"Bazen bir mýsra yaþamý deðiþtirir." -Kafka |
|
||||||||||
|
Ýnsanýn hayatýnda, yýllar önce yaþadýðý bir olay öyle bir iz býrakýyorki, günün birinde bambaþka bir ortamda, yýllar sonra karþýna çýkýyor o izler, ayný o anki yoðunluðuyla yaþatýyor sana acýlarý ve hisleri. Bazen olayýn tam þeklini deðil bir his hatýrlýyorsun, bazen de bir film sahnesi gibi tüm detayý ile görüntüler geliyor gözlerinin önüne. Dünyaya tokat atmak isteyecek kadar öfkeliydim bu sabah. Öfkem, dün akþamdan kalma. Týpký, yýllar önce ilkokulda yediðim o tokat gibi, yüzüme patladý bir tokat daha dün...Ama bu kez, artýk yetiþkinim ve tokat sözle, davranýþla, indi elle deðil. O yýllarda da, yani ilkokulda, bugünün temelini atan bir sorumluluk bilinci ve çalýþkanlýkla gidiyordum okula. Sýnýfýn en çalýþkan öðrencilerindendim. Bununla da kalmýyor akýllý, uslu davranýþlarýmla arkadaþlarýma örnek gösteriliyordum. Ne ailemden, ne de öðretmenimden asla bir þikayet veya bir ses yükseltme yaþamamýþtým. Çünkü bunu yaþatacak bir davranýþým asla olmazdý. Ama bu yetmiyor. Anladým ki hayatta tokat yememek için baþka bir þeyler gerekiyor ki ilkokul 3. sýnýfta ilk tokatýmý yedim. O anda tokat deðildi beni þok edip aðlatan, haksýzlýðý ve nedenini anlayamamaktý, yüzümden akan yaþlar kýpkýrmýzý olmuþ yanaklarýmýn ateþini azaltmaya yetmiyordu. Çünkü haksýz bir tokat yemiþtim. Tokatýn haklýsý olmaz tabiiki, þiddetin asla! ama böylesi daha da korkunçtu. O gün, derse geçici olarak bir baþka öðretmen girmiþti. Beni ve sýnýfý hiç tanýmayan bir öðretmen. Dersin baþýndan itibaren konuþan ve sorun çýkaran çocuklarý uyarýyordu. Ben, zaten, tamamen derse konsantre olduðumdan, hiç bu uyarýlarý üstüme almýyordum. Ama tam önümde oturan ve sýnýfýn en yaramazý olan çocuk, sürekli arkasýný dönüp, benim silgimi alýp, beni kýzdýrmaya, dikkatimi daðýtmaya çalýþýyordu. Ben O'na "öðretmen kýzýyor, önüne dön" desem de dinlemiyordu. Bu arada geçen konuþmalarý duyan öðretmen, arkasý da dönük olduðundan ve olayý tam göremediðinden, "Size konuþmayýn demedim mi? diye öfkeyle gelip bana kocaman bir tokat atmýþtý.. O an, hayat durmuþtu benim için. Utancýmdan alevler çýkýyordu sanki yüzümden. Gözlerimden yaþlar süzülmeye baþladýðý sýrada, arkadaþlarým "öðretmenim, Elif'in hiç suçu yok, o zaten hiç yaramazlýk yapmaz, öndeki arkadaþýmýz yaptý" dedikleri anda da, ayný duruma, öðretmen düþmüþtü. Bana sarýldý. Öptü. Özür diledi. Ama nafile. O tokatý yemiþtim artýk ve o tokatýn þoku bende öyle bir iz býrakmýþ ki, ne zaman bir haksýzlýða uðrasam tekrar tekrar patlýyor yüzümde. Her defasýnda daha çok canýmý yakarak. Ýþte o günden sonra, hayatýmýn çeþitli alanlarýnda defalarca yedim o tokatlarý. Dediðim gibi, belki elle deðil ama sözle, arkadan iþ çevirme ile, davranýþla, e-mail ile . Gördüm ki; hayatta, akýllý, uslu, dürüst, çalýþkan olmak yetmiyor. Baþka meziyetler gerekiyor, tokatlardan korunabilmek için. Büyük kalkanlar gerekiyor. Iþ hayatýnda da bu böyle, doðru, dürüst, iþ odaklý ve iyi niyetliyseniz maalesef çok tokat yiyorsunuz. Hem de bundan bir tatmin saðlayanlara maalesef bu zevki tattýrarak. Yaptýðýnýz iþi sahiplenenler, ya da sizin uyarý çabanýza raðmen dinlemeyip, sonuçlarýndaki hatalarý size yükleyenler, söz verip tutmayanlar veya söylediðini hatýrlamayanlar vs. vs. vs. Bir de þunu gördüm ki ne kadar profesyonel de olsa ortam fark etmiyor ve týpký doðadaki gibi gücünü, týrnaðýný gösteren kazanýyor. Kýsacasý doðal seleksiyon burada da var... Insanlarýn çoðu maalesef duyarsýz ve çýkarcý. Bazen durup dururken, sahip olduðun ve emeðinle kazandýðýn tüm haklarýna göz dikebiliyorlar, kendilerinde herþeyi hak görürken, baþkalarýný yok sayabiliyorlar. Üzüyorlar, kýrýyorlar, strese sokuyorlar.... Ýþte tüm bu davranýþlarý, bilerek yapan ya da bu konuda hassasiyet göstermeyip insanlarýn duygularýný hiçe sayanlara, bazen de, tüm dünyaya, tüm haksýzlýklara haklý olarak tokat atmak istiyorum. Hem de en þiddetlisinden, kýzartanýndan ki, geride iz býraksýn.
ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.
|
|
| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk | Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim
Yapým, 2024 | © Elif Taner, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr. Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz. |