Ýnsanlarý Düþün
(Fýrat Can Tokuri) 30 Mayýs 2009 |
Baþkaldýrý |
| |
Sesimiz yok oluyor onca insanýn arasýnda, hýrsýmýz biraz daha bileniyor sadece. Amelelere sigara daðýtýyoruz, ama patronun yakasýna yapýþýr gibi yürekten. Elimizdeki en büyük adalet, tek dal sigara... Bizim olmayan denize karþý, ciðerlerimizin bizim oluþunu dibine kadar kutluyoruz. |
|
Býrak Beni, Ýçine Gireyim
(Fýrat Can Tokuri) 2 Mart 2009 |
Soyut |
| |
Iþýða deðil karanlýða ait olduðumu kim fýsýldayacak olgunlaþmamýþ kulaklarýma? Kimin kalp atýþlarý baþýmý yukarý kaldýracak ve ýþýkla gelen hayata tekmeler savuracak cesareti verecek bana? Baþlamamýþ hayatýma kim dur diyecek ve ormanlarýn en ýssýz zirvesinden gelen bir nefes gibi çekecek içine, tutacak bedeninde sýmsýký, býrakmayacak? Geri alacak tüm verdiklerini, kanýný, canýný, hayatýný geri alacak benden, bütün borçlarýmý silecek ve özgür býrakacak beni… |
|
Damda Bok Kürüyen Adam
(Fýrat Can Tokuri) 8 Þubat 2009 |
Sürrealizm |
| |
Ýnsanýn burnu her kokuya alýþmýyor söyledikleri gibi, bir süre hissetmesen bile yeni kokular tazeliyor sürekli mide kaldýran gerçeði; inekler umarsýzca sýçýyor, neresi olduðuna bakmadan. Onlarý eðitmeye çalýþtýðým zamanlar oldu, saçmalýðýnýn ve gereksizliðinin farkýnda olmadan hem de, kendimi ineklere tuvalet dersi verirken buldum...
... Ýnek kesip bayram yapan bir Hindu’nun manyaklýðýna ulaþtým, yine de yýlmadým, çünkü hýrslýydým ve umutluydum. |
|
Kana Batmýþ Aþkým Ilýk Þarabým
(Fýrat Can Tokuri) 9 Ocak 2009 |
Aþk ve Romantizm |
| |
Ölüme yaklaþtýkça, aþk ýlýk bir þarap gibi gýrtlaðýndan içeri akýyordu ve içini ýsýtýyordu. "Bu kadar güzel olacaðýný bilseydim, yaþamaya vakit harcamazdým" diye düþündü. Hayatý boyunca aradýðý aþký, ancak hayatýndan vazgeçtiðinde bulabilmiþti. |
|
Yaratýðýn Doðuþu
(Fýrat Can Tokuri) 9 Ocak 2009 |
Baþkaldýrý |
| |
Hayat þakaya gelmezdi ve mutlu olmak bir dertti bizim için. Kancalarla özene bezene gerilmiþ, suratlarýn tam orta yerine oturtulmuþ, kocaman salyalý gülüþlere ihtiyacýmýz vardý. Hayýr, muhtaçtýk onlara. Bu kadar ciddiye aldýðýmýz bu “mutluluk” derdini böyle kolayca çözüvermiþtik, bizim gibi zeki yaratýklara da bu yakýþýrdý zaten. Ancak üzgünüm, çözüm ne kadar kolay iþlediyse sizler için, benim için de görmek o kadar kolay oldu. Aðzýnýzý her kullanmak istediðinizde, param parça oluþunu izledim suratlarýnýzýn. |
|
|
Mürekkep ellerim… Kustukça kusuyor rengini bedenim. Parmak izlerimin derin çöküntüleri, binlerce iðne darbesiyle yeniden çizilir gibi… Geçmiþim, tenime bata çýka iþleniyor kazýnmamacasýna sanki… Ama mürekkep ellerim, kusuyor inadýna, akýyor bedenim.
|
|