Bilen sever. -Leonardo da Vinci |
|
||||||||||
|
Ne hazindir ki bazı kimseler mukallitliği hala bir telakki zannetmekteler. Mefkûre hazzına vakıf olmadıkları sürece bu illet hastalık onları yalnız bırakmayacaklardır. Hala zannın “ön” takısıyla sefih bir hal ile yaşamaktalar. Dayatma egolarını salgılarken güya bazı mahfillere hizmet gayretin delerdir. Kişiliğini beyan ederlerken, kimliğin sığlığında koruma aracı lükslerinden taviz vermezler. Aidiyetin ne olduğunu bilmek bunlar için sadece gereksiz bir bölümdür. Vicdan yalnızca kanaatin sürümü olmak durumunda anlaşılır. İzimler en değerli sığınaklarıdır, onlarsız bir hayat anlamlı olmayandır. Din zihinleri uyuşturan bir afyon durumunda anlaşılır. Kişi sadece vicdanı ölçüsünde bunu yaşaya biliri salgılarlar. Ne ariften ne abitten ve ne de erenden hiç haz almazlar. Dini mübin için, bir çöl kanunu diyebilecek kadar zihin ve sinelerini parselleştiren bu sefih hezeyan tacirleri, Yılarca narkozda kaldıkları kültür yozlaşması karşısında, savunma hassasiyetinde şekillenen biçarelerdir. Gönlü, kalbi, ruhu ve vicdanı sadede yürek telakkisinde yorumlayan dolayısıyla hayata, aşka ve sevdaya keyfiyet mantığında değerlendirenlerdir. Gariptir ki bizzat kandırılan oldukları halde, takiyyeler sebebiyle münevverliği kimseye kaptırmak isterler. Kendileri gibi düşünmeyen insanları kandırılan, aldatılan göre bilecek kadar zillet içinde kalmaktan asla kaçınmazlar. Diplomaları en büyük payeleridir. Bu necip millet her seferinde bir ders verse de bu kez aziz milletin cahilliğinden dem vurmaya başlarlar. Sosyolojik olarak her dönemlerinde ağır bir sarsıntı yaşadıklarını nara atarak atlatmaya gayret ederler. Din adına, Allahın rızası doğrultusunda canını feda edecek kadar hanif olan canları bir zavallı olarak değerlendirmekten asla kaçınmazlar. Üstelik bu garipliklerini serde derken bu milletin âli menfaatlerinin en fanatik savunuculuğunu kimselere bırakamazlar. Zaten bu maksada binaen bu aziz milleti keriz, devleti de deniz anlayışıyla sürekli soymayı bağışıklık kazanan bir hastalık vuzuhuyla başarırlar. Sanki akortsuz bir saz misali kulağı cırmalayan hezeyanlarını bir orkestra savıyla adlandırarak zavallılıklarını alalamaya gayret ederler. Mümin, mücahit, mücahide sıfatları yalnızca kandırılmış insanlarındır anlayışından asla vazgeçemezler. Atatürk haricinde hiçbir lider şayet solcu, komünist veya ateist değilse hiçbir önemi olmayan maşalar anlayışına saplanırlar. Bir canın emanetçisi olarak, inancım için feda olacak kadar basiretli değil isem bu akidenin hiçbir faydası olmayacağına inanırım. Müminler yaşamak ve yaşatmak için hizmet telakkisinde olan, evrensel mesajla donatılan ve rahmet peygamberini bir önder olarak gören kutlu insanlardır. Asırlarca izmleri ihdas ederek inananları sömüren ve nifak tohumlarını zerk ederek Bir zavallı konuma düşüren başta Siyonizm ve onun şubeleri konumunda bulunan müstekbirler, En hazin ki tağuti emellerini Müslümanlar üzerinde yıllarca Uygulayarak birbirlerine düşürdüler. Kur’anı kerimle bağlantılarını keserek sürekli israliyet zerk ederek hikâye ve masallarla uyuttular. Bu emellerine milletin içinden seçtikleri mukallitlerle başardılar.
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Mustafa CİLASUN, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |