..E-posta: Þifre:
ÝzEdebiyat'a Üye Ol
Sýkça Sorulanlar
Þifrenizi mi unuttunuz?..
Özgür insan, denizi daima seveceksin. -Baudelaire
þiir
öykü
roman
deneme
eleþtiri
inceleme
bilimsel
yazarlar
Anasayfa
Son Eklenenler
Forumlar
Üyelik
Yazar Katýlýmý
Yazar Kütüphaneleri



Þu Anda Ne Yazýyorsunuz?
Ýnternet ve Yazarlýk
Yazarlýk Kaynaklarý
Yazma Süreci
Ýlk Roman
Kitap Yayýnlatmak
Yeni Bir Dünya Düþlemek
Niçin Yazýyorum?
Yazarlar Hakkýnda Her Þey
Ben Bir Yazarým!
Þu An Ne Okuyorsunuz?
Tüm baþlýklar  


 


 

 




Arama Motoru

ÝzEdebiyat > Öykü > Ýronik > Ünver PAZARLI




28 Kasým 2010
Bedel  
Ünver PAZARLI
Tamamen kurgu olup,herhangi kiþi veya kurumu kastetmemektedir.


:BJAA:
BEDEL
Belediye tahsildarý Bircan Bey, postacýnýn mektubunu büyük bir dikkatle okuduktan sonra, önce çekmecesine koydu, daha sonra dalgýn dalgýn ve kýrýlmýþ iç halini yansýtan bir boyun büküþle baþýný "Olsun bakalým” gibilerinden öne eðdi.
Ýþini seviyordu, çalýþma düzeni de iyiydi, fakat bu ona yetmiyordu. Futbol maçlarý, kahvehane oyunlarý, ama ille de þiir yazma meraký olmazsa olmaz tutkularýndandý. Ayla Haným eþinin bu merakýna hem gülüyor, hem de gereksiz çocuk oyuncaðý gibi bir þey olarak görüyordu. Ýþten anlayanlar için ise bu bir mizah konusuydu.Çünkü güzel denebilecek mýsralarý oldukça azdý. Yazdýklarý sanki bir derleme veya üçüncü sýnýf þairlerin kopyalarý gibiydi. Fakat o dinlemiyordu. Öyle ya, büyük þairler anasýnýn karnýndan þair mi doðmuþtu?
Yazý iþlerinden Davut Bey, ona arka çýkardý. "Boþ ver kardeþ,kendini rahatlatýyorsun ya, bu bile yeter adama. Ben kendimi senin gibi avunacak bir þeyler bulsam da þu benim evdekilerin dýrdýrýndan bir uzaklaþabilsem bana yeterdi. Baþým þiþiyor inan ki.Senin gibi olabilsem, daha ne istiyeyim!” diye sözler sarf ederdi çoðu zaman. Fakat Bircan Bey bu iþe kendini bayaðý kaptýrmýþtý. Önceleri bunu bir zevk gibi gördükten sonra, gazetelerin halka açýk sayfalarýnda yayýnlanan þiirlerini saklar, millete gösterirdi. Yanýna oturanlara iç cebinde sakladýðý gazete parçalarýný onlarýn yanýnda bir harita gibi açar, okutur, yorum yaptýrýr ve sonra kendi morali de bayaðý düzelirdi.
Edebiyat öðretmeni Muzaffer Bey, kahvehanede bir sohbet sýrasýnda ona yazdýklarýnýn edebi bir deðer taþýmadýðýný, ama rahatlamak için yazabileceðini söyledi. Bu söz ona dokundu. Evet o kitaplardaki allý felli þairler gibi çok iyi olmayabilirdi, ancak yine de iyi þeyler yazýyordu.Orhan Veli’nin”Düþünme arzu et sade/ Bak böcekler de öyle yapýyor”þiirinden de fena deðildi yazdýklarý.
“Ne güzel bakýyorsun
Bana naz yapýyorsun
Ah deli etmek için
Kýzýl gül takýyorsun”
Þiiri okuyunca Muzaffer Bey,bir yandan gülüyor,bir yandan da soruyordu:
- Bu maniyi annenden mi dinledin? Ýyi þiir yazmak için okumak gerek.Sen okumuyor, ha bire arabesk dinliyorsun…
-!!!

