Bilge kişi her şeye şaşan kişidir. -Andre Gide |
|
||||||||||
|
Bulutların üstünde çok güzel bir ev ve bu güzel evde yaşayan birbirinden güzel beş kardeş otururmuş. Evlerinin bulunduğu bulut dünya üzerindeki ülkeleri yavaş yavaş dolaşırmış. Beş kardeş de bulut onları gezdirirken bir süreliğine bir şehrin ülkenin üzerinde durduklarında merakla aşağıdaki insanları seyrederlermiş. Seyrederlerken de birbirinden güzel kokular saçan çiçeklerden oluşturdukları çiçek tohumlarını aşağı serperlermiş. Sırf insanlar güzel kokuları koklayıp az ya da çok içlerine mutluluk yayılsın diye…. Günler günleri, aylar ayları, yıllar yılları kovalamış. Geçip giden zaman içinde beş kardeş şafak vaktinde uyanıp her zaman yaptıkları işlerini büyük bir heyecan ve zevkle yapmaya devam etmişler. Etmişler de her gün aşağıya baktıklarında insanların bir önceki günden daha kötüye gittikleri de gözlerinden kaçmamış. Önce kendi kendilerine “Olsun bugünlük böyle olsun, nasıl olsa yarın her şey düzelir diye düşünmüşler. Ama gelip geçen onca zaman içinde değişen pek bir şey olmamış. Hatta şartlar, daha da kötüye gitmiş. Bir sabah tekrar güzel kokulu çiçek tohumlarını aşağıya serpmek için buluttan aşağıya bakmaya başladıklarında kardeşlerinden birinin aralarında olmadığını görmüşler. Tüm evi , bahçeyi kardeşinin gidebileceği her yeri aramaya başlamışlar ama bulamamışlar. “Olsun” diye düşünmüşler biz onun çiçeklerinden oluşan kokuyu da aşağıya serperiz. Birkaç gün verdikleri sözü tutmuşlar. Daha sonra diğer kardeş kaybolmuş, onun ardından öteki kardeş. Sonuçta artık bulutun üstünde her sabah büyük bir zevkle yaptıkları işi bırakmış kardeşlerden her biri ve bıraktıktan sonra da ortadan kaybolmuş. Bir gün bulut biraz yavaşlayıp bir dağın tepesinde durduğunda oradan geçmekte olan yaşlı bir adam bulutun içindeki evi ve bahçesini fark etmiş. Ev bakımsız bahçe ise târûmar olmuş bir durumda. Adam meraklı gözlerle bakarken evin biraz uzağında ağlayan güzeller güzeli bir çocuk görmüş. Çocuğa yaklaşıp saçlarını okşayarak “Ne oldu burada” diye sormuş. Çocuk “Biz beş kardeş, bu bulutun üstünde dünyayı dolaşıyor,geçtiğimiz her şehrin, her ülkenin üzerinde insanlara sabahın erken saatlerinden gece herkes uyuyana kadar yetiştirdiğimiz çiçeklerin tozlarından, tohumlarından serpiyorduk ama olmadı,. başaramadık” diye ağlamaya başlamış. “Böyle olunca da hepimiz yavaş yavaş kaybolduk” diye sözlerine devam etmiş. Bu sözlerin üzerine yaşlı adam “Peki, senin ve kardeşlerinin ismi neydi” diye sormuş. Ağaç dalında oturan çocuk ise “İlk kardeşimin adı sevgi, ikinci kardeşimin adı saygı, üçüncü kardeşimin adı anlayış , dördüncü kardeşimin adı hoşgörüydü” demiş. Uzunca bir süre önce insanlar birbirlerini, çevreyi sevmeyi bıraktı. Sevgi ortadan kaybolunca, saygı , hoşgörü, anlayış da birer birer ortadan kayboldu. “Ama sen buradasın” demiş yaşlı adam. “Evet, ben buradayım. Ama bende sadece seyrediyorum olup bitenleri” demiş. Yaşlı adamın nedenini sormasına gerek kalmadan; “Kardeşlerim olmadıkça ben çok fazla bir değer taşımıyorum” demiş. “Çünkü benim adım Barış” Barış ise ancak herkese ve her şeye karşı insanlar, sevgi, saygı, hoşgörü ve anlayış gösterdikleri sürece yaşayabilir. Oysa insanlar içlerindeki sevgi, saygı, hoşgörü, anlayış duygularını, tohumlarını red ederek faili meçhul bir cinayet işlediler. Kısaca, “Beni yani Barış'ı öldürdüler” demiş, yaşlı adama; O günden sonra pek çok ülke ve ülke insanı büyük sandıkları küçücük dünyaları içinde sevgi, saygı, hoşgörü, anlayış ve barışı arar olmuş. Bir gün sokakta bir çocuk görürseniz yarı çıplak, geleceği kendi hırs ve açgözlülüğünüzden dolayı nasıl öldürdüğünüzü hep hatırlayın.
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Işın Çavdar, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |