedenim birden alev alev
yanmaya başlıyor.

Mesajlar
Gelen mesajlar
İşte benim mesajım
Benim için çok değerlisin her şeyin en güzeline layıksın seni
özlediiiiimmmm...
Heyecanla diğer mesaja bakıyorum benim ismim ama ben değilim.
Gökçe Gökçe Gökçe Gökçe ismim beynimde yankılanıyor.
Kendimle ismim arasında gidip geliyorum.


'Teşekkürler umarım sıkılmamışsındır.
23.nisan 2004 00;07
Beni düşünmediğini bildiğim halde huzurla uykuya daldığım gece.
Umarım sıkılmamışsındır.
Umarım
Umarım
Umarım
Umarım...


Artık canım daha çok acıyordu,
Tekrar aptal yerine konmak
Sil baştan yaşadıklarımı tekrar yaşamak
Sevdiğimi başka biriyle tekrar paylaşmak
Ve onu terk etme cesaretini kendimde bulamamak
Beni sevmemen değildi beni şu hastane odasında ağlatan,
Tekrar aptal yerine koymandı belki.
Ağlaya ağlaya hala gelip ateşin var mı diye bakışlarımdı adımdan nefret
edişlerim.
Kalan son güvenimi de sana verip şu kapıdan çıkıp gitmeyi neçok isterdim ama
Canın acıyordu ve canım acıyordu, canın çıksın deyip çıkıp gidemezdim şu
kapıdan değildi o kadar kolay.

Gökçe
Gökçe
Gökçe...
Ben miydim bu adın sahibi
Ben değilsem kimdi , benden başka sabahın saat 5'inde yanında bulunması
gereken.
Yanında olmam doğrumuydu.
Ben miydim burada olan...
Ben mi olmalıydım.
Yine kendi içimdeydi gidip gelişlerim.
Adımdan nefret etmiştim senden nefret edemeden...


Diğer Gökçe

.Eleştiriler & Yorumlar

:: Bu kadar mı...
Gönderen: ÖRSAN BAYDAR / İSTANBUL
1 Mayıs 2004
Aşkı kendimizden bile kıskandığımız oluyor mu.. Aşk, nelere kadir..gecenin buğusu..




Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın İlişkiler kümesinde bulunan diğer yazıları...
Kalbimiz İdman Yapıyor

Yazarın deneme ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Uymadım Hayatımın Yazım Kurallarına
Babası Öldü
Gittiğinde Başladı Pazar Sendromu
Yazmaya Sebep
Sevgili Günlük
Geldiğin Gibi
Senden Kurtulmak İçin Bir Jeton Aldım...
Satırlara Giydirdim Seni.
Hayat, Oyun, Yemek, Roman
Aşk mı O da Ne?

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Kırmızı Ruj [Şiir]
Hiçbir Şey [Şiir]
İnat, Hırs, Rest [Şiir]
Kanlar İçinde [Şiir]
Kırmızı Kar Beyaz Şarap [Şiir]
Kıskananç Yalnızlık [Şiir]
Eksik Kırk Yıl [Şiir]
No Women No Cry [Öykü]
Kırmızı Karın İmkansızlığı Gibi Değil Hayat [Öykü]
Sil Baştan [Öykü]


Gökçe Dölek kimdir?

Aşk mıydı? Hayır kesinlikle değil. Peki ya tutku olabilir mi? Bu soruları kendime sorduğumda tanıdım kendimi. Yazmaya ilk başladığım an anlamalıydım aslında bunun bir tutku olduğunu. Yazmanın tutkusu tanıştırdı beni benimle. Önce harfler tanıştı sonra kelimeler,cümleler kıskandı uzadıkça uzadı,şiirleri getirdi yanında arkadaş. Şimdi görüyorum harflerin,kelimelerin,cümlelerin kahramanları benlerim. . .

Etkilendiği Yazarlar:
İçimde kızgınlıkla karışık sigara içme isteği uyandıran eserler için çok teşekkürler.


yazardan son gelenler

bu yazının yer aldığı
kütüphaneler


yazarın kütüphaneleri



 

 

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Gökçe Dölek, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.