Umutlarım her zaman gerçekleşmiyor, ama yine de her zaman umuyorum. -Ovid |
|
||||||||||
|
-Fikret evi terk etti. Karısı geldi ağlamaya başladı. -Kaynanası sevinmiştir. -Fikret kim? -xxx dizisindeki Fikret. -Pardon ben gerçek bir Fikret sandım. -Dizilerden konuşuyoruz. -Sanki normal bir olay gibi anlatıyordun… Yukarıdaki konuşmalar veya benzerleri hemen her yerde karşıma çıkabiliyor. Anneme gittiğimde onun komşularıyla sohbeti sırasında, işyerlerinde, otobüste, parkta, herhangi bir yerde birbirleriyle konuşan insanlara kulak misafiri olduğumda bu tür diyaloglara sık sık rastlıyorum. Bunları duydukça üzülüyorum, geleceğe olan ümidim azalıyor. Yaşlıların televizyon dizilerine bu kadar çok ilgi gösterip, oradaki olayları, kahramanları günlük yaşantılarının bir parçası yapmalarını doğru bulmasam da anlayabiliyorum, ama orta yaşlı ve gençlerin bu düşkünlüğüne hiç anlam veremiyorum. Oysa insanlar televizyon izleme sürelerini azaltıp; kitap, gazete, dergi okumaya, sinema, tiyatro, bale, opera, konserlere gitmeye, resim, müzik, el sanatları, doğa gezileri gibi etkinliklere katılmaya daha fazla zaman ayırsalar, sadece kendi iç zenginlikleri değil, toplumun genel refah düzeyi de yükselir. 2011 yılında kendinize bir iyilik yapın! Orhan Kemal’in, Sait Faik Abasıyanık’ın, Orhan Veli Kanık’ın veya başka birçok değerli yazarımızdan birinin kitabını alın ve okuyun. Ben kitap okuyamıyorum, sıkılıyorum, zamanım yok şeklindeki bahanelerinizi 2010 yılıyla birlikte geçmişte bırakın. Kitaplar çok pahalı diyorsanız, bir sahafa gidin, ikinci el kitapların ederi bir sigara fiyatı kadardır. Ama lütfen asla ama asla korsan kitap almayın. Sahaftan alacak kadar bile bütçeniz uygun değilse (Maalesef bu da günümüzde normal bir durum oldu), herhangi bir kütüphaneye gidip ücretsiz olarak uygun sürede iade etmek şartıyla kitap alabilirsiniz. Öğrenci iseniz okulunuzun kütüphanesine bir defa da dersleriniz dışında bir kitap okumak için gidiniz. Okumayı mutlaka deneyiniz. Kitapların dünyasının dizilerden çok daha eğlenceli ve zengin olduğunu göreceksiniz. Yeni yılın herkese mutluluk, barış ve özgürlük getirmesini diliyorum. Unutmadan yazayım; Bu en az bir kere de olsa tiyatroya gidin!
İzEdebiyat yazarı olarak seçeceğiniz yazıları kendi kişisel kütüphanenizde sergileyebilirsiniz. Kendi kütüphanenizi oluşturmak için burayı tıklayın.
|
|
| Şiir | Öykü | Roman | Deneme | Eleştiri | İnceleme | Bilimsel | Yazarlar | Babıali Kütüphanesi | Yazar Kütüphaneleri | Yaratıcı Yazarlık | Katılım | İletişim | Yasallık | Saklılık & Gizlilik | Yayın İlkeleri | İzEdebiyat? | SSS | Künye | Üye Girişi | |
Book Cover Zone
Premade Book Covers
İzEdebiyat bir İzlenim Yapım sitesidir. © İzlenim
Yapım, 2024 | © Mustafa Mert, 2024
İzEdebiyat'da yayınlanan bütün yazılar, telif hakları yasalarınca korunmaktadır. Tümü yazarlarının ya da telif hakkı sahiplerinin izniyle sitemizde yer almaktadır. Yazarların ya da telif hakkı sahiplerinin izni olmaksızın sitede yer alan metinlerin -kısa alıntı ve tanıtımlar dışında- herhangi bir biçimde basılması/yayınlanması kesinlikle yasaktır. Ayrıntılı bilgi icin Yasallık bölümüne bkz. |