Bu olaydan sonra eskisi kadar kimseyle þiir muhabbeti yapmadý. Yalnýz þiirlerinden birinin bestelenmesini istiyordu. Bestekar da olan bir þarkýcýya güfteyi gönderdi. Günlerce uykularý kaçtý.Þarkýsý bestelenmek ne büyük bir þeref olacaktý.Kendisiyle dalga geçenler o zaman nasýl moraracaklardý. Yaklaþýk on günlük bir bekleyiþin sonunda beklediði cevap geldi. Okumaya baþladý.Yüzü çatýlmýþtý.
“Deðerli Bircan Bey, internet keþfedileli beri böyle mektup almayý unutmuþuz, ama sayenizde nostalji oldu. Biz de þiir yazan mý diyelim, kendisini þair sananlar mý? Bilmiyorum, ama onlar Avrupa’dakilerden ortalama altý yedi kat fazla. Bu ne demek bilir misiniz? Herkes kendisini þair sanýyor ülkemizde.Keþke uygun bir þey yazmýþ olsaydýnýz. Ama üzülmeyin, tekrar denersiniz. Ama ne olur adam gibi bir þey yazmadan bana göndermeyin, bu sefer fena olurum. Size iþlerinizde baþarýlar…”Diyordu.
Belediyede mektubu okuduktan sonra yýrtýp parça parça etmek istedi,ama çekmecesine koymayý uygun buldu sonra. Gücü yetse adamý Avrupa mahkemesine þikayet ederdi.Derin bir sessizliðe daldý.Mesaisi bitince düþündü,nasýl bir yol izlemeliydi?Dalýp geçti. Bu hiç iyi olmamýþtý. Ýþte bir bilen adam “þap” diye tokadý indirivermiþti.Bu ne kadar þiddetli bir acýydý. Bunun bir benzerini Sivas’ta askerlik yaparken, karla karýþýk esen þiddetli rüzgarlar vurmuþtu da yüzünün felç olduðunu sanmýþtý. Koltukta dalmýþ ve yaslanmýþ halde kendinden geçtiðini gören Davut Bey:
-Haydi çýkmýyor musun? Dedi.
-Gel buraya Davut, biraz da oturalým!
-Yürü kahveye, o zaman.
-Otur yahu! Ýki dünya kelamý ederiz.,diyerek ýsrarcý bir ses tonuyla onu oturmaya razý etti.
-Ýyi deðilsin, neyin var?
-Beni ancak sen anlýyorsun Davut Bey, dedi acý bir ses tonuyla. Bazen böyle oluyorum. Ne yapalým?
-Ben sende kendimi buluyorum da onun için.Belediye,ev,kahve…Ayný hayatý yaþamaktan gýna geldi.
-Þiiri hayattan kaçmak için yazýyorum,aziz dostum! Fakat kimse beni anlamýyor.Bir tüy kadar hafif,bir kelebek gibi hür olmak istiyorum. Uçmak istiyorum göklerde.Sadece þiirlerim veriyor bu fýrsatý bana.Yer yüzünde yaþayacak kadar güçlü deðilim. Genç deðilim artýk.Haydi, gidelim, boþverelim bunlarý.Tilkinin aðýp dönüp varacaðý yer kürkçü dükkanýdýr.Bizi kahvehane paklar…
……………..
Gece biraz geç olmuþtu.Hava az bulutlu ve keskindi.Üþümüyordu.Sadece ruhu biraz yorgundu.Siteye geldiðinde kimsecikler görünmüyordu. Herkes evine çekilmiþ,bir arý sessizliðiyle çoðu uykuya dalmýþtý.Bir an dünyada ne kadar yalnýz olduðunu hatýrladý.”Þu Davut da olmasa ne yaparým?”Dedi.Aðýr aðýr merdivenleri çýktý.Baþý önünde bir suçlu çocuk gibi ev kapýsýnýn önünde durdu.Anahtarý vardý ama birisinin kapýyý açmasýn tercih ederdi her zaman.Zili birkaç kez çaldý.Uykulu gözlerle eþi karþýladý.
-Saat kaç?Sana bir þey demeyeceðim. Nasýlsa anlamýyorsun.
-Yahu Þunun þurasýnda birazcýk efkar daðýtalým,dedik.
-Hep arkadaþlarýnla mý daðýtman gerekiyor bu efkarý?Biz yetmiyor muyuz? Ýki çocuðun yetmiyor mu?
-Caným her þeyin yeri ayrý.
-Tabi,biliyoruz biz.Yerimizi de…Sana iyi geceler o zaman,sabah iþim var!
-Býrak þimdi iþi,Senin birinci iþin ben deðil miyim? Diyerek kendine çekmek istedi.Ayla Haným bir el çevikliðiyle kendini kurtarýp parmaðýný kocasýnýn dudaklarý üstüne koyarak;
-Sana kýrgýným bebiþim,dedi.
-Neden?
-Bana bir þiir bile yazmadýn!
-Haydi yatalým,dedi, yarýn sana yazarým.
…………………………………………

