..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Yalnızlık güzel birşey, ama birilerinin yanınıza gelip yalnızlığın güzel birşey olduğunu söylemesi gerekir. -Balzac
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Deneme > Yüzleşme > Ali Berkay Bircan




8 Nisan 2010
Yalnızlığın İzdüşümü  
Ali Berkay Bircan
kalemini oynattığında, mürekkebin kağıt üzerindeki sesinden başka birşey duymadığın zaman anlarsın yalnız olduğunu...


:AGIG:
bugün farkettim, insanlar isimlerinin hatırlanmamasını vefasızlık olarak görüyorlar. oysa ki isim hatırlayamamak benim suçum değil. baze vücudum isyan ediyor yalnızlığa, geceleri uyku ile uyanıklık arasında, telefonumun çaldığını, bir arkadaşımın aradığını duyuyor gibi oluyorum, heyecanla kalkıyorum yattığım yerden, ama telefon sessiz. sonra mide kramplarıyla ve kabuslarımla başbaşa kalıyorum.

yazılarımdan başka birşey bırakmayacağım galiba bu dünyaya, bankadaki hesaplarım kullanılmamaktan kapatılacak, arkamdan iyi bilirdik denilecek, sadece bayramlarda mezarımı ziyaret eden bir ailem olacak. onlarca hesabım var internet üzerinde, bir de bilgisayarım bana ait olan, hacizci gelse benimle arkadaş olsa diye bakıyorum, faturalarımı o yüzden ödemiyorum.

günlerdir aliii diye seslenen olmadı, saçlarının hali ne diye soran da yok, görenlerde sadece yüzünü gören cennetlik diyor, zoraki gülümsüyorum, zira insanın ön dişlerinden biri çürükken gülümsemesi zor oluyor. sevecek gücümü kaybettim artık, beni sevenler birbir uzaklaşıyor artık, sanal karakterim, gerçek karakterimin önüne geçmeye başladı ve kırmızı yeniden beni tanımlamaya başladı artık. karanlıkta oturup yazıyorum, kendimden ve yalnızlığımdan vazgeçtim. yüzüme sadece traş olurken bakıyorum ve soğuk suyla duş alıyorum.

sabahları annemin öperek uyandırmasını özledim, seviglimin elinden tutmasını, ilk aşkın o heyecanını, yere düştüğümde kaldıran o arkadaşın samimiyetini özledim... hiçkimseye şiirler yazıyorum artık ve hiçkimseye kendimi anlatıyorum, tebrikleri kabul ediyorum, bazen bunları hep prematüre oluşuma bağlıyorum, altı buçuk aylıkken doğan bir çocuk, hayatı hızlı yaşamaya ve erken ölemeye meyillidir, cesedi yakışıklı olsun diye değil, hayatı süzekten geçirip, yaşayacaklarını yaşayıp birden çekip gitmek, rabbine intikal etmek ister.

intihara filan meyilli olduğumdan yazmıyorum bunları, hiç o kadar ekstrem olmadım. ama iki tane anti-depresan, bir de kan hapı kullanıp olumlu olmak gülümsemek zor oluyor. metal ağırlıklı parçalar dinlemeye başladım daha çok, yavaş şarkılar dinlersem, kalbim dayanamayacak diye hissediyorum çünkü ve mütemadiyen sokak çocuklarıyla konuşuyorum, onlar da yalnız benim gibi, onların da yanından insanlar geçerken acıma duygusu oluşuyor, ve onlarda yattıklarında sabah kaldıracak sıcak bir sesleri yok.

bir tatil günü sevdiğim biri tarafından öpülerek uyandırılmak istiyorum artık, havadan sudan konuşacak bir arkadaşım olsun, enseme vursun önemli değil. gece sokakları arşınlarken adına şiirler yazdığım hiçkimse olmasın ve insanlar beni işleri olduğu için değil özledikleri için arasınlar istiyorum.

biraz sigara,
biraz sensizlik,
soğuk suyla duş,
ve günde 6 bardak kahve,
sensizliğin tanımı...

yalnızlığı tanımlayacak kadar
iyi bir şair tanımadım
ben de olamadım.

saat tam on ikiyi vururken, hayata başladığımda anlamayacak kadar küçük olduğumu, anlayacak yaşa geldiğimde her şey için çok geç olduğunu farkettim.



Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.


Yazarın deneme ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
İkna Olurum Korkusuyla Aşktan Kaçmak
Kendine Dönen Semazen
Ayna Sendromu #1
Plansız Aşk ve Sen; Susmak, Meskun Mahalde...
Akacak Yalnızlık Damarda Durmaz
Tanrısal Bir Sessizlik
Dahi Anlamına Gelen Sen Ayrı Yazılırdın Benden

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Devrik Cümle Düzeltmesi [Şiir]
Kağıt Uçak [Şiir]
Kalemi Kırdım, Yeni İçinde Kaldı. [Şiir]
Eu Thanatos (Euthanasia) [Şiir]
Katil Kimliğine Suikast [Şiir]
Zemberek No: 21 [Şiir]
Kardeşime Söz [Şiir]
Çok Güvenli Madenlerde Ölmek Gibi [Şiir]
Babamı Yürümek [Şiir]
Stockholm [Şiir]


Ali Berkay Bircan kimdir?

henüz üniversite öğrencisi bir edebiyat aşığı, yazmaktan çok okumayı seviyor.


yazardan son gelenler

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Ali Berkay Bircan, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.