..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Umutsuzluğa düşmeyin. -Charlie Chaplin
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Şiir > Aşk ve Romantizm > Dervişe Güneyyeli Kutlu




16 Mart 2007
Resmi Çizilebilir mi Aşkın?  
Dervişe Güneyyeli Kutlu

:AAEC:
Hayatım boyunca aşkı aradım durdum. Aşkı surette, gözlerde, yürekte aradım. Kimi zaman yaklaştım sandım, kimi zaman upuzak bir yıldız gibi göründü bana. Bazen “Lanet olsun, aşk diye bir şey yok. Bizim için doğan diğer yarımız yok.” diye isyanlar ettim. Oysa aşkı yanlış yerde aradığımı fark edemedim.

Tensel kalp atışı mıydı aşk? Heyecanlar, titreyişler miydi? Bedensel çekimler miydi sadece? Aşk bu kadar basit miydi?

Derken zaman akıp geçti herkesin bildiği atın kuyruğundan. Kiminin atı beyaz, kiminin kızıl, kiminin gri, kimininse siyah oldu. Bakıyorum yaşadığım zamana, en beyazı bile siyahla griye bulamışım ben. Bakıyorum aşka, en olmaz surete bile aşkı yükleyip yaşamaya çalışmışım meğer.

     Aşkı bir surete yüklemek. Ve baktığında aşkı görmek. Bu bir yanılgı mı? Yoksa aşka sadece bir suret mi seçiyor benliğimiz. Aşkın surete mi ihtiyacı var? Peki ya kör olanlar, gönül gözü açık olanlar yani. Kimbilir kaç tane gözü gören insandan daha derin yaşıyorlar aşkı. Onlar nasıl bir suret görüyorlar hayallerinde? Bence aşk görmekten öte bir şey. Onlar yaşıyorlar.

     Ben de yüklemişim gözlere aşkı; arayıp durmuşum yanımdan geçen her gözde. Ah, o bambaşka gözler bir gün takılsa gözlerime. Sanki birkaç saniyelik bir bakışla aşkı tanıyabilecekmişim gibi. Tanımaya çalışırsan kaçırırsın, kurcalarsan kaybedersin. Unutuyor insanoğlu, ne yaparsan yap çırpındıkça batarsın. Bırakmalısın kendini denizin serin sularına. Sırtını yaslayıp, kollarını açıp gökyüzüne bakmalısın. Bazen dalmalısın derinlere ama asla kurcalamamalısın. Kurcalarsan karıştırırsın. Karışırsın. Arap saçı olup boğulur kalırsın.

     Ve gün geldi boğuldum. Derinlere çöktüm. Bir zaman sonra deniz kustu beni sahile. Dalgalar sahile vurdu cesedimi. Güneş saçlarımda. Gözlerim kapalı. Sonra birisi çıkageldi; suni teneffüsle içimdeki beni boğan suları çıkardı. Onu öyle hissettim ki. Gözlerimi açıp görmek, uzanıp yüzüne dokunmak istedim. Yapamadım.

     İşte aşka bu kadar yaklaşabildim. Ve yine surette aradım aşkı. Şairin dediği gibi “Epeyce yaklaşmışım, duyuyorum, anlatamıyorum.” dedim. Nedir? dedim, sesini duydum kulağımın dibinde. Nefes alışı boynumda. Kalp atışı kalbimde ama yok, onu somutlaştıramadım.

Yazık, kendimi kollarına bırakmak yerine onu somutlaştırmaya çalıştım. Oysa aşk belki de soyut kalmalı. Kurcalamamalı, elle tutulur gözle görülür hale sokmaya çalışmamalı. Bir bedeni mumyalar gibi mumyalamamalı aşkı. Tabutların içinde saklamamalı, çürütmemeli.

      Gözlerimi açtığımda bir hastahane odasındaydım. Gözlerim onu odada deli gibi aradı. Bulamadı. Çok korktum. Kaybettiğim için kendi kendimi yedim bitirdim. Tutamadığım, koklayamadığım için yandım yakıldım. İçimde derin bir özlem oluştu. Elimden gelse, her şeyi bırakıp ona kaçacak gibi hissettim. İçimde bir ateş vardı. Canımı acıtıyordu. O ateş büyümeye beni sarmaya başladı. Zamanla yangına dönüşeceğini bilemedim. Yangın büyüdü, en ücrama kadar beni kavradı. Bazen çığlık atıp yırtmak istedim üzerimdeki ateşi. Ateş kahkahalarla gürleşti. Bilirsiniz, rüzgâr ateşi zayıflatmaz, güçlendirir. Ağladım. Gözyaşlarım ateşe dokundukça tuzlar eridi. Bedenim yok oldu. Benliğim ezim ezim oldu. Kalktım ona bir yüz çizdim. İpiri ve derin gözler yaptım. Sonra oturdum, puta tapar gibi taptım o gözlere. Ben, beni kaybettim.

     Resmini çizdiğim surete yükledim aşkı. Aşk büyüdü, sardı benliğimi. Aşk ile yıkandım, daldım rüyaya. Rüyaya daldım da “Unuttum suretin yalanlığını.” diyeceğim günleri bekledim yine.

Ellerimde hâlâ o resim, gözlerimde hâlâ onun gözleri. Oturdum, bir gün bana gelmesi için dua ediyorum, bir de aşk için; her defasında aradığımın gerçek aşk olduğunu unutarak. Oysa aşk geçip gidiyor hayatımdan.




Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın aşk ve romantizm kümesinde bulunan diğer yazıları...
Yüreğine Ne Kambur Ne Çıbandım
Yanmak... Hiç Bu Kadar... Paramparça...
Kaygan Bir Zemindi Gözlerin
Aşk Medeniyeti
Bedel
- E Bilmek
Çırılçıplak
Gönlümün Kemençesi
Yüreğine Ne Kambur Ne Çıbandım
Nefes2

Yazarın şiir ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Felâketim Olsun Tadın
Aklar ve Karalar
Kimsin?
Saklambaç
Ben Seyri
Ak Köpükle Yakamozun Hikayesi
Dönüşüm/s/üz
Vakit Geldi
Ruhum/a Da/yandı
Çocuk, Gerçek ve Belki Masal...

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Söyle Bana Aşk mı? (- I - ) [Öykü]
Değiştirilemeyecek Kader Anlarından Biri: Berceste [Öykü]
Söyle Bana Aşk mı? [Öykü]
Aşikar Bir Sırdır Öz [Öykü]
Masal-ı Aşk -ı- [Öykü]
Güneş [Öykü]
Yürek Vuslatı İsterse [Öykü]
Ruhumdan Uzak [Öykü]
Akarsu [Öykü]
Bir Uçurum Vakti [Öykü]


Dervişe Güneyyeli Kutlu kimdir?

Yüreğine sevgi fazlasıyla katılmış, üstüne bir de şiir eklenmiş; bir Ruya doğmuş gülücük kokulu. . .

Etkilendiği Yazarlar:
Murathan Mungan, Nazlı Eray ... Ve etrafımda görüp etkilendiğim her şey...


yazardan son gelenler

yazarın kütüphaneleri



 

 

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Dervişe Güneyyeli Kutlu, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.