Gece boyunca uzun müddet uyuyamadý.Ýçinde þahlanan duygularýný kontrol edemiyordu.Eþi horul horul uyumaktaydý.Mutfaða geçti.Bir þiir yazmalýydý.Duygularý bir sel gibi akmalýydý mýsralarda.Yazýyordu;
Rüyalarýnda benim olduðumu bilseydim,
Gezer miydim bulutlarda,bir uyku olmak varken,,,
Hem yazdý hem de bir bardak portakal suyunu içti.Duygularýnýn doruðuna ulaþtý.Þimdi yüreðinden kopup gelen güzellikleri bir halý dokur gibi gibi kaðýda nakþetmiþti.Yýllardan beri hasretini sona erdirmiþti.Ýstediði þiiri yazýyordu iþte.Tekrar tekrar okudu.Kaðýdý büküp öptü ve gömleðinin cebine koydu.Yavaþ yavaþ da mýrýldanýyordu:
Bilirim bir anýna bütün ömürümce yansam
Yine kavuþmaz yolumuz dünyalarý dolansam
……………………………………………….
Soðuk havalar son günlerde kendini aðýr aðýr hissettiriyordu. Evlerden kömür kokularý gelmeye baþlamýþtý artýk. Kömür, biraz kirli havanýn yanýnda adeta aile saadeti demekti Bircan Bey için. Çay,kestane gibi þeyleri özellikle soba üzerinde piþirmeliydi. Fakat þu kaloriferler var ya,güzel bir þeydi güzel olmasýna,fakat ellerin buz kestiðinde elini sobanýn üzerinde tutmak yok muydu?Ýþte o günleri arýyordu.Postahane memuru olan eþi Ayla Haným’la, yýllarca böyle sobalý bir evde yaþamýþlardý. Fakat ne kadar zamanda biriktirdikleri parayla siteden aldýklarý þu daireye bir türlü alýþamamýþtý. Kadýnlar bu tür deðiþikliklere çok çabuk uyum saðlýyorlardý. Fakat,yýllar ilerledikçe ona kimse fikrini sormuyordu artýk.Sadece ona verilen görevleri yerine getirmekle görevliydi o!
Kaloriferlerlerin yakýlmasýyla birlikte kýþlýklar da çýkarýlmaya baþlandý. Koyu siyah paltosunu giydi.Mesainin bitimiyle birlikte yorgun ve bitkin düþer,akþam yemeðinin ardýndan kahveye yollanýrdý.Biraz kaðýt oynar,ardýndan evinin yolunu tutardý.
………………………
O gün evde elbiselerini çýkarýrken cüzdanýnýn yanýnda olmadýðýný anladý. Büyük bir telaþla telefona koþtu.Kredi kartlarý ve banka kartlarýnýn kýllanýlmamasý için telefon etmeye baþladý. Korku ve sýkýntýnýn verdiði ruh haliyle bardaktan boþanýr gibi ter boþanmaya baþlamýþtý vücudundan. Ayla Haným geceliðiyle süzülüp geldi:
-Ne bu telaþýn,bir þey mi oldu?Nereye telefon ediyorsun bu saatte?Dedi.
-Soyuldum Ayla,diyebildi.
-?????
-Bana öyle ters ters bakma! Zaten kendi derdim kendime, bir de seninle uðraþmayayým.
-Zaten senin baþýna gelecek vardý! Oh,canýma deðsin!
-!!!!!!
-Çok para var mýydý?
-Yahu sen benim cüzdanýmý benden iyi bilmez misin? Fazla bir þey yoktu ama kartlar, kimlikler bayaðý bizi uðraþtýracak.
Bir müddet sonra birden irkildi.
