..E-posta: Şifre:
İzEdebiyat'a Üye Ol
Sıkça Sorulanlar
Şifrenizi mi unuttunuz?..
Hala çevrende bulabileceğin güzellikleri bir düşün ve mutlu ol. -Anne Frank
şiir
öykü
roman
deneme
eleştiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katılımı
Yazar Kütüphaneleri



Şu Anda Ne Yazıyorsunuz?
İnternet ve Yazarlık
Yazarlık Kaynakları
Yazma Süreci
İlk Roman
Kitap Yayınlatmak
Yeni Bir Dünya Düşlemek
Niçin Yazıyorum?
Yazarlar Hakkında Her Şey
Ben Bir Yazarım!
Şu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm başlıklar  


 


 

 




Arama Motoru

İzEdebiyat > Öykü > Bireysel > eyyüp yıldırmış




30 Ekim 2010
Karşı Evdeki Işık  
eyyüp yıldırmış
Alnı cama dayalı genç adam, sokağı seyrediyor. Fersiz ve yorgun gözlerinin izin verdiği mesafeye kadar hemen her geleni geçeni izliyor genç adam. Gözleri ile sokağın başında başlayan bu eşlik ediş, kendi evinin önünde devam edip mahalle bakkalında son buluyor.


:AHFF:
Karşı Evdeki Işık
Alnı cama dayalı genç adam, sokağı seyrediyor. Fersiz ve yorgun gözlerinin izin verdiği mesafeye kadar hemen her geleni geçeni izliyor genç adam. Gözleri ile sokağın başında başlayan bu eşlik ediş, kendi evinin önünde devam edip mahalle bakkalında son buluyor.
Havanın kararmaya niyetlendiği saatlerdeyiz. Sokak lambaları yandı yanacak. Rüzgâra kapılmış birkaç yorgun yaprak, tenekeleri karıştıran kediler ve eve dönenlerden başka kimse kalmadı sokakta. Tanıdık akşamlardan biri daha öncü güçleri ile kenti ele geçirmek üzere. Günün en zor saatleridir bunlar genç adam için. Anlatılmaz bir vesvese bir telaş ve hafif ir korku dalgası sarar tüm bedenini günün bu vakitlerinde. Hafif bir nabız yükselişi, yüzü kaplayan damarlara hücum eden kanla beraber belli belirsiz baş dönmesi işte ona günün sonunu hatırlatan işaretler. Alnını camdan çekmese aşağı düşeceğini sanarak aniden irkilen genç adam hemen yandaki koltuğa kendini atıverdi. Bu belirtilerin geçici olduğunu bile bile yinede elinde olmadan yıkılıp kalacağını sanıyordu olduğu yere. Bir türlü bu huyundan vazgeçememiş hatta korkularını beyninde sarıp sarmalamış iyice büyütmüştü genç adam. Koltuğa oturunca iç cebinden sigara paketini çıkarıp bir tane yaktı. İlk nefesten sonra kendini biraz toparlamış hissedip gözlerini tekrar sokağa çevirdi. İyice karalar bağlayan sokakta bu kez uçuşan yaprakların dışında gerçekten kimse kalmamıştı.
Evlerin lambaları tek tek yanıp gecenin karanlığına meydan okumaya başlamışlardı bile. Karşı evlerin tüm ışıklarını ezberlemişti sanki. Hangi evde hangi saat ne amaçla lambalar yanar söner hepsini tahmin edebilirdi. Uzun hastalık gün ve gecelerinde yapacak başka şeyi olmadığı için bu tuhaf alışkanlığı edinmişti. Epey bir süre tüm ışıklar hep eski alışkanlıklarını takip etti yandı söndü. Söndü yandı. Yorgun gözleri yine aynı yorgunlukta olan göz kapaklarının aniden kapanması ile dış dünya ile ilişkisini kesene kadar bu gözlem sürdü gitti.
O uyurken karşı evlerden birinde her gün olandan başka bir hareket vardı. Tek gözlü küçük çatı katında ışık bu akşam hiç sönmemişti. Ev sahibi yaşlı ve hasta adam vefat etmişti. Genç adam uykuya yenik düşerken yaşlı adamda ecele yenik düşmüştü. Sabah mahalleyi saran telaş ve üzüntüyü de göremedi genç adam.
Akşam olup bildik sahneler tekrar yaşandığı bir an karşı çatı katının ışıklarının hiç yanmadığını gördü genç adam. Hemen anladı olağan üstü bir şeyler olduğunu ama geç kalmıştı. Dün akşam uykuya yenik düşmesem belki de her akşam uzatanda olsa bakışarak selamlaştığı yaşlı adama bir yardımım dokunurdu diye geçirdi aklından.
İç cebindeki pakete uzanan elini büyük bir şiddetle geri çekti önce. Daha sonra elini tekrar cebine sokup çıkarttığı paketi avucunun içinde un ufak edip çöpe savuruverdi genç adam.
Karşı evdeki ışık sönmüştü ama genç adam için şu an yeni bir hayatın sabahı başlıyordu.



Söyleyeceklerim var!

Bu yazıda yazanlara katılıyor musunuz? Eklemek istediğiniz bir şey var mı? Katılmadığınız, beğenmediğiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düşündüğünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazıları yorumlayabilmek için üye olmalısınız. Neden mi? İnanıyoruz ki, yüreklerini ve düşüncelerini çekinmeden okurlarına açan yazarlarımız, yazıları hakkında fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloğa geçebilmeliler.

Daha önceden kayıt olduysanız, burayı tıklayın.


 


İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.

Yazarın bireysel kümesinde bulunan diğer yazıları...
İnsan Maskesi
Mavi Gözlü Kadın
Eski Kentin Yeni Yabancısı

Yazarın öykü ana kümesinde bulunan diğer yazıları...
Kızlar Sinisi Efsanesi
Domates Suyu
54. Kalas
Biraz Daha Işık!
Angut Kuşunun Vefası
Ah İsmail Ah
Aramızdaki Hainler (Şahmeran Efsanesi)
Yalnız Bir Yıldız
Ankara' da Nisan
Sonbahar Kıyımları

Yazarın diğer ana kümelerde yazmış olduğu yazılar...
Aşık Veysel [Şiir]
Bir Sevdam Var [Şiir]
Coşkun Aral" I Kim Bilmez? [Deneme]
Nöropeptit [Deneme]
Payeleri Onos" Tur Ama Eşek Desen Kızarlar… [Deneme]
Attila József, Şizofren Bir Şair" İn Dizeleri [Deneme]
Hillary Yeni Abd Dışişleri Bakanı [Deneme]
Toplumun Refleksi [Deneme]
Yaklaşan Anneler Günün" de Kadın" A Düşen Yine "Hakk-ı Sükut" Olmamalı [Deneme]
Yaşam Serüvenimiz ve Yaşlılık [Deneme]


eyyüp yıldırmış kimdir?

1959 Divriği/Sivas doğumluyum.


yazardan son gelenler

yazarın kütüphaneleri



 

 

 




| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık

| Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim Yapım, 2025 | © eyyüp yıldırmış, 2025
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır.
Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz.