..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
İnsanların arasında yaşadığımız sürece, onları sevelim. -Andre Gide
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Deneme > Din > Büşra Dündar




23 Temmuz 2010
Zatında Kendimi Bulduğuma  
Büşra Dündar
Ey toprak! Zatında kendimi buldum bu gece. Kucakla beni, ayır hece hece...


:AHHC:

Başım ve sonum... Varoluşum ve kayboluşum... Dirilişim ve bitişim... Kendimde bulduğum tek mana ve onda bulduğum tek ben... Ben ve o... En ölü ve en diri...Evvelden birbirine bağlı iki dost... Ayrılmaz, kopmaz iki yar; sadık yar. Bir başın iki gözü, bir kalbin iki bölümü; en temizi ve en kirlenmişi... Toprak; Rabbe giden yolda odur ilk durak.

Ey toprak! Zatında kendimi buldum bu gece. Kucakla beni ayır hece hece. Çöz içimdeki bütün yanlışlıkları, kaldır sinedeki korkuları ve yok et aramızdaki tüm uzaklıkları, kır aramızdaki tüm mahpesleri, yanına al beni. Kıvrılırım ben bir köşeye. Yeter ki beni bas bağrına, yeter ki Nazif sıfatınla temizle şu katran karası kalbimi, aydınlat sinemi, aydınlat bu vurgun yemiş zihni.

''Andolsun biz insanı kuru bir çamurdan, suretlenmiş bir balçıktan yarattık. '' (Hicr Suresi-Ayet 7) Cemil-i Zülcelal de böyle buyurmuyor mu? ''kuru bir çamur ve suretlenmiş bir balçık''. Sen ve daha sonra ben... Sen bağrını bana açan, ben seni ayaklar altına alan. Sen herşeye rağman vefadan vazgeçmeyen, ben ise kendimden bir parça olan seni unutan aciz... Sen ki o bağrını yararak çıkan Rabbimin nimetlerini bana sunan. Ben ise sunuyu sunanı düşünmeden kullanan vefasız bir misafir.

Vefandan ver bana, hoşgöründen ver, alçakgönüllülüğünden ver... Kır bu kapkara kalbimin kilitlerini, çöz dilimin bağlarını, sar kibirle kokmuş yaralarımı. Ve aç bana kollarını, kısalt sana olan uzaklıklarını zihnimin. Şu kendi kendini öven enaniyetli zihnime bir parça çal kendinden.

Muhtac-ı duayım, kaldır kollarını benim için ey sadık yar. Bende dua etmek için yüz yok. Rabbimin emirlerinden çıkmışım, günahkarlığımın affını dileyemiyorum. Aracı ol Gaffar ile aramda... Duacı ol Mucib'e benim için, rahmet dile Rahman'dan bana.

Nur Üstad da diyor ya: ''İnsan kainatın ekser envaına muhtaç ve alakadardır. İhtiyacı alemin her tarafına dağılmış, arzuları ebede kadar uzanmıştır. Bir çiçeği istediği gibi, koca bir baharı da ister. Bir bahçeyi arzu ettiği gibi, ebedi cenneti de arzu eder. Bir dostunu görmeye müştak olduğu gibi, Cemil-i Zülcelali görmeye de müştaktır.'' İşte böyle cancağızım, ben seni görmeye ; senin aracılığınla Cemalullah'ı görmeye müştak ve talibim.

Biliyorum beni bir çekirdeğe benzetiyorsun. Önce seninle buluşmuşum, sonra havayla... Havayı görünce seni unutmuşum. Ne yanlıştır yaptığım ki yaşamama sebep olan köklerimin sende bağlı olduğunu düşünmeden seni unutmuşum. Oysa benim senden yaratılış babında ne farkım var? ''yek katre-i hünest-ü hezar endişe...'' (Sadi) İşte bu aramızdaki tek fark; bir damla kan ve bin endişe... Bu senden bir parça olan bu fakiri, vefasızı, adı değmezi bağışla, bağışlat... Rabbime giden yolda bana yardım et ey sadık yar!
Sözlerimi seninle buluşmuş şu zat-ı muhteremlerin sözleri ile bitirmek istiyorum:

Daha bir müddet eminim ki, hayatın yükünü
Dizlerim titreyerek çekmeye mahkumum ben
Çöz de artık yükümün kör düğüm olmuş bağını
Bana çok görme İlahi, bir avuç toprağını.
Mehmet Akif Ersoy


Dost dost diye nicesine sarıldım
Benim sadık yarim kara topraktır
Beyhude dolandım, boşa yoruldum
Benim sadık yarim kara topraktır.
Aşık Veysel Şatıroğlu



Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın din kümesinde bulunan diğer yazıları...
Umudun Açtığı Yarayı Umutla Kapatmak
Ferime...
En Büyük Keşkem
Arafat (T) 'A Bir Dilek

Yazarın deneme ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Darb-ı Salis
Benim Ütopyam
Fırat'la Halleşelim
Sahte Kimliklere
Cam Güzeli
Özür Dilerim


Büşra Dündar kimdir?

Bezm-i Elest'ten bu yana sarhoş olan ''bela'' sözüne sahip çıkmaya çalışan bir kul. . .

Etkilendiği Yazarlar:
Sibel Erarslan,İskender Pala,Neslihan Nur Türk...


yazardan son gelenler

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2024 | © Büşra Dündar, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.