-Yahu benim þiir de gitti be! Diyerek dövünmeye baþladý.
-Aman çalsýnlar þu senin deðerli þiirlerini, bana da iyilik olur. Böyle bir vakitte þiir sýrasý mý?Halimize baktýðýmýz yok.Þiiri kaybolmuþ beyefendinin?
-Yahu haným,þu en zor anýmda bile benim derdimi artýrdýn ya,unutma bunu!Çek git yanýmdan. Beni kendi halime býrak! Nasýl oldu,ne oldu?Anlayamadým. Akýllara ziyan! Çay paralarýný ödediðimizde eksiðim yoktu!
Kalorifer bacasýnýn dumaný yükselmeye devam ediyodu. Sitenin üzerine derin bir sessizlik kaplamýþ, gece sabahý bekliyordu…
Aradan dört ay geçmiþ, konu küllenip unutulmuþtu.Gazeteye kayýp ilanlarý verilmiþ, sonuçta hiçbir þey çýkmamýþtý. Kahvede televizyona yakýn bir yere oturdular. Kaðýtlar karýlýp daðýtýlmaya baþlanmýþtý.Televizyonda insaný yormayan Türk Sanat Musikýsinden parçalar çalýyordu. Ondan sonra “Yeni Besteler”adýyla bir program baþladý. Bir iki parçadan sonra sunucu “Þimdi sözlerini Bircan Akdoðan’ýn yazdýðý, bestesini Uður Erdem’in yaptýðý rast makamýndaki bir þarkýyý Harun Tan’dan dinleyeceðiz: “Gezer miydim Bulutlarda?”diye anons da etti. Bircan Bey birden ayaða fýrlayarak “Yandým anam!”diye baðýrmaya baþladý. Arkadaþlarý önce delirdiðini sandýlar “Vah zavallýya! Gördün mü, bu kadar kafaya takmanýn sonucu iþte bu!”diyerek samimi bir þekilde üzülüyorlar, diðer yandan da onu zapt etmeye çalýþýyorlardý.
-Ulan görmüyor musunuz, benim þiirimi okuyor adam? Diye baðýrýnca kimisi býyýk altýndan gülmeye baþladý. "Yahu bu þiir benim deðil mi?” diyordu da baþka bir söz bilmiyordu sanki. Kollarýndan tutup bir masaya oturttular. Arkadaþlarý elleriyle “sus”iþareti yapýyorlar, “Gözünü seveyim etme” diye adeta yalvarýyorlardý. O sýrada Bircan Bey’in telefonu çalmaya baþladý.Arkadaþlarý bir baþ iþaretiyle "Bak” dediler. Kendisini toplamaya çalýþarak güçlükle:
-Alo, kimsiniz? Diyebildi. Telefon bir ankesörden geliyordu.
-Sizi tebrik ederim, kardeþim! Besteyi, daha doðrusu þiirininizi televizyonda dinlediniz mi?
-Siz kimsiniz?
-Kardeþ, ben vicdan sahibi bir hýrsýzým. Cüzdanýný aldým, ama þiirini okuyunca bu sanat eseri yazýk olmasýn, dedim ve senin adýna bir bestekara ulaþtýrdým.
-Niçin yaptýn bunu?
-Çünkü hýrsýzým, fakat sanata ihanet edecek kadar alçak deðilim.Tebrik ediyor, gözlerinden öpüyorum!
-Ulan, seni bir ele geçirirsem var ya!
-Yahu kardeþ,bu insanlara iyilik yapmak da yaramýyor. Ben seni meþhur ediyorum,þu senin bana yaptýðýna bak! Ama neyse ben iyiliklere kötülükle karþýlýk görmeye alýþkýným. Sen yazmaya devam et yine de. Yolun açýk olsun!




