..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Güzel birşeyin fazlası harika olabilir -Mae West
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Şiir > Başkaldırı > bekirmore




29 Haziran 2006
Sen Sebebi Bilinmeyen Nokta  
bekirmore

:AHJI:
Derindin canlı bir krater ağzı gibiydin
ve her gün devamlı atma dürtüsü uyandırıyordun içimde
önce düşlerle başladı temizlikten parıldayan düşlerle ve yetmedi düşlerim
sonra tutamaz oldum kadınlığının vahşi yerlerini arar oldum
sen ilk yemiş kadar can kokan sen ilk yemiş kadar kadın dudağı
ve anlatılamaz çünkü zina gecesinden uyanmıştım
son dokunuşlar asla anlatılmadı sen hep ilk dokunuşların kadını
ve dokunuşta eriten kadın
böyle başlardı ilk aşk yazılımları ve kentlerin sokakları yetersizdi
evler dar gelirdi mutluluğun çığlıklarına ve kadın kokusu kokmazdı
asla kent
bir hayat başlardı yeni bitmiş hayatın üzerine
sevgiye davetiye çıkartılırdı
son son hiç akılda kalmazdı aşkın karamsarlığı kentin mezarlarına yaraşırdı
son akıllanmazdı
     solan bir kumaşın hikayesine benzerdi senin hikayen
     yenildi hayat yenildin sen ve uykulu idi gözlerin
     yarım yarım yaşardık içinde zamanın
atlı karıncaları olmazdı artık çocukların düşlerinde hep aşımı zamanın
ve ansızın bir balık uykudan uyanırdı ve ansızın çekirgeler istila ederdi
kuşkulu yıllar tükenirdi final elde edilirdi
son mutlaka gelecek ve yenildin aşk
     aşka dair tüm yazılımlarını okudum ve yazılımlarının türevlerini
     senide okudum sensizliğindeki senide
     ve bahçemizde bizim hiç erik ağacı olmadı
     biz hiç aşk kelebeklerine şarkılar yazamadık
     ve biz hiç gönül insanlarıyla sohbete dalamadık
     biz yaşarken yok oluşlar mezarlığında yaşar idik
     ve hep gelmeni senin bekledik
geldin karamsarlığınla
yenilmeyi öğretme isteğinle geldin
sözlerin boşlukta yankılanırdı
     anlayamazdık kelimelerinin dilini
     aşk sen olmalıydın
     yaz sıcağında soğuma hissi uyandıran ve nefreti sevgiyle paylaştıran(kaynaştıran)
     okullar kapandı serbestsin artık
     yazılarımızı kendimiz kendimize yazacaktık ve sen asla gelmeyecektin
                                                   yazık
ve musikisi hiç kesilmeyen bir çağlayana bırakmıştın bizi çağlayan sert ve ezici sularını veriyordu acımasızca
oysa biz alışmıştık çağlayanlara ve sularına
bilmeyenler vardı görmeyenler anlamayanlar ve üzerlerinde sadece inanılmaz korku
     sen bize korkusuzluğu öğrettin
     ölümü yenemezdik ama ölüm var derken bile ölümü istemeyi
acıya alışmayı
ve yenilgiden sonra tekrar tekrar yenilgilere dalmayı
artık yenmeler zamanıdır
tüm kötülüklerine zamanın başkaldırma zamanıdır
gidebilirsin
     ister bir akasyanın dibine
     ister kara deliklerine sahip bir boşluğuna uzayın
nedeni olmayan bir boşluksun içimizde ve yaşarsın gönlünce yaşmaya alışmış bir deli gibi
     aşkın adı yok artık
     yalnızlığın
     korkunun
     acının
     yok
     yazılımları silindi
bırakıldı yazarken kan kırmızı yazan kalemler
sevince çağırıyor artık tüm kalan zamanlar
sade ve uysallığı uzay edinmiş adımlar
kimse sevemez artık kimseyi
senin sana olan sevgin oldukça
sen yoların bozucusu
sen ilki öldüren
sen sebebi bilinmeyen nokta
sen bitmeyi bekleyen



Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.



bekirmore kimdir?

. .

Etkilendiği Yazarlar:
...


yazardan son gelenler

yazarın kütüphaneleri



 

 

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © bekirmore, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.