Söyleyeceklerim var!

Bu yazýda yazanlara katýlýyor musunuz? Eklemek istediðiniz bir þey var mý? Katýlmadýðýnýz, beðenmediðiniz ya da düzeltilmesi gerekiyor diye düþündüðünüz bilgiler mi içeriyor?

Yazýlarý yorumlayabilmek için üye olmalýsýnýz. Neden mi? Ýnanýyoruz ki, yüreklerini ve düþüncelerini çekinmeden okurlarýna açan yazarlarýmýz, yazýlarý hakkýnda fikir yürütenlerle istediklerinde diyaloða geçebilmeliler.

Daha önceden kayýt olduysanýz, burayý týklayýn.


 


ÝzEdebiyat yazarý olarak seçeceðiniz yazýlarý kendi kiþisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluþturmak için burayý týklayýn.


Yazarýn öykü ana kümesinde bulunan diðer yazýlarý...
Yaðmur

Yazarýn diðer ana kümelerde yazmýþ olduðu yazýlar...
Son Söz [Þiir]
Kader [Þiir]
Ýçimdeki Ýzin [Þiir]
Sessiz Þehir [Þiir]
Þiirin Aþký [Þiir]
Ege ve Fýrat [Þiir]
Uzaklar [Þiir]
Orasý [Þiir]
Sakallý Eniþte [Þiir]
Çocuðum [Þiir]


Ünver PAZARLI kimdir?

Amatörce þiir ve hikaye yazýyorum.

Etkilendiði Yazarlar:
Hemen hepsinden birþeyler kapmýþýzdýr.


yazardan son gelenler

 




| Þiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleþtiri | Ýnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babýali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratýcý Yazarlýk

| Katýlým | Ýletiþim | Yasallýk | Saklýlýk & Gizlilik | Yayýn Ýlkeleri | ÝzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Giriþi |

Custom & Premade Book Covers
Book Cover Zone
Premade Book Covers

ÝzEdebiyat bir Ýzlenim Yapým sitesidir. © Ýzlenim Yapým, 2024 | © Ünver PAZARLI, 2024
ÝzEdebiyat'da yayýnlanan bütün yazýlar, telif haklarý yasalarýnca korunmaktadýr. Tümü yazarlarýnýn ya da telif hakký sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadýr. Yazarlarýn ya da telif hakký sahiplerinin izni olmaksýzýn sitede yer alan metinlerin -kýsa alýntý ve tanýtýmlar dýþýnda- herhangi bir biçimde basýlmasý/yayýnlanmasý kesinlikle yasaktýr.
Ayrýntýlý bilgi icin Yasallýk bölümüne